Bu olgu gözetildiğinde miras bırakanın nüfusta kayıtlı olmaması başlı başına irs ilişkisinin kurulamadığı sonucunu doğurmayacağından, davanın reddini gerektirmeyeceği kuşkusuzdur. Somut olayda davacı; miras bırakan ... kızı ...'un halası olduğunu ve bu kişinin nüfusta kaydının bulunmadığını, babası tarafından mirasçılık belgesinin alındığını, miras bırakana ait taşınmaz hissesi olduğunu belirtmiştir. Dava dosyasının incelemesinde miras bırakan ...'un mirasçılarını gösteren Edirne Sulh Mahkemesinin 1986/831 E., 1986/1186 K. sayılı mirasçılık belgesinin verildiği, eski dilden tercümesi yapılan 11.T.evvel 1340 tarihli iskan esas kayıt defterinde davacının dedesi ...,'nin kızı...'nın yazılı olduğu, yine Edirne 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 1991/541 E., 1992/229 K. tapuda isim tashihi davasında miras bırakanın maliki olduğu taşınmaz yönünden soyadı olarak “Çükut” kelimesinin eklendiği görülmektedir....
Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2014/446 Esas, 2015/42 Karar sayılı ve 19.02.2019 tarihinde kesinleşen kararıyla yaşının düzeltildiğinin UYAP kayıtlarından anlaşılması karşısında; bu husus araştırılmadan ve mahkeme tarafından yöntemine uygun olarak yaş tashihi kararı verilmeden, nüfusundaki ''Engel kayıt'' haline ilişkin durum yaş tashihi davası kapsamında çözülmeden, sanık hakkında 5237 sayılı Kanunun 31/2. maddesiyle verilen cezadan indirim yapılması, karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamış; sanığın mahkeme kararı ile nüfusa tescil edilen doğum tarihinin, iddianamede ve gerekçeli karar başlığında yerinde düzeltilmesi olanaklı kabul edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki yaş tashihine ilişkin davada ... Asliye Hukuk ve Kızıltepe Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, yaş düzeltimi istemine ilişkindir. ... Asliye Hukuk Mahkemesince yaşının tashihi istenen kişinin Kızıltepe'de ikamet ettiği belirtilerek yetkisizlik kararı verilmiştir. Kızıltepe Asliye Hukuk Mahkemesi ise, yaşının tashihi istenen ...'in velayetleri altında olduğu anne ve babasının yerleşim yerinin ... İlçesi olduğunu bildirerek yetkisizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda, davaname ile ...'...
Maddesi uyarınca açılan yaş tashihi istemine ilişkindir. 6100 sayılı HMK’nun 355. maddesi uyarınca inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır, kamu düzenine aykırılık olup olmadığı ise re'sen gözetilir; Yine; HMK'nun 357. Maddesine göre de "İlk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen iddia ve savunma istinafta dinlenemez ve istinafta yeni delillere dayanılamaz." Davacı T1 nüfusta 22/03/1992 olarak görünen doğum tarihinin 014/02/1996 olarak düzeltilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı HÜKÜM : Suça sürüklenen çocuğun yaşının tashihi ile atılı suçtan mahkumiyetine İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle başvurunun muhtevası nazara alınarak dosya tetkik edildi, gereği görüşüldü: Suça sürüklenen çocuk hakkında mahkemece gerçekleştirilen yargılama neticesinde yaşının tashihi ile müsnet suçtan mahkumiyetine dair kurulan hükümlerin temyiz edilmesi üzerine düzenlenen 01.10.2021 günlü tebliğnamede yaş tashihi kararına yönelik müdafinin temyiziyle ilgili herhangi bir görüş belirtilmediği anlaşıldığından, ek tebliğname hazırlanmak suretiyle söz konusu eksiklik giderildikten sonra Dairemize iade edilmek üzere esası incelenmeyen dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na TEVDİNE,28.12.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki yaş tashihine ilişkin davada ..... Asliye Hukuk ve ..... Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, nüfus kaydında yaş tashihi istemine ilişkindir. ..... Asliye Hukuk Mahkemesince, yaş tashihi davalarının 6100 sayılı HMK'nın 382/1 maddesinde belirtilen çekişmesiz yargı işlerinden olduğunun kabul edilmesi ve bu nedenle görevli mahkemenin sulh hukuk mahkemesi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ..... Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından ise, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının ilgili asliye hukuk mahkemesinde açılacağı açıkça hükme bağlandığı belirtilerek görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Yaş Tashihi istemine ilişkindir. Somut olayda, davacı tarafça davacının nüfus kaydında 10/01/1963 olan doğum tarihinin 10/01/1956 olduğu ileri sürülüp doğum tarihinin düzeltilmesi gerektiği ileri sürerek nüfustaki yanlış yazılı olan yaşının düzeltilmesine karar verilmesinin talep edildiği, yerel mahkemece davanın reddine yönelik kararın verildiği, davacı tarafından kararın istinafa taşındığı, 22 yaşın üzerindeki bireylerde tıbben yaş tespitinin mümkün olmadığı, davacının toplanan bilgi, belgelere ve mevcut delil durumuna göre iddiasını ispat edemediği, bu nedenle tanık delilinin de tek başına yeterli olmadığı anlaşılmaktadır....
Davacının nüfus kaydı incelendiğinde; davacı T1 doğum tarihinin 02/03/1971 olarak gözüktüğü, kardeşi olan Arzu Bayrak'ın doğum tarihinin ise 01/01/1973 olarak gözüktüğü, her iki kardeşin tescil tarihinin nüfusta aynı olup 07/02/1977 olduğu anlaşılmaktadır. Davacının nüfusa tescilinin babası olan Eşref Bayrak'ın beyanına göre yapıldığı, davacının evde doğduğu, hastane doğum kaydının olmadığı anlaşılmaktadır. Sakarya Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Sağlık Kurulu raporuna göre; davacının kemik yaşı itibari ile 45- 50 yaş aralığında olduğu yönünde rapor sunulduğu görülmektedir. Açılan davada davacı netice olarak nüfusta görünen yaşından daha küçük olduğunu iddia ederek eldeki davayı açmıştır....
Yaş tashihi kararı hükmün bir parçası olduğu için, hükmün tabi olduğu kanun yoluna tabi olması gerekmektedir. Dolayısıyla açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen hükümde yer alan yaş tashihi kararına karşı da ancak itiraz kanun yoluna başvurulabilecektir. Zira açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş olması nedeniyle henüz hukuken varlık kazanmamış bulunan hükmün temyiz merciince denetlenebilme imkanı bulunmayan bir aşamada, hükmün bir parçasını oluşturan yaş tashihinin temyizen incelenebileceğini kabul etmek, bir bütün olan hükmün bir bölümünün itiraz, bir bölümünün ise temyiz kanun yoluna tabi olacağı gibi çelişkili bir halin ortaya çıkması sonucunu doğuracaktır. Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 11.07.2014 gün ve 2014/6-66 E., 2014/365 K. sayılı kararı da yukarıda açıkladığımız görüş doğrultusundadır....
Bunun için de kaydının düzeltilmesi istenilen kişinin öncelikle nüfusta kayıtlı olması gereklidir. Ancak, bazı durumlarda nüfusta kayıtlı olmayan kişilerin de kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istenmektedir. Böyle durumlarda nasıl bir yol izlenmesi gerektiği Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Kararlarında belirtilmektedir. “… Kaydı düzeltilecek kişinin nüfusta kayıtlı olmaması durumunda, tapu kaydındaki kimlik bilgilerinin düzeltilmesi olanağının bulunup bulunmadığı sorununun çözümlenmesi gerekmektedir....