WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Nafakaların hüküm ifade ettiği tarih ile arttırılma talebine ilişkin dava tarihi arasında geçen zaman diliminde, paranın alım gücündeki düşüş, davalının gelirinde meydana gelen artış, tarafların müşterek çocuğunun yaşı, eğitim durumu, ihtiyaçları, davalı babanın çocuğun bakım ve eğitim masraflarına katılma yükümlülüğünü ve ekonomik gerçekler göz önünde bulundurulduğunda, çocuk için takdir edilen iştirak nafakası ve kadın için takdir edilen yoksulluk nafakası miktarının az olduğu açıktır....

Bu doğrultuda yerleşen Dairemiz uygulamasına göre, nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; taraflar 21/03/2013 tarihinde kesinleşen karar ile boşanmışlar, eldeki nafaka artırım davası 11/05/2015 tarihinde açılmıştır. Ekonomik ve sosyal durum araştırma yazılarına göre, davacının ev hanımı olduğu, geçimini babası ve kız kardeşinin sağladığı, kira ödemediği, nafaka yükümlüsü davalının ise ... isimli işyerinde işçi olarak çalıştığı, 1040 TL maaş aldığı, aylık 750 TL kira ödediği anlaşılmaktadır. Davacı tarafından, boşanmadan sonra tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında olağanüstü bir değişiklik olduğu iddia ve ispat edilmemiştir....

    Mahkemece; nafaka artırımına ilişkin son mahkeme kararında ödenen nafaka miktarlarının her yıl artırılmasına ilişkin hüküm bulunduğu, ÜFE oranındaki artışın yeterli olduğu gerekçesi ile; davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. İştirak nafakası; çocuğun yaşı, eğitim durumu, günün ekonomik koşulları ile genel ihtiyaçlar ve ana babanın mali durumuna göre takdir edilir. Ayrıca, nafakanın takdirinde birlik devam ederken çocuğun alıştığı yaşama şekli de dikkate alınır. Durumun değişmesi halinde hakim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler veya nafakayı kaldırır....

      Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından, kusur belirlemesi, maddi ve manevi tazminat, velâyet, iştirak nafakası miktarı ve yoksulluk nafakası yönünden; davalı-davacı kadın tarafından ise tazminatların miktarı, iştirak ve yoksulluk nafakasının miktarı ile tedbir nafakaları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-davalı erkeğin iştirak nafakasına, davalı-davacı kadının tedbir nafakasına yönelik temyiz dilekçelerinin incelenmesinde; İlk derece mahkemesince verilen kararlar, istinaf edilmeyen yönlerden kesinleşmiş olup istinaf edilmeyen konular temyize getirilemez. Davacı-davalı erkeğin iştirak nafakasına, davalı-davacı kadının tedbir nafakasına yönelik istinaf talebi bulunmadığından, taraflarca istinaf edilmemiş bu yönlere ilişkin kararlar temyiz edilemez....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kâğıtlar okunup gereği düşünüldü. Davada, boşanma ile hüküm altına alınan 25 TL iştirak nafakası ile 100 TL yoksulluk nafakasının ayrı ayrı 250 TL ye artırılması talep edilmiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile iştirak ve yoksulluk nafakalarının 175’er TL ye artırılmasına karar verilmiş, hüküm davalı tarafça temyiz edilmiştir. 1-Davalı tarafın yoksulluk nafakasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; HUMK. nun 21.07.2004 tarihinde yürürlüğe giren 5219 sayılı yasa ile değişik 427/2 maddesine göre miktar ve değeri 1.400 TL nı geçmeyen taşınır mal ve alacak davalarına ilişkin olarak verilen kararlar kesindir....

          olduğu yoksulluk nafakasının arttırılarak aylık 400 TL ye ve müşterek çocuğun iştirak nafakasının arttırılarak aylık 350 TL ye yükseltilmesini talep ve dava etmiştir....

          İlk derece mahkemesince; davanın kısmen kabulü ile davacı kadın yararına hükmedilen aylık 200,00 TL yoksulluk nafakasının aylık 250,00 TL'ye, müşterek çocuklar yararına hükmedilen aylık 100,00'er TL iştirak nafakasının ayrı ayrı aylık 175,00'er TL'ye arttırılmasına, fazlaya ilişkin taleplerin reddine hükmedilmiştir. Davacı kadın vekili; hükmedilen iştirak ve yoksulluk nafakalarının miktarına yönelik istinaf başvurusunda bulunmuştur. Dava; iştirak ve yoksulluk nafakalarının arttırılması istemine ilişkindir. Davacı kadın vekilinin; kadın yararına hükmedilen yoksulluk nafakası ile müşterek çocuklar Yunus Emre ve Ayşegül Reyhan için hükmedilen iştirak nafakalarının miktarına yönelik istinaf taleplerinin incelenmesinde; 6763 sayılı yasanın 41. maddesi ile değişik Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341/2. maddesi gereğince; miktar veya değeri üç bin Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir....

          İştirak nafakası yönünden; TMK.nun 182/2.maddesi gereğince velayet kendisine verilmeyen taraf, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine ekonomik gücü oranında katılmakla yükümlüdür. Diğer taraftan, iştirak nafakası belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları göz önünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olağan harcamaların da dikkate alınması zorunludur. Mahkemece, nafaka takdir edilirken; çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçlarının yanında, ana-babanın gelir durumu da gözetilmeli ve nafaka yükümlüsünün (babanın) gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyete uygun bir nafakaya hükmedilmelidir. TMK'nın 331 maddesine göre; durumun değişmesi halinde hakim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler....

          Dava, iştirak ve yoksulluk nafakasının artırılması istemine ilişkindir. Davacının iştirak nafakasına yönelik itirazı yönünden; TMK.nun 182/2.maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır. Velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf, ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğun giderlerine katılmakla yükümlüdür. Diğer taraftan, iştirak nafakası belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları gözönünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olağan harcamaların da dikkate alınması zorunludur. Mahkemece, nafaka takdir edilirken; çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçlarının yanında, ana-babanın gelir durumu da gözetilmeli ve nafaka yükümlüsünün (babanın) gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyete uygun bir nafakaya hükmedilmelidir....

            DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, iştirak nafakasının arttırılması, yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Tarafların nüfus kayıtlarının incelenmesinde; 09/02/1993 tarihinde evlendikleri 21/08/1994 doğumlu Burak Baştürk, 01/09/1996 doğumlu Şeyma Baştürk, 11/11/2012 doğumlu Ali Sefa Baştürk isimli çocuklarının olduğu ve 12/09/2017 tarihinde boşandıkları, Mahkemenin 04/07/2017 tarih ve 2017/380E, 2017/468K.sayılı dosyasının incelenmesinde; davacının T3 davalının Vildan Baştürk, dava konusunun "Anlaşmalı Boşanma" olduğu, yargılama neticesinde diğer hususlarla birlikte tarafların birbirinden maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakası isteminde bulunmadıklarından bu hususlarda karar verilmesine yer olmadığı kararı verildiği ve kararın12/09/2017 tarihnde kesinleştiği görülmüştür....

            UYAP Entegrasyonu