WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı, istinaf dilekçesinde özetle; davacı kadın ve müşterek çocuk Umut lehine hükmedilen nafakaya bir itirazının bulunmadığını, ancak Özel Çankırı Bakım Merkezi'nde yatılı hizmet aldığı bildirilen oğulları Doğukan'ın tüm giderlerinin devlet tarafından karşılandığının belli olduğunu, bu durumda davacı vasi olmasına rağmen hiçbir giderinin bulunmadığını ve nafaka bağlanmasına ilişkin kararın yerinde olmadığını beyanla, müşterek çocuk Doğukan lehine hükme bağlanan nafakanın kaldırılmasına karar verilmesi istemi ile istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davacı vekili, katılma yolu ile sunduğu istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesi tarafından yapılan nafaka arttırım miktarlarının yetersiz olduğunu beyanla, ilk derece mahkemesi kararının onanmasına karar verilmesi, aksi kanaatte olunması halinde talepleri uyarınca karar verilmesi istemi ile istinaf kanun yoluna başvurmuştur....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davada; 2009 yılından itibaren aylık 400,00 TL olarak ödenen iştirak nafakasının 1.000,00 TL'ye çıkarılması talep edilmiş; mahkemece nafakanın aylık 600,00 TL'ye çıkarılmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir . Dosya içeriğinden; davacının 17.11.1992 doğumlu olup, eldeki artırım davasını vekili aracılığı ile 13.02.2012 tarihinde açtığı anlaşılmaktadır. Her nekadar mahkemece talep; iştirak nafakasının artırılması istemi olarak değerlendirilmiş ise de; dava niteliği itibari ile yardım nafakası talebine ilişkindir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davada; 2009 yılından itibaren aylık 150 TL olarak ödenen iştirak nafakasının 600 TL daha arttırılması, 750 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmesi talep edilmiş; mahkemece 150 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olacak şekilde aylık 400 TL'ye yükseltilmesine ve yardım nafakası olarak davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir . Dosya içeriğinden; davacının 12.10.1992 doğumlu olup, eldeki artırım davasını vekili aracılığı ile 23.10.2012 tarihinde açtığı anlaşılmaktadır....

      İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı erkek vekili istinaf başvuru dilekçesinde; mahkeme tarafından 750,00 TL şekilde takdir edilen ve davalı tarafça 03/09/2020 tarihli dilekçede de açıkça belirtildiği şekilde sayın yerel mahkeme tarafından '' ...1.000TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 450,00TL arttırılarak 1.450,00TL... '' şeklinde hüküm kurulduğunu, her ne kadar nafaka arttırım için şartlar oluşmamış olsa da; müşterek çocuk Yade Gün lehine daha önce takdir edilen iştirak nafakasının 750,00 TL olup 450,00 TL arttırılması durumunda 1.250,00 TL iştirak nafakası olacağını, yerel mahkeme tarafından talep dışında karar verildiğini, bu nedenle yerel mahkeme kararının istinaf incelemesi ile kaldırılmasının gerekli olduğunu, müşterek çocuk Yade Gün lehine takdir edilen iştirak nafakası için henüz nafaka arttırım şartlarının oluşmadığını, davacı T1 Kemalpaşa Belediyesi'nde çalıştığı ve aylık gelirinin 4.000,00- TL olduğu, annesine adına kayıtlı evde ikamet ettiği, bakmakla...

      Türk Medeni Kanunu'nun 327/1. maddesinde "çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli giderlerin anne ve baba tarafından karşılanacağı", 328/1. maddesinde "ana ve babanın bakım borcunun, çocuğun ergin olmasına kadar devam edeceği", 329/1. maddesinde "küçüğe fiilen bakan ana veya babanın diğerine karşı çocuk adına nafaka davası açabileceği", 330/1. maddesinde "nafaka miktarının, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirleneceği, nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun giderlerinin de göz önünde bulundurulacağı" ve 331. maddesinde "durumun değişmesi halinde hakimin istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirleyeceği" hükme bağlanmıştır. Tüm bu maddeler doğrultusunda mahkemece iştirak nafakası miktarı belirlenirken, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçları göz önünde bulundurulmalıdır. Yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; tarafların Ankara 7....

      Türk Medeni Kanunu'nun 327/1. maddesinde "çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli giderlerin anne ve baba tarafından karşılanacağı", 328/1. maddesinde "ana ve babanın bakım borcunun, çocuğun ergin olmasına kadar devam edeceği", 329/1. maddesinde "küçüğe fiilen bakan ana veya babanın diğerine karşı çocuk adına nafaka davası açabileceği", 330/1. maddesinde "nafaka miktarının, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirleneceği, nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun giderlerinin de göz önünde bulundurulacağı" ve 331. maddesinde "durumun değişmesi halinde hakimin istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirleyeceği" hükme bağlanmıştır. Tüm bu maddeler doğrultusunda mahkemece iştirak nafakası miktarı belirlenirken, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, çocukların yaşı, eğitimi ve ihtiyaçları göz önünde bulundurulmalıdır....

