Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.04.2005 tarih ve 2005/3- 169 E-2005/235 K. sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltmede yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. 6763 sayılı yasa ile değişik HMK. 341. maddesinin 2. fıkrasında öngörülen kesinlik sınırı 01.01.2019 tarihinden itibaren 5390- TL ye çıkarılmış olup, davalı için kabul edilen yardım nafakasının aylık miktarı 400- TL olup kabul edilen nafakanın yıllık miktarı 5390- TL'nin altındadır. Hüküm, davalı yönünden kabul edilen yıllık nafaka miktarları itibariyle kesin niteliktedir. Karar tarihi itibariyle, HMK.'...

Yardım nafakasına karar verilebilmesi için nafaka isteyenin yardım edilmemesi halinde yoksulluğa düşeceğinin anlaşılması gerekmektedir.Eğitimine devam etmekte olan kişi kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise, ana babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir. Ne var ki, bunu vermekle yükümlü tutulacak kişilerin geçim sıkıntısına düşürülmemesi asıldır....

500,00 TL yoksulluk nafakası ile davalı Mehmet lehine bağlanan 400,00 TL yardım nafakasının kaldırılmasına karar verilmesini, mahkeme aksi kanaatte ise nafakaların düşürülmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

Davalı taraf yasal süre içerisinde davaya cevap dilekçesi vermemiş, beyan dilekçesi ile davanın reddi gerektiğini, yine ilk derece mahkemesince 19/07/2018 tarihinde verilen 7.500,00 TL tedbir nafakasının kaldırılması aksi takdirde indirilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda: "davanın kısmen kabulü ile; dava tarihinden itibaren başlamak üzere aylık 17.000 TL yardım nafakasının davalı T1 alınarak davacı T3 verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, hükmolunan nafakaya her yıl TUİK'in belirlediği ÜFE oranında zam uygulanmasına "karar verilmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesi ile; nafaka miktarının hakkaniyete aykırı olduğunu annenin ekonomik koşullarının göz ardı edilerek karar verildiğini belirterek kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davacı vekili istinafa cevap dilekçesi ile; davalının istinaf talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir....

Madde 328/1) kendiliğinden son bulur. ... olan çocuğun eğitiminin sürmesi halinde ise, TMK’nın 328/2 ve 364. maddeleri kapsamında anne-babanın bakım yükümlülüğü yardım nafakası olarak devam eder. Somut olayda, davacı dava dilekçesinde aylık 200 TL yardım nafakasının davalıdan tahsilini talep etmiş, mahkemece hükmün 1 numaralı bendinde davacı için reşit olmadan önce takdir edilen iştirak nafakasının artırılması şekilinde hüküm kurulmuş ve aylık 1.250.00 TL olan nafakanın 100.00 TL artırılarak 1350.00 TL çıkarılması ve bu miktarın davalıdan alınarak davacıya verilmesine şeklinde karar verilmiştir. Mahkemece, talep iştirak nafakası olarak isimlendirilmiştir. Eldeki davada talep edilen nafaka, dava dilekçesinin içeriğine göre, yardım nafakasının istemine ilişkin dava mahiyetindedir.Mahkemece nafaka türünün yanlış nitelendirmesi talebin esasını değiştirmez....

    Yardım nafakasına karar verilebilmesi için nafaka isteyenin yardım edilmemesi halinde zarurete düşeceğinin anlaşılması gerekmektedir. Zarurete düşme terimi çok sıkıntılı bir durumu ve ekonomik şartları ifade eder. Hükmedilecek yardım nafakasının miktarı yalnızca söz konusu sıkıntılı durumu önlemeye matuftur. Yardım nafakası yoluyla nafaka isteyenin geçiminin ve her türlü gereksinimlerinin sağlanması gerekmez. Eğitimine devam eden reşit birey kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise ana babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir. Ne var ki; bunu vermekle yükümlü tutulacak kişilerin geçim sıkıntısına düşürülmemesi asıldır. Bunun için belirlenen nafakanın; davacının geçinmesi için yeterli, nafaka yükümlüsünün geliriyle orantılı olacak şekilde Medeni Kanun'un 4.maddesindeki hakkaniyet ilkesi de gözetilerek takdir edilmesi gerekir....

    Mahkemece; davalı-karşı davacının akıl hastalığı nedeniyle kazanç elde etme olanağının bulunmadığı, geliri itibari ile kendisinin muhtaç durumda olduğu gerekçesiyle, asıl davanın reddine; karşı dava yönünden ise, davacı -karşı davalı lehine hükmolunan iştirak nafakasının davacının ergin olması ile 19/04/2011 tarihinde kendiliğinden sona erdiği, davalının nafakanın kaldırılması davası açmasında hukuki yararının bulunmadığı gerekçesiyle, davanın usulden reddine karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince süresi içerisinde temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı–karşı davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir. Davacı–karşı davalının temyiz itirazları yönünden ise; TMK.'nun 364/1.maddesinde; "Herkes, yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üstsoyu ve alt soyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür". TMK.'...

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; Davacının davasının kısmen kabulü ile dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 500 TL yardım nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; nafaka miktarını istinafa getirmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, yardım nafakası talebine ilişkindir. TMK.nun 328/1.maddesine göre ana ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. Aynı yasanın 2.fıkrasına göre ise, Çocuk ergin olduğu halde eğitimi devam ediyorsa, ana ve baba durum ve koşullara göre kendilerinden beklenebilecek ölçüde olmak üzere, eğitim sona erinceye kadar çocuğa bakmakla yükümlüdürler. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 364.maddesine göre; Herkes, yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üstsoyu ve altsoyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; Davacının davasının kısmen kabulü ile dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 500 TL yardım nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; nafaka miktarını istinafa getirmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, yardım nafakası talebine ilişkindir. TMK.nun 328/1.maddesine göre ana ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. Aynı yasanın 2.fıkrasına göre ise, Çocuk ergin olduğu halde eğitimi devam ediyorsa, ana ve baba durum ve koşullara göre kendilerinden beklenebilecek ölçüde olmak üzere, eğitim sona erinceye kadar çocuğa bakmakla yükümlüdürler. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 364.maddesine göre; Herkes, yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üstsoyu ve altsoyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür....

      Her nekadar mahkemece talep; iştirak nafakasının artırılması istemi olarak değerlendirilmiş ise de; dava niteliği itibari ile yardım nafakası talebine ilişkindir. TMK'nın 364/1 maddesi gereğince; herkes yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan alt soyuna nafaka vermekle yükümlüdür. Aynı kanunun 328/2 maddesine göre; çocuk ergin olduğu halde eğitime devam ediyorsa, ana ve babasının durum ve koşullarına göre kendilerinden beklenebilecek ölçüde olmak üzere eğitimi sona erinceye kadar çocuğa bakmakla yükümlüdürler. .... 07.06.1998 gün, 1998/656; 688 sayılı ilamında yeme, giyinme, barınma, sağlık, ulaşım, kültür gibi bireyin maddi varlığını geliştirmek için gerekli görülen harcamaları karşılayacak düzeyde geliri olmayanların yoksul kabul edilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Tüm bu maddeler ışığında eğitim hayatı devam eden kişi kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise ana babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir....

        UYAP Entegrasyonu