Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu nedenle, davacı-karşı davalı babanın iştirak nafakasının arttırılması davasına ve ferilerine yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir. 2- Tarafların kişisel ilişki yönünden temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; a-Davacı-karşı davalı babanın kişisel ilişki yönünden temyiz isteminin reddine karar vermek gerekmiştir....

    Yapılan yargılama ve toplanan delillerden 28.10.2010 doğumlu Nurullah'ın velayetinin davalı babada olduğu, annesi ile kişisel ilişki tesis edilmiş olduğu, davacı anneannenin torunu ile görüştürülmediğinden bahisle açmış olduğu iş bu davanın yerel mahkemece kabulüne karar verilmiş ise de; babanın istinaf talebi üzerine ......... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi'nce ......la annenin kişisel ilişki süreleri de göz önüne alınarak ilk derece mahkemesince kurulan hükmün kaldırılarak daha kısa süreli kişisel ilişki tesisine karar verildiği anlaşılmaktadır. Velayet ve kişisel ilişki düzenlenirken; gözönünde tutulması gereken temel ilke, ... "üstün yararı" (Birleşmiş Milletler ...... Haklarına Dair Sözleşme m.3; ...... Haklarının Kullanılmasına ilişkin Avrupa Sözleşmesi m. 1; TMK m. 339/1. 34.3/1, 346/1; ...... Koruma Kanunu m. 4/b) dır. ... üstün yararını belirlerken; onun bedensel, zihinsel, ruhsal, ahlaki ve toplumsal gelişiminin sağlanması amacının gözetilmesi gereklidir....

      Davalı anne 11.02.2015 tarihinde çocuğun yaşının küçüklüğü ve halen anne sütü aldığını belirterek yatılı olmayacak şekilde çocuk ile baba arasında kurulan kişisel ilişkinin değiştirilmesini talep etmiş ve mahkemece, 02.04.2015 tarihinde dava kabul edilmiştir. 15.02.2016 tarihinde davacı baba tarafından eldeki dava açılarak çocukla yatılı ilişki kurulması yönünde kişisel ilişkinin değiştirilmesi talep edilmiş ve mahkemece dava kabul edilerek baba ile çocuk arasında yatılı olacak şekilde kişisel ilişki yeniden düzenlenmiştir. Her iki dava arasında geçen süre içinde kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesini haklı kılacak bir sebep ve olgu ispat edilememiştir. Kişisel ilişkinin değiştirilmesini gerektiren yasal bir sebep de bulunmamakladır. Ayrıca, her hafta sonu baba ile çocuk arasında kişisel ilişki kurulmasının annenin velayet görevini engelleyeceği ve çocuğun yaşının küçüklüğü sebebiyle baba ile yatılı ilişki kurmasının mümkün olmadığı da mahkemece dikkate alınmamıştır....

        Bölge Adliye Mahkemesinin 22.06.2022 tarih ve 2022/629 Esas, 2022/1127 Karar sayılı kararı ile mahkemece davalının 26.01.2022 tarihli cevap dilekçesinin süresinde olduğunun kabulü gerektiği, kaldı ki kişisel ilişki düzenlemesinin kamu düzeni ile ilgili olup, aslolan çocuğun yüksek yararına bedensel ve zihinsel gelişimini sağlamaya en uygun çözüme ulaşmak olduğu, hal böyle olunca taraflarca sunulan tüm delillerinin toplanıp, birlikte değerlendirilerek kişisel ilişki konusunda karar verilmesi gerektiği halde eksik inceleme ile hüküm kurulmasının doğru görülmediği, kabule göre de ortak çocuk ile davalı baba arasında düzenlenen kişisel ilişki çocuk iki yaşını dolduruncaya kadar, iki yaşını doldurduktan sonra ve 3 yaşını doldurduktan sonra ayrı ayrı düzenlenerek kademeli bir kişisel ilişki düzenlemesi yapıldığı, değişen koşullara göre, çocuğun yaşı gözetilerek kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi her zaman istenebileceği, kişisel ilişki kurulmasına yönelik hüküm kurulurken; gelecek yıllardaki...

