WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava; nafaka (nafakanın artırımı) istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde davanın reddine karar verilmiş, davacı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. TMK’nın 176/4. maddesine göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir. Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir. Bu doğrultuda; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır....

Hukuk Dairesinin 08/06/2009 tarih 2008/9089 E-2009/10937 Karar nolu ilamı ile boşanma yönünden onandığını, nafaka yönünden bozulduğunu, mahkemenin bozma kararına uyarak müvekkili lehine 300,00 TL yoksulluk nafakası bağlanmasına karar verdiğini, hükme karşı taraflarca kanun yoluna başvurulmadığını ve kararın kesinleştiğini, 8 yıl önce hükmedilen bu nafakanın müvekkilinin ihtiyaçlarını karşılayamaz hale geldiğini, müvekkilinin maddi imkansızlık nedeni ile kızının yanında yaşamak zorunda kaldığını belirterek, 300,00 TL olarak ödenen yoksulluk nafakasının aylık 1.000,00 TL'ye çıkartılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 03/07/2020 NUMARASI : 2019/451 ESAS, 2020/250 KARAR DAVA KONUSU : NAFAKANIN ARTIRIMI KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen kararına karşı, davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353.madde uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili davacı ile davalı arasında daha önce Zonguldak 1.Aile Mahkemesinin 17/04/2013 tarih ve 2013/88 E.- 2013/373 K. sayılı ve ilamı ile, davalı Yunis'in, davacı Belkız'e 600 TL, müşterek çocukların her birine ise 300'er TL tedbir nafakası ödemesine karar verildiğini, aradan geçen bu süre içerisinde artan hayat pahalılığı, ekonomik ve sosyal durum şartlarının ağırlaşması nedenleriyle, bu miktarın yeterli olmadığını, ayrıca çocuklardan Kevser ve Zeynep'in engelli olduklarını...

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 10/09/2020 NUMARASI : 2019/319 ESAS, 2020/318 KARAR DAVA KONUSU : NAFAKANIN ARTIRIMI KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen kararına karşı, davalı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353.madde uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların Gebze 2....

Tarafların Konya Ereğli 2.Asliye (Aile) Hukuk Mahkemesinin 2008/371 Esas, 2009/271 Karar sayılı, 29.09.2009 tarihli kararı ile boşanmalarına, müşterek çocuk Öykü'nün velayetinin anneye verilmesine, çocuk için aylık 350,00 TL iştirak nafakasına hükmedildiği, bu kararın 08.06.2011 tarihinde kesinleştiği, sonrasında herhangi bir nafaka artırımı yapılmadığı, çocuğun yaşının ilerlediği, ihtiyaçlarının arttığı, ekonomideki değişiklikler, ÜFE artışı dikkate alındığında iştirak nafakasının artırılması doğrudur. İlk derece mahkemesince nafakanın aylık 1.350,00 TL ye yükseltilmesi fazladır....

TMK nun 330. maddesi gereğince; nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir. Nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun gelirleri de göz önünde bulundurulur. Hâkim istem hâlinde, irat biçiminde ödenmesine karar verilen nafakanın gelecek yıllarda tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına göre ne miktarda ödeneceğini karara bağlayabilir. TMK'nun 331.maddesi gereğince; durumun değişmesi hâlinde hâkim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler veya nafakayı kaldırır. Hakim iştirak nafakasını tayin ve takdir ederken çocuğun yaşını, cinsiyetini, öğrenim durumunu, bakım ve sağlık durumunun, kısaca çocuğun ihtiyaçlarını ve yine ana ve babanın sosyal ve ekonomik durumlarını, ödeme güçlerini ve tarafların bakmakla yükümlü oldukları kişi sayısını da gözönünde bulunduracaktır....

Bu doğrultuda yerleşen Yargıtay uygulamalarına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası en azından TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Hakim, yoksulluk nafakasının takdirinde, nafaka alacaklısı kadının ihtiyaçları ile, nafaka yükümlüsü kocanın gelir durumu arasında bir oranlama yaparak, taraflar arasında sağlanan dengeyi koruyarak bir karar vermelidir. Bu verilecek karar da TMK'nın 4.maddesi kapsamında hakkaniyete uygun olmalıdır....

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 06/10/2020 NUMARASI : 2019/34 ESAS, 2020/396 KARAR DAVA KONUSU : NAFAKANIN ARTIRIMI KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353.madde uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların Gebze 2....

Yargıtay‘ın yerleşik içtihatlarına göre, nafaka borcunun ödendiğine ilişkin iddianın ispatı yönünde sunulan ödeme belgelerinin geçerli olabilmesi için, açıkça nafaka borcuna atfen yapıldığının belgede yazılı olması gerektiğine ilişkin koşul, yeni uygulamalarla yumuşatılmış olup; nafaka borçları yönünden yapılan ödemelerin, aylık nafaka miktarına ve bu miktarın katlarına denk gelecek şekilde düzenli olarak yapılması durumunda, ödeme belgelerinde nafaka borcuna ilişkin olduğuna dair atıf olmasa dahi, bu ödemelerin, nafaka borcundan mahsubunun hakkaniyet kurallarına uygun düşeceği kabul edilmektedir. Zira, işleyen nafaka borcu bulunan bir borçlunun, yaptığı ödemelerin bu borç dışında ahlaki bir ödeme olduğunu kabul etmek hak kaybına neden olacaktır. Bunun dışında, ödemenin konut kredisi vs. gibi açıklamalar ile yapılması halinde ise, ödeme, nafakaya mahsup edilemez....

İcra Müdürlüğünün 2017/3910 sayılı takip dosyası ile birikmiş nafaka ve 2016 Haziran-Temmuz-Ağustos-Eylül aylarına ait nafaka borcunu ödenmediğinden dolayı şikayette bulunulduğu, takip talebinde cari nafaka alacağı talep edilmeyip adi alacak niteliğindeki geçmiş dönem nafaka borçlarının tahsilinin talep edildiği, bu haliyle atılı suçun unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden, sanığın beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesinde, isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla gereği görüşülüp düşünüldü; Nafaka borcunu ödememe suçunun oluşabilmesi için, icra emrinin tebliği ile şikayet tarihi arasında işlemiş ve ödenmemiş en az bir nafaka borcunun bulunması gerektiği cihetle, şikayete konu icra dosyasında icra emrinin borçluya 18.07.2017 tarihinde tebliğ edildiği, icra emrinde, birikmiş nafaka alacağı ile birlikte, cari nafaka alacaklarının da talep edildiği, 14.09.2017...

    UYAP Entegrasyonu