WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DAVA TARİHİ : 23.01.2019 KARAR : Kısmen kabul Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen nafaka artırımı ve birleşen nafakanın kaldırılması davasında İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda yoksulluk nafakasının kısmen kabulüne karar verilmiştir. İlk Derece Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA 1.Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların ... 4....

    Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında nafakanın takdir edildiği tarihten sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu ileri sürülmemiştir. O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yüksek nafaka takdiri doğru görülmemiştir....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava yoksulluk nafakasının artırılması isteminden ibarettir. TMK.nun 176/4.maddesine göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir. Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir. Bu doğrultuda yerleşen Yargıtay uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır....

      Nafaka artış davalarında nafakanın hükmedildiği tarihten, nafaka artış davasının açıldığı dava tarihine kadar geçen sürede tarafların ekonomik ve sosyal durumları ve ülkenin piyasa koşullarına göre dengenin korunması gerektiği, buna göre tarafların sosyal ekonomik durumları, ÜFE artış oranı ve tüm dosya kapsamı nazara alınarak kadın için arttırılan yoksulluk nafakası miktarının az olduğu anlaşıldığından davacı kadın vekilinin bu yöndeki istinaf talebinin kabulü ile kadın için verilen aylık 350,00TL yoksulluk nafakasının aylık 600,00 TL'ye yükseltilmesine dair karar verilerek aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....

      Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/58 Esas 2018/365 Karar nolu ilamı ile, davacı T1 için hükmolunan aylık 800 TL yoksulluk nafakasının aylık 1000 TL'ye yükseltilmesine, ortak çocuk 09/11/2016 doğumlu Ece için hükmolunan aylık 600 TL iştirak nafakasının aylık 800 TL'ye yükseltilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, her iki nafaka miktarının takip eden yıllar için ÜFE oranında arttırılmasına, karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı istinaf başvuru dilekçesinde özetle; yoksulluk ve iştirak nafakalarının artırılması talebinin öncelikle reddine karar verilmesi gerektiğini, aksi takdirde davacının sosyal ve ekonomik durumunun ayrıntılı bir şekilde araştırılması için dosyanın yerel mahkemeye iadesine karar verilmesi gerektiğini belirterek istinaf yoluna başvurmuştur. GEREKÇE : Dava; iştirak ve yoksulluk nafakasının arttırılması isteğine ilişkindir....

      Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakası artırılması/indirilmesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine, karşı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacılar vekili, dava dilekçesi ile; ödenmekte olan 400 USD yoksulluk nafakası ile 200 USD iştirak nafakasının yeterli olmadığını ileri sürerek; yoksulluk nafakasının 500 USD, iştirak nafakasının 400 USD olarak belirlenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, karşı dava dilekçesi ile; davalının boşanma döneminde çalıştığını, şu anda emekli olduğunu, yeniden evlendiğini, aylık gelirinin azaldığını, kirada kaldığını belirterek; nafakanın, eski eş için 200.00 TL'ye, ortak çocuk için 400.00 TL'ye indirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        Davacı için aylık 300,00 TL olan yoksulluk nafakasının 1.000,00 TL'ye artırılması talep edilmiş ise de söz konusu nafakanın 300,00 arttırılarak aylık 600,00 TL'ye çıkartıldığı, reddolunan kısmın 400,00 TL olduğu, reddolunan bir yıllık nafaka artış miktarının 4.800,00 TL'ye tekabül ettiği, HMK 341/2 maddesi gereğince miktar veya değeri 5.880,00 TL'yi geçmeyen mal varlığına ilişkin kararların kesin olduğu anlaşılmakla, kesinlik sınırı altında kalan davacının istinaf talebinin HMK 352 maddesi gereğince reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki nafaka artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; tarafların .. Hukuk Mahkemesi'nin ...Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, sözkonusu karar ile davacı lehine aylık 100,00 TL yoksulluk nafakası, müşterek çocuk 2000 doğumlu Samet ve 2002 doğumlu Hatice için 100 'er TL iştirak nafakasına hükmedildiğini; aradan geçen zamanda takdir edilen nafakaların ihtiyaçları karşılamada yetersiz kaldığını bu nedenle, yoksulluk nafakasının 200,00 TL'ye; iştirak nafakasının her bir çocuk için 200 TL'ye çıkartılmasını talep ve dava etmiştir....

          Asliye Hukuk Mahkemesinin 30/07/2010 tarih ve 2019/159 Esas 2010/485 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, lehine 200,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, kendisinin çalışmadığını, aradan geçen zamanda hükmolunan nafakanın parasal bir kıymetinin kalmadığını, talepleri gibi yoksulluk nafakasının artırılması, sonraki yıllarda Üfe ve Tüfe oranında artırılmasına, adli yardımdan yararlandırılmasına, yargılama giderlerinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 300 TL yoksulluk nafakasının 500 TL'ye çıkarılmasına karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava; yoksulluk nafakasının arttırılması talebidir. Türk Medeni Kanununun 176/4.maddesi gereğince, tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyeti gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir. Buna göre; nafakanın arttırılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir. Bu bağlamda; nafaka alacaklısının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir ve giderinde, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır....

            UYAP Entegrasyonu