          Değişen koşullara göre, çocukların yaşları ve eğitim durumları gözetilerek kişisel ilişkinin yeniden düzenlemesi ileri ki yıllarda her zaman istenebilir. Kişisel ilişki kurulmasına yönelik hüküm kurulurken; gelecek yıllardaki koşullar önceden bilinemeyeceğinden, günümüzdeki ulaşım olanaklarındaki kolaylık da gözetilmeden, şimdiden müşterek çocuk ile davalı baba arasında kademeli bir şekilde ve aynı şehir, ayrı şehir ayrımı yaparak kişisel ilişki düzenlenmiş olması isabetsiz olmuştur. Bu bakımdan, aynı şehir ayrı şehir ayırımına gidilmeksizin ve kademeli olmaksızın babalık duygularını tatmine elverişli, çocuğun da baba sevgisi ve şefkatini tatmasına yeterli, daha uygun süreyle kişisel ilişki tesisi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır....

            Cumartesi günü saat 10:00’dan saat 18:00'e kadar kişisel ilişki kurulmasına, kurulan kişisel ilişkinin karar kesinleşinceye kadar tedbiren devamına, kararın diğer kısımlarının ise aynen muhafazasına " karar verilmiştir....

              Kişisel ilişki kurulmasına yönelik hüküm kurulurken; gelecek yıllardaki koşullar önceden bilinemeyeceğinden, şimdiden çocuk ile baba arasında kademeli bir şekilde kişisel ilişki düzenlenmiş olması doğru değildir. Yine ortak çocuk ile baba arasında “aynı şehirde otunnaları hali" ve “farklı şehirde oturmaları hali" için ayrı ayrı kişisel ilişki düzenlenmiştir. Taraflar, farklı şehirlerde yaşıyor olsalar bile, günümüzdeki ulaşım olanaklarındaki kolaylık özetildiğinde, kişisel ilişkiye dair düzenleme yapılırken, taraflar bu hususun dikkate alınmasını açıkça talep etmemişlerse, "ayrı şehir, aynı şehir ayrımına" gidilmesinin de önemi bulunmamaktadır. Bu bakımdan, aynı şehir- ayrı şehir ayırımına gidilmeksizin babalık duygularını tatmine elverişli, çocuğun da baba sevgisi ve şefkatini tatmasına yeterli, daha uygun süreyle kişisel ilişki tesisi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır....

                İlk derece mahkemesince ortak çocuk ile davalı baba arasında kişisel ilişki tesis edilmiş, davacı-karşı davalı kadının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince yaz tatilinde bir ay kurulan kişisel ilişkinin çocuğun yaşı dikkate alındığında fazla olduğu gerekçesiyle ilk derece mahkemesince ortak çocuk ile baba arasında kurulan kişisel ilişki kaldırılarak, ortak çocuk ile baba arasında yeniden kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiştir. Ancak, tarafların ortak çocuğu ...18.05.2016 doğumludur. Kişisel ilişki düzenlenirken ortak çocuğun yaşı ve ana ve babalık duygusunun tatmini, çocukların yüksek yararı birlikte değerlendirilerek çocuğun kişisel gelişimine en uygun düzenleme tercih edilmelidir. Bu itibarla çocuğun yaşı ve eğitim çağında olmadığı da gözönüne alındığında bölge adliye mahkemesince yarı yıl tatilinde kurulan kişisel ilişki amaca uygun olmayıp, uzun sürelidir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından, kadın lehine hükmolunan nafaka ve kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Çocukla ana veya baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, düzenli kişisel ilişki elde etme ve sürdürme ana veya baba için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç, çocukla ebeveyn arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır....

                    Mahkemece tesis edilen kişisel ilişki, tarafların ayrı şehirlerde ikamet ettikleri de nazara alındığında fazla olup, annenin velayet görevini gereği gibi yerine getirmesine engel olacağı bu yön gözetilmeden yazılı şekilde kişisel ilişki tesisinin doğru olmadığı" gerekçesiyle bozulmuş, davacı tarafından karar düzeltme isteğinde bulunulmuştur. Mahkemece, davacı ile çocuk arasında daha önce tesis edilen kişisel ilişkinin değiştirilmesine karar verilmiş ve kişisel ilişki kademeli olarak ve yatılı kalacak şekilde yeniden düzenlenmiştir. Davacı baba ile arasındaki kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi istenilen ortak çocuk ..., 09.03.2012 doğumludur. Kişisel ilişki düzenlenirken, aslolan çocuğun menfaatidir. Düzenlenen kişisel ilişki çocuğun menfaatine aykırı olmadığı gibi annenin velayet görevini engelleyecek nitelikte de değildir....

                      UYAP Entegrasyonu