Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda; davacı, davalıdan yardım nafakası talep etmektedir. Her ne kadar davacı vekili duruşmadaki beyanında; daha önce açtıkları davanın tedbir nafakası, halihazırdaki davanın yardım nafakası davası olduğunu ve nafaka artırım davası olmadığını ifade etmiş ise de; dosya içerisinde bulunan ......

    AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 07/12/2022 NUMARASI : 2022/82 ESAS 2022/553 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Önlem Nafakası) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının müvekkili aleyhine açtığı boşanma davasının reddedildiğini, ret kararının kesinleştiğini, bu nedenle müvekkiline bağlanan tedbir nafakasının da ortadan kalktığını, davalının müvekkiline maddi destek sağlamadığını belirterek 3000 TL önlem nafakasının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    Davalının günümüz ekonomik koşullarında aldığı nafaka ile geçinmesi mümkün olmadığına göre; işe girip çalışması zorunluluk arzetmektedir. Hal böyle olunca mahkemece; davalının çalıştığı işin, elde ettiği gelirin yoksulluk durumunu ortadan kaldırmayacağı, ancak çoğun içinde az da vardır kuralı gereğince, nafakanın kaldırılması isteminin aynı zamanda nafakanın azaltılması istemini de kapsadığı gözönünde bulundurularak, nafaka miktarında hakkaniyete uygun bir miktar indirim yapılması gerekirken, yazılı şekilde yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir....

      HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/1346 KARAR NO : 2021/1219 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : KULU ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/11/2020 NUMARASI : 2019/289 ESAS 2020/559 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Kaldırılması) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....

      Ancak, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliğine ve günün ekonomik koşullarına göre, özellikle davalının tesbit edilen gelir durumu nazara alındığında; takdir edilen (artırılan) yoksulluk nafakası miktarı az olup, TMK’nun 4.maddesi kapsamında hakkaniyete uygun değil ise de; bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, bu yöne ilişen temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün birinci maddesindeki "aylık nafaka miktarının 60 TL artırılmasına, 250 TL olan nafakanın 310 TL'ye çıkartılmasına" ifadesinin silinerek yerine "aylık nafaka miktarının 100 TL artırılmasına, 250 TL olan nafakanın 350 TL'ye çıkartılmasına" ifadesinin yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 12.7.2010 günü oybirliğiyle karar verildi....

        Küçüğe fiilen bakan ana veya baba, diğerine karşı çocuk adına nafaka davası açabilir.(TMK. nun 329/1. maddesi) Nafaka miktarı, çocuğun yaşı , ihtiyaçları, eğitim durumu ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir. Nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun gelirleri de gözönünde bulundurulur. (TMK. nun 330/1. maddesi) TMK.'nın 331.maddesine göre; durumun değişmesi halinde hakim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler. Tüm bu maddeler doğrultusunda mahkemece iştirak nafakası artırım oranı belirlenirken; tarafların sosyal ve ekonomik durumları, çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçları gözönünde bulundurulmalıdır. Tarafların Sincan 1....

        Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Tedbir nafakası davasına yönelik temyiz dilekçesinin incelenmesinde; Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 06.04.2005 tarih ve 2005/3-169 esas - 2005/235 karar sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltmede yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Mahkemece münhasıran açılan tedbir nafaka davasında kadın için hükmedilen nafakanın yıllık miktarı 4.800,00 TL, çocuk için hükmedilen nafakanın yıllık miktarı ise 5.400,00 TL. olup, karar tarihinde kesinlik sınırı olan 72.070,00 TL'yi aşmadığından 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362. maddesi gereğince temyiz sınırı altında kalan para alacağına ilişkin karar kesindir....

          Ayrıca, boşanma davasından ayrı ve bağımsız olarak açılan tedbir nafakası ile hükmedilen nafaka kaldırılıncaya kadar devam edecektir. Bu halde Beykoz Aile Mahkemesinde 2012/276 esas sayılı dosyası ile bağımsız tedbir nafakası (TMK 197 m.) davasında kadın yararına aylık 800 TL nafakaya hükmedildiği ve bu kararın kesinleştiği dikkate alınmaksızın aynı dönem için erkek aleyhine iki ayrı tedbir nafakası olamayacağı gerekçesi ile kadın aleyhine olacak şekilde aylık 800 TL olan nafakanın kaldırılması yönünde hüküm kurulması doğru olmamıştır. Her ne kadar nafaka ödemesi sırasında tahsilde tekerrür oluşturulamaz ise de, 26.09.2014 tarihinden itibaren hükmolunan, miktar olarak daha az nitelikteki tedbir nafakasına ilişkin takibin iptali gerekirken bağımsız tedbir nafakası dosyasından kadın yararına hükmolunan aylık 800 TL tedbir nafakasına ilişkin takibin iptali kararı doğru olmamış ve bozmayı gerektirmiştir....

            müşterek evin anahtarını değiştirerek müvekkilini evden uzaklaştırması ile hareketleri ile evlilik birliğinin sonra ermesinde tam kusurlu olduğunu bu nedenle açmış oldukları karşı davalarının kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmesini, müvekkil lehine daha önce bağlanan 300 TL tedbir nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 600 TL'ye artırılmasına, boşanma halinde yoksulluk nafakası olarak devamına, müşterek çocuk için bağlanan aylık 150 TL nafakanın yine dava tarihinden itibaren aylık 400 TL ye artırılmasına, boşanma halinde iştirak nafakası olarak devamına, müşterek çocuk Azra'nın velayetinin annesine verilmesine, müvekkil lehine 75.000 TL maddi, 75,000 TL manevi tazminatı işleyecek yasal faiz ile birlikte hüküm altına alınmasına karar verilmesini talep etmiştir....

            Davacı eşin belirli bir gelirinin olması hatta gelirinin davalı eşin gelirinden fazla olması, davalı eşi nafaka yükümlülüğünden kurtarmaz. Davacı eşin gelirinin bulunması sadece hükmedilecek nafakanın miktarının tayininde gözönünde bulundurulur. Nafaka takdirinde, davacının isteminin önlem nafakası olması ve eşlerin birlikte yaşarken sürdürdükleri hayat seviyesinin ayrı yaşama halinde de korunması gerektiği düşünüldüğünde, mahkemenin tedbir nafakasına hükmetmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği ve özellikle davalının tespit edilen mevcut gelir durumuna göre mahkemece davacı kadın yararına takdir edilen nafaka miktarı, TMK'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesine uygun olup mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur....

            UYAP Entegrasyonu