AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 19/01/2021 NUMARASI : 2019/460 E 2021/7 K DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Azaltılması) KARAR : Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen mahkemenin kararına karşı, davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulduğu, dosyanın istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderildiği ve istinaf isteminin süresi içerisinde yapıldığı anlaşılmakla dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dosyanın incelenmesinde; tarafların 03/03/2003 tarihinde evlendikleri, müşterek evlilik birliğinden 2006 o.lu Umutsu'nun dünyaya geldiği, Adana 2....
Anılan ihbarnamede; Dosya kapsamına göre, Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 19.04.2005 tarihli ve 2005/17-7 Esas, 2005/37 Sayılı kararında belirtildiği üzere, 5358 sayılı Kanun’la değişik 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 344. maddesinde düzenlenen ve şikâyete tabi bulunan nafaka hükmüne uymamak suçunun oluşabilmesi için, nafaka ödenmesinin kesinleşmiş bir mahkeme kararına dayanması, aylık nafakanın tahsili için icra takibine başlanılmış ve icra emrinin borçlu-sanığa tebliğ edilmiş olması, borçlunun ilamda yazılı ödeme koşullarına uymaması, aylık nafakaya hükmedilmesi halinde icra emrinin tebliği ile şikayet tarihi arasında işlemiş en az bir aylık cari nafaka borcunun bulunması, borçlu-sanık tarafından nafakanın kaldırılması veya azaltılması hususunda açılmış bir davanın bulunmaması, dava açılmış ise sonuçlanmış olması ve şikayet hakkının suçun işlendiğinin öğrenilmesinden itibaren 3 ay ve her halde işlenmesinden itibaren 1 yıl içinde kullanılması gerekmesi karşısında, Somut olayda müştekinin...
Bu durumda ancak nafakanın miktarını tayinde etken olarak dikkate alınmalıdır. Somut olayda; tarafların 21.06.2012 tarihinde kesinleşen mahkeme ilamı ile boşandıkları, bu davanın 10.06.2014 tarihinde açıldığı, davacının, otel işletmesi şeklindeki SGK aktif kaydının 11.09.2014' te sonlandığı, 46 yaşında olup, ailesine ait evde, annesi ile birlikte yaşadığı, 4 çocuğu olduğu, davalı kadının ise, özel bir sürücü kursunda direksiyon öğretmeni olarak, 900 TL maaş ile çalıştığı, 01.08.2014 tarihinde işten ayrıldığı, 700 TL kira gideri olduğu, 11.11.2014 tarihinde yeniden evlendiği, 43 yaşında, 2 çocuğu olduğu anlaşılmaktadır. Dava tarihi itibariyle, nafaka alacaklısı kadının aldığı maaş, onu yoksulluktan kurtaracak mahiyette değildir. Davalının aldığı maaş, nafakanın kaldırılmasına değil, azaltılmasına etki edecek olgulardandır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nafakanın Artırılması-Velayetin Değiştirilmesi-Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi-Nafakanın Kaldırılması Olmadığı Takdirde Azaltılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-karşı davacı tarafından, velayetin değiştirilmesi, kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi, iştirak nafakasının kaldırılması, talebin kabul edilmemesi halinde ise nafakanın azaltılması talepleri ile davacı-karşı davalı kadının kısmen kabul edilen iştirak nafakasının artırılması yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 01.10.2018 günü temyiz eden davalı-karşı davacı ... ve karşı taraf davacı-karşı davalı ... geldiler. Vekilleri gelmedi....
Açıklanan yasal düzenlemeye göre, iradın arttırılması veya azaltılması ya da tamamen kaldırılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu gerektirmesi gerekmektedir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 09/02/2022 NUMARASI : 2021/105 ESAS 2022/207 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Azaltılması) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 09/02/2022 NUMARASI : 2021/105 ESAS 2022/207 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Azaltılması) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....
Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.04.2005 tarih ve 2005/3- 169 E - 2005/235 K. sayılı kararı ile nafaka davalarında kanun yolu başvurusunda, başvuranın sıfatına göre hükmedilen veya reddedilen yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. 6100 Sayılı HMK'nın 6763 sayılı Kanun ile değişik 341/2. maddesine göre mahkeme karar tarihi itibariyle miktar veya değeri 17.830,00 TL'yi geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. Asıl davada, artırılmasına karar verilen aylık 1.000,00TL (1.000,00 x 12 = 12.000,00) ve karşı davada reddedilen, kaldırılması ya da indirilmesi talep edilen aylık 1.000,00TL (12 x 1.000,00 = 12.000,00) miktar üzerinden, yıllık nafaka farkı toplamları ayrı ayrı karar tarihindeki kesinlik sınırı olan 17.830,00TL'yi geçmemektedir. Hüküm, artırılmasına karar verilen asıl ve reddedilen karşı davada yıllık nafaka miktarı itibariyle kesin niteliktedir....
Bendi ile müvekkilinin davalı T3 aylık 1.000,00 TL yoksulluk nafakası ödemesi hususunda anlaştıklarını, yine protokol doğrultusunda nafaka bedelini her yıl dolardaki artış oranında arttırma doğrultusunda anlaştıklarını, müvekkili ile davalının 22/06/2020 tarihinde yeniden bir anlaşma yaptıklarını ve bu doğrultuda anlaşma tarihinden itibaren T3'nın nafaka haklarından feragat ettiğini, tarafların ekonomik durumları ve kendi aralarında yapmış oldukları anlaşma nedeni ile nafakanın 26.06.2020 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere kaldırılmasına, nafakanın kaldırılması hususunda Hakimliğinizce aksi kanaat olması halinde nafaka bedelinin müvekkilinin geliri ile orantılı makul bir seviyeye indirilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Tarafların anlaşmayı boşanma ile boşandıklarını, protokolün 5....
Yukarıda açıklanan gerekçe çerçevesinde davacının istinaf talebi değerlendirildiğinde mahkemenin de kabulünde olduğu üzere iştirak nafakasının kaldırılması veya azaltılması şartlarının bulunmadığı, davacının çocuğuna bakma yükümlülüğünün yasal olarak devam ettiği anlaşılmakla; davacının istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmekle, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....