      Dava konusu takip dosyası incelendiğinde davalı alacaklı tarafından davacı borçlu hakkında kesinleşmiş boşanma ilamına istinaden birikmiş ve cari nafaka alacağının tahsili istemiyle 11/05/2016 tarihinde ilamlı takip başlatıldığı, davacının çalışmakta olduğu kuruma birikmiş nafaka ve aylık cari nafaka yönünden maaş haciz müzekkeresi gönderildiği, davacı tarafından icra dosyasına ödemeler yapıldığı, 18/10/2018 tarihinde yazılan maaş haciz müzekkeresinde 9.432,37 TL birikmiş nafaka borcu ve 2018 yılı Kasım ayından itibaren aylık 2.117,86 TL cari nafaka borcu yönünden haciz kesintisi yapılması istendiği, davacı tarafından 02/11/2018 tarihinde icra dosyasına 9.432,37 TL birikmiş nafaka borcunun tamamı yatırarak aynı gün vekili vasıtasıyla maaşı üzerine konulan haczin kaldırılmasını talep ettiği, icra müdürlüğünce 08/11/2018 tarihinde birikmiş nafaka borcu kalmadığı, ancak aylık nafaka borcu her ay devam ettiğinden dolayı maaş haczi kaldırılamayacağı gerekçesiyle talebin reddine karar verildiği...

      Mehkemece verilen ek kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece Mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. Davalı vekili tarafından Dairece verilen kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla; kesinlik, süre ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, karar düzeltme dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların boşandıklarını, Köln Asliye Hukuk Mahkemesinin 27.02.2007 tarih ve 309 F 362/06 sayılı kararı ile tarafların ortak çocukları ...,...,...'in velâyetlerinin anneye verilerek velâyetleri anneye verilen her bir çocuk için ayrı ayrı 100 Euro aylık nafaka ödenmesine karar verildiğini, davalının ise herhangi bir nafaka ödemediğini, davalı hakkında icra takibine geçeceklerini bu nedenle kararın tenfizine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II....

        ın 40 aylık nafaka dönemi için 8.000 TL asıl alacak, 05/02/2001'den 11/06/2009'a kadar işlemiş 5.817,12 TL yasal faiz hesaplanıldığı, ...için 5.342,82 TL fazla ödeme yapılmış olduğu değerlendirmesi yapıldığı, 13/03/2012 havale tarihli ek bilirkişi raporunda da; davacı tarafından 15/02/2005 tarihine kadar yapılmış olan ödemeler toplamının 13.994,14 TL olduğu, bu miktardan davalı ...'ın nafaka ve işlemiş faiz alacağı düşüldüğünde 177,02 TL fazla ödemenin başladığı, 15/02/2005 tarihinden sonraki ödemelerin davalı ...'ın nafaka ve faiz alacağından düşüleceği, ...'ın 5,900 TL asıl alacağı, 2.070,58 TL faiz alacağı kaldığının belirtildiği, her 2 ek bilirkişi raporunda da ödenmiş olan EURO cinsi havalelerin ödeme kur üzerinden TL karşılığının 19.159,94 TL olduğunun hesaplanıldığı anlaşılmıştır....

          Esas sayılı takip dosyası ile nafaka alacağına dayalı ilamlı icra takip başlattığını.......sayılı takip dosyası ile de alacaklı hakkında icra takibi başlatıldığını, söz konusu takip dosyasından alacaklı olduğu takip dosyasına gönderilen müzekkere ile alacaklı olduğu dosyadaki birikmiş nafaka alacağı üzerine haciz konulduğunu ancak birikmiş nafaka alacağına haciz uygulanmasının mümkün olmayacağını belirterek....... 2014/11705 E. sayılı takip dosyasında müdürlükçe verilen 28.01.2016 tarihli haciz kararının kaldırılmasını talep ettiği, mahkemece, birikmiş nafaka alacağının alelade alacak olduğundan bahisle şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. Niteliği itibari ile nafaka kişinin yaşamını sürdürmek için öncelikli ve zaruri olarak hükmedilen bir para olup, nafaka alacaklısının her ay hükmedilen nafakayı talep etmeyip birikmiş nafakayı tahsil etmesi bu paranın "alelade alacak niteliğine" dönüşmesi anlamım kazandırmaz....

            UYAP Entegrasyonu