Aile Mahkemesinin 2014/555 E.- 2015/482 K. sayılı ilamı ile boşandıklarını, müşterek çocukların velayetinin tarafına verildiğini, kendisi için aylık 300 TL, Arslan için 200 TL ve Kaan için ise, 150 TL nafaka takdir edildiğini, günün ekonomik koşulları göz önüne alındığında takdir edilen nafakaların geçinmeye imkan vermediğini, bu nedenle takdir edilen nafakanın kendisi için 500 TL'ye, çocuklar takdir edilen iştirak nafakasının ise, 400'er TL'ye çıkartılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
Bu itibarla; yukarıda ifade edilen yasa hükmü ve açıklamalar çerçevesinde dosya kapsamından; tarafların tespit edilen sosyal ve ekonomik durumları, günün ekonomik koşulları, nafakaların niteliği, müşterek çocuğun zorunlu ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsünün gelir durumu ve ilk nafaka takdiri üzerinden geçen süre ile hakkaniyet ilkesi dikkate alındığında hüküm altına alınan nafaka arttırım miktarının az olduğu anlaşıldığından, davacının istinaf talebinin kabulü ile yeniden yargılamaya ihtiyaç duyulmadığından, ilk derece mahkemesi kararının HMK'nın 353/1- b.2 maddesi gereğince kaldırılmasına ve davanın kısmen kabulüne dair düzelterek yeniden esas hakkında karar verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Dava; nafaka (nafakanın artırımı) istemine ilişkindir. TMK.'nın 182.maddesine göre; boşanma kararı ile velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır. TMK.'nun 327/1.maddesinde; çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli giderlerin anne ve baba tarafından karşılanacağı hükme bağlanmıştır. Aynı yasanın 328/1.maddesi hükmü gereğince ana ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. Küçüğe fiilen bakan ana veya baba, diğerine karşı çocuk adına nafaka davası açabilir. (TMK madde 329/1) Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir. Nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun giderleri de göz önünde bulundurulur. (TMK madde 330/1) TMK.'nun 331.maddesine göre; durumun değişmesi halinde hakim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler. "Erkeğin işsiz olması ve malvarlığının bulunmaması onu nafaka sorumluluğundan kurtarmaz....
Hükmü de dikkate alırak, gerek davacı-karşı davalı, gerekse davalı-karşı davacı taleplerinin mevcut nafaka miktarı ve düzelemesinde değişikliğe gidilmesini gerektirmediği gerekçesiyle asıl davada davacı kadının yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin reddine karar verilmesinde usul ve esas yönünden herhangi bir hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla davacı kadın vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddi yönünde karar verilmesi gerektiği kanısına ulaşılmıştır....
Aile Mahkemesinin 2013/193 Esas 2015/61 Karar sayılı, 12/02/2015 tarihli ilamı ile boşandıklarını, müvekkili Bora'nın velayetinin annesi Yasemin'e bırakıldığını, davalı baba tarafından aylık 300 TL iştirak nafakası ödemesi yönünde hüküm kurulduğunu ve bu kararın kesinleştiğini, iştirak nafakasının taktir edilmesinden bu yana 4 yıl geçtiğini, bu süre zarfında müşterek çocuğun eğitim ve sosyo-kültürel gelişim için gereken giderlerin arttığını, ilamdaki nafaka tutarının mevcut ekonomik şartlar gözetildiğinde ekonomik değerini yitirdiğini ve yetersiz kaldığını, müşterek çocuğun lise son sınıf öğrencisi olduğunu, davalının nafaka ödemesi dışında katılım sağlamadığını belirterek, müşterek çocuk için ödenen iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte aylık 1.500,00 TL'ye arttırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2023/519 KARAR NO : 2023/727 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : RİZE AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 12/01/2023 NUMARASI : 2022/462 ESAS - 2023/36 KARAR DAVA KONUSU : NAFAKA (NAFAKANIN ARTIRIMI) KARAR : Taraflar arasındaki davada verilen karara karşı istinaf yoluna başvurulmakla, 6100 sayılı HMK'nın 352. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle; tarafların Şişli 2.Aile Mahkemesinin 2003/523- 2009/640 E-K sayılı ilamıyla boşandıklarını, kararın 09/05/2011 tarihinde kesinleştiğini, ilgili mahkemece hükmedilen yoksulluk nafakasının Rize Aile Mahkemesinin 2020/119- 2020/324 E-K sayılı ilamıyla 700,00.-TL artırıldığını, hükmedilen nafaka üzerinden 2,5 yıl geçtiğini, günün ekonomik koşullarının ağırlaştığını, nafaka miktarının yetersiz kaldığını, davalı tarafın doktor olarak çalıştığını belirterek, nafaka miktarının 2.000,00....
