WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 08/12/2022 NUMARASI : 2022/746 ESAS 2022/965 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Artırımı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların Konya 7. Aile mahkemesinin 2020/1005 E 2020/687 K. Sayılı kesinleşmiş ilamı ile boşandıklarını, müşterek çocuklar lehine ayrı ayrı aylık 300'erTL nafakaya hükmedildiğini, aradan geçen uzun süre içerisinde ülke ekonomisindeki gelişmeler enflasyon, değişen ekonomik koşullar, paranın alım gücündeki azalma çocukların yaşlarının ilerlemesi masraflarının artması sebebiyle hükmedilen nafakanın yetersiz olduğunu belirterek çocuklar için takdir edilen nafakaların ayrı ayrı aylık 3.000'erTL'ye çıkartılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

Bu doğrultuda, yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası, TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda tarafların 22.10.2012 tarihinde kesinleşen kararla boşandıkları ve davacı lehine 600 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiği, eldeki davanın 03.06.2014 tarihinde açıldığı, davacının 1100 TL emekli maaşı aldığı, 2100 TL kira ödediği, davalının (k.davacı) 1500 TL emekli maaşı aldığı, birlikte yaşadığı şahsın evinde kira ödemeden oturduğu, 1 dairesinin bulunduğu anlaşılmaktadır....

    Tüm bu hususlar ile tarafların tespit edilen ve gerçekleşen ekonomik sosyal durumları, nafakanın niteliği, müşterek çocuğun yaşı, davacı ve müşterek çocuğun ihtiyaçları, giderleri, nafaka yükümlüsünün geliri, davacının da çocuğun bakım ve eğitim masraflarına katılma yükümlülüğünün bulunduğu gözetildiğinde hükmedilen nafakaların ulaştığı tutarın yeterli olmadığı belirlenmiştir. Davanın reddi hatalı olmuştur....

    Nafaka alacaklısı kadının aldığı maaşın; yukarıda belirtilen zorunlu ve gerekli görülen harcamaları karşılaması beklenemez. Başka bir anlatımla, davalının eline geçen toplam gelir miktarı, onu yoksulluktan kurtaracak mahiyette değildir. Davalının aldığı maaş, nafakanın kaldırılmasına değil, azaltılmasına etki edecek olgulardandır. O halde, mahkemece yapılacak iş; tarafların sosyal ve ekonomik durumları, nafaka takdir edilirken taraflar arasında mevcut olan denge durumu da dikkate alınarak, nafakanın (çoğun içinde azı da vardır ilkesi gereğince) TMK'nın 4. maddesinde vurgulan hakkaniyet ilkesi gereğince, uygun bir miktarda indirilmesine karar vermek olmalıdır. Yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiş olup, bu husus bozmayı gerektirmiştir....

      Bu doğrultuda yerleşen Yargıtay uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; davacı kadının nafaka dışında babasından dul maaşı aldığı evinin kira olduğu, erkeğin ise emekli olup adına kayıtlı ev arsa ve tarla vasfında taşınmazlarının olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda cari nafakanın belirlendiği dava ile eldeki dava tarihi arasında davalı erkeğin ekonomik ve sosyal durumunda olağanüstü bir değişiklik olduğunun kabulüne imkan bulunmadığı, aynı şekilde kadının ihtiyaçlarının da olağanüstü bir biçimde yükseldiğine, nafakaya hükmedildikten sonra farklı ve beklenmeyen olağanüstü ihtiyaçlarının ortaya çıktığına dair bir ispat bulunmadığı sabittir....

      Davalı vekili istinaf dilekçesinde; mahkemece takdir edilen nafaka miktarının fahiş olması yönünden yerel mahkeme kararının kaldırılması, mahkemenin aksi kanaatte olması halinde ise nafakanın miktar itibariyle indirilmesi istemi ile istinaf kanun yoluna başvurmuştur. HMK'nın 355. maddesine göre resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Dava; nafakanın arttırımı talebine ilişkindir. Yargıtay HGK'nun 06/04/2005 tarih ve 2005/3- 169 Esas-235 karar sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltme incelemelerinde yıllık nafaka miktarının (farkı) dikkate alınacağı açıklanmıştır. HMK 352.maddesi uyarınca istinaf başvurusunun kabul edilebilmesi için miktar itibariyle kararın kesin nitelikte olmaması gerekir....

      AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 21/10/2022 NUMARASI : 2022/1051 ESAS 2022/1528 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Artırımı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....

      YHGK nun 06/04/2005 tarih ve 2005/3- 169 E 235 K sayılı kararıyla nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltme incelemelerinde yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Nafakanın kesinlik sınırının belirlenmesinde her bir kişi için hükmedilen nafakanın yıllık miktarı değerlendirilir. Somut olayda davacı kadın için mahkemece kabul edilen yoksulluk nafakasının yıllık miktarı 675x12=8.100‬, TL her bir müşterek çocuk için kabul edilen iştirak nafakasının yıllık miktarı 550x12=6.600‬'er TL olup bu miktarlar karar tarihindeki kesinlik sınırı olan 17.830 TL'nin altındadır ve karar istinaf talebinde bulunan davalı yönünden HMK nun 341/4 maddesi hükmü gereği kesin niteliktedir. HMK nun 346 maddesi gereğince kesin olan karara karşı istinaf dilekçesi ilk derece mahkemesince reddedilebileceği gibi 352- (1)-b madde gereğince Bölge Adliye Mahkemesince de istinaf isteminin reddine karar verilebilir....

      AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 16/05/2022 NUMARASI : 2021/765 ESAS 2022/439 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Artırımı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı dava dilekçesinde özetle; davalı ile 2012 yılında boşandıklarını, bu boşanma davasında müşterek çocuk için aylık toplam 200 TL nafaka tayin olduğunu, davalının yaklaşık 6- 7 yıldır bu miktarı ödediğini, ancak günümüz şartlarının olumsuz etkileri ve her şeye zam gelmiş olması durumunda ödenen aylık 200 TL nafakanın çocuğun ihtiyaçlarına yetmediğini, müşterek çocuk Necati'nin 6....

      DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Artırımı)|Nafaka (Nafakanın Kaldırılması) KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı- davalı vekili dava dilekçesinde özetle; kadın yararına bağlanan nafakanın 2000- TL çocuk yararına bağlanan nafakanın 2000- TL'ye yükseltilmesini ve her yıl ÜFE oranında artırılmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini karar verilmesini dava ve talep etmiştir. BİRLEŞEN DAVA: Davalı -davacı vekili birleşen dava dilekçesinde özetle; yoksulluk nafakasının kaldırılmasına, mümkün olmaması halinde indirilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir. DELİLLER: Dava dosyası....

      UYAP Entegrasyonu