WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Türk Medeni Kanunu'nun 327/1. maddesinde "çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli giderlerin anne ve baba tarafından karşılanacağı", 328/1. maddesinde "ana ve babanın bakım borcunun, çocuğun ergin olmasına kadar devam edeceği", 329/1. maddesinde "küçüğe fiilen bakan ana veya babanın diğerine karşı çocuk adına nafaka davası açabileceği", 330/1. maddesinde "nafaka miktarının, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirleneceği, nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun giderlerinin de göz önünde bulundurulacağı" ve 331. maddesinde "durumun değişmesi halinde hakimin istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirleyeceği" hükme bağlanmıştır. Mahkemece iştirak nafakası miktarı belirlenirken, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçları göz önünde bulundurulmalıdır....

Bu doğrultuda yerleşen Yargıtay uygulamalarına göre; nafaka alacaklısının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsünün gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; nafaka TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; Denizli 3. Aile Mahkemesinde 10/03/2016 tarihinde açılan dava neticesinde 24/04/2019 tarihinde kesinleşen karar ile velayeti anneye verilen müşterek çocuk 18/06/2006 doğumlu Miraç Efe için aylık 480 TL iştirak nafakası takdir edilmiş, işbu dava ise 17/03/2021 tarihinde açılmış, tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında, önceki karardan sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu ispat edilmemiştir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davada; davacının, davalının kızı olduğu, önceki iştirak nafakası olan 85 TL'nin davacının reşit olması nedeniyle son bulduğu, davacının eğitiminin devam ettiği, davacıya ait önceki 85 TL iştirak nafakasının 750 TL'ye yükseltilmesini talep etmiş, mahkemece önceki iştirak nafakasının 220 TL yükseltilerek hüküm kurulmuş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Somut olayda; davacı dava tarihinde ... olup, üniversite eğitimine devam etmektedir. İstenen nafaka yardım nafakasıdır. Önceki iştirak nafakası son bulmuştur....

    Bu madde uyarınca, ilamda hüküm altına alınan iştirak nafakasının alacaklısı, müşterek çocuk olmayıp, velayet hakkı kendisine verilen eştir. Velayet hakkı küçüğün reşit olması ile sona ereceğinden, bu tarihte iştirak nafakasının da sona ereceği tabidir. Ancak çocuğun reşit olduğu tarihe kadar ödenmeyerek biriken nafaka alacağı bulunduğu takdirde, velayet hakkı kendisine verilmiş olan eş tarafından çocuğun reşit olduğu tarihten sonra da bu alacak takibe konu edilerek ödenmesi istenebilir. TMK'nın 328. maddesine göre de, anne ve babanın çocuğuna bakma mükellefiyeti onun reşit olmasıyla sona erer. Küçük reşit olduktan sonra eğitimine devam ediyorsa bu takdirde, yeni bir dava açarak yardım nafakası talebinde bulunabilir. Küçük reşit olduğu tarihte, hükmedilen iştirak nafakası kendiliğinden sona erer. Somut olayda; ... 2.Aile Mahkemesinin 2006/686 E.- 2007/94 K. sayılı ilamına istinaden 16.12.2011 tarihinde, ... 1....

      Diğer taraftan, iştirak nafakası belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları gözönünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olağan harcamaların da dikkate alınması zorunludur. Ne var ki, nafaka miktarının belirlenmesine esas alınması gereken giderlerinin makul sınırlar içinde kalmasına özen gösterilmesi ve velayet kendisine bırakılmayan tarafın ağır yükümlülüklere maruz bırakılmaması gerekmektedir. Mahkemece, nafaka takdir edilirken; çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçlarının yanında, ana-babanın gelir durumu da gözetilmeli ve nafaka yükümlüsünün (babanın) gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyete uygun bir nafakaya hükmedilmelidir....

        HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2023/414 KARAR NO : 2023/609 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : RİZE AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 19/01/2023 NUMARASI : 2022/499 ESAS - 2023/70 KARAR DAVA KONUSU : NAFAKA (NAFAKANIN ARTIRIMI) KARAR : Taraflar arasındaki davada mahkemece yapılan yargılama sonucunda verilen hüküm aleyhine süresi içerisinde istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmuş olmakla, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Rize Aile Mahkemesinin 2015/280- 2016/666 E-K sayılı ilamıyla tarafların müşterek çocuk Berra Uzun lehine iştirak nafakasına karar verildiğini, hükmedilen nafaka miktarının günümüz şartlarında değer kaybına uğradığını, çocuğun yaşının ve ihtiyaçlarının arttığını, davacının ekonomik durumunun da kötü olduğunu, davalının nafaka miktarını ödeme gücüne sahip olduğunu belirterek, müşterek çocuk için hükmedilen iştirak nafaka miktarının 2.500,00...

        Mahkemesi'nin 2010/589 esas, 2010/587 karar sayılı ilamı ile müşterek çocuk ... için hükmedilen aylık 100,00 TL iştirak nafakasının dava tarihi 28.01.2016 tarihinden itibaren aylık 200,00 TL'ye ARTTIRILMASINA, davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davacı tarafça temyiz edilmiştir. Türk Medeni Kanunu'nun 327/....maddesinde; çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli giderlerin anne ve baba tarafından karşılanacağı hükme bağlanmıştır. Aynı yasanın 328/.... maddesi hükmü gereğince ana ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. Küçüğe fiilen bakan ana veya baba, diğerine karşı çocuk adına nafaka davası açabilir.( TMK. nun 329/.... maddesi) Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir. Nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun gelirleri de gözönünde bulundurulur. ( TMK. nun 330/.... maddesi) TMK.'...

          Küçüğe fiilen bakan ana veya baba, diğerine karşı çocuk adına nafaka davası açabilir.(TMK. nun 329/1. maddesi) Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir. Nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun gelirleri de gözönünde bulundurulur. (TMK. nun 330/1. maddesi) TMK.'nun 331. maddesine göre; "Durumun değişmesi halinde hakim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler veya nafakayı kaldırır." Somut olayda; küçük Melis Doğa'nın 20/01/2010 doğumlu olduğu, 11/06/2013 tarihinde açılan nafaka artırım davasında verilen 20/11/2013 tarihli karar ile iştirak nafakasının 250.00.- TL den 300.00.- TL ye yükseltildiği, bu kararın 03/01/2014 tarihinde kesinleştiği; eldeki davanın 27/11/2014 tarihinde açıldığı; davalının okul müdürü olduğu, 2.398.00.- TL maaş ,700.00.- TL ek ders ücreti aldığı, kira ödediği; davacının ise memur olduğu, 2.350.00.- TL maaş aldığı, kira geliri olduğu anlaşılmaktadır....

            DAVA Şikayetçi vekili şikayet dilekçesinde; nafaka alacağının tahsili için ilamlı takip yaptıklarını, borçlunun SGK’dan olan hak edişleri ile ilgili olarak sıra cetveli düzenlendiğini, müvekkilinin alacağının nafaka alacağı olmasına rağmen sıra cetvelinde yer verilmediğini, İİK nın 101. maddesine göre müvekkilinin hacze iştirak etmesi gerektiğini ileri sürerek sıra cetvelinin iptalini talep etmiştir. II. CEVAP Şikayet olunan ... vekili cevap dilekçesinde; İİK.nın 101. maddesinin hacze takipsiz iştirak müessesesini düzenlediğini, şikayetçinin bu madde çerçevesinde hacze iştirak talebinin mevcut olmadığını, İİK.nın 100. maddesinin uygulanma olanağının bulunmadığını, savunarak davanın reddini istemiştir....

              Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında boşanma davasından sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu ileri sürülmemiştir. O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yüksek nafaka takdiri doğru görülmemiştir....

                UYAP Entegrasyonu