Somut olayda; lehlerine nafaka takdir edilen davacı ve müşterek çocuk arasında HMK'nın 59. maddesi gereğince ihtiyari dava arkadaşlığı bulunduğundan davalar birbirinden bağımsız olup, davacı kadın için artırılan nafaka miktarı yıllık (200x12) 2.400,00.-TL, çocuk için artırılan nafaka miktarı ise yıllık (350x12) 4.200,00.-TL'dir. Davalı taraf kabul edilen yoksulluk ve iştirak nafakası yönünden istinaf isteminde bulunmuş olup, istinaf konusu edilen artırım miktarları yönünden hüküm, verildiği tarih itibarı ile öngörülen kesinlik sınırının altındadır. Bu durumda, hüküm tarihi itibarı ile kesin olduğu yasada açıkça belirtilen bu karara karşı davalı taraf istinaf kanun yolu başvurusunda bulunamaz....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 22/09/2020 NUMARASI : 2020/388 ESAS - 2020/44 KARAR DAVA KONUSU : NAFAKA (NAFAKANIN ARTIRIMI) KARAR : Taraflar arasında görülen davada yerel mahkemenin yukarıda tarih ve numarası yazılı kararına karşı davacı tarafından süresinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalının Trabzon Aile Mahkemesi'nin 2016/666 Esas sayılı dosyası ile boşandıklarını, boşanma kararıyla birlikte davacı ve müşterek çocuk lehine hüküm altına alınan aylık nafaka miktarının velayeti altındaki müşterek çocuğun eğitim-öğretim, yiyecek-giyecek ve barınma-ısınma vs sair zorunlu ihtiyaçlarının karşılanabilmesi açısından son derece yetersiz hale geldiğini, davalının ekonomik durumu, yüksek enflasyon karşısında paranın alım gücündeki düşüş ve müşterek çocuğun ihtiyaçlarının artması da göz önünde bulundurularak müşterek çocuk için takdir edilen 500,00....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/519 KARAR NO : 2022/569 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : VAKFIKEBİR ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 14/12/2021 NUMARASI : 2021/80 ESAS - 2021/875 KARAR DAVA KONUSU : NAFAKA (NAFAKANIN ARTIRIMI) KARAR : Taraflar arasındaki davada verilen karara karşı istinaf yoluna başvurulmakla, 6100 sayılı HMK'nın 352. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili davacı ile davalının Vakfıkebir Asliye (Aile) Mahkemesinin 2012/34 XX 865/51 K sayılı dosyası ile boşandıklarını, kararda müvekkili lehine 300,00.-TL yoksulluk nafakası bağlandığını, ancak bu tutarın geçen zaman içerisinde az kaldığını belirterek, yoksulluk nafakasının 1.000,00.-TL'ye artırılmasını talep ve dava etmiştir....
Davalı istinaf başvuru dilekçesinde özetle; eşinin nafakanın artırım talebine ilişkin verilen karar ile hükmedilen nafaka miktarlarını ödeme gücünün bulunmadığını, dava dosyasında kendisinin maddi gücünün araştırılmadığını, köyde yaşadığını ve yatalak annesine baktığını belirterek istin af başvurusunun kabulü ile davanın reddine, yargılama giderlerinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesi istemiyle istinaf kanun yolu başvurusunda bulunmuştur. Dava; nafakanın artırılması talebine ilişkindir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06/04/2005 tarih ve 2005/3- 169 E-2005/235 K. sayılı kararı ile nafaka davalarında kanun yolu başvurusunda, yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Yerel mahkemelerce verilen kararlar aleyhine istinaf kanun yoluna başvurulabilir....