dosya ve eldeki dilekçe ekinde mevcut bulunan ilgili raporun sonuç kısmında “T4'e ait DNA profili ile anne T3 ve baba olduğu iddia edilen T1 adlı şahıslara ait DNA profillerinin karşılaştırmasının yapıldığını, elde edilen sonuçlar itibarıyla baba olduğu iddia edilen T1'in T4 için biyolojik babalığı reddedildi.” tespitine yer verilerek T4 ile davacı müvekkil T1 arasındaki nüfus kaydının gerçeğe uygun olmadığının ortaya konduğunu, müvekkilin, biyolojik babası olmadığı sabit hale gelmiş bulunan ancak halihazırda nüfusuna kayıtlı bulunan T4 ile arasındaki nüfus kaydının düzeltilmesini çocuğun mahkemedeki hak ve menfaatlerini korumak üzere bir temsil kayyımı atanmasına, talep edildiği üzere T4'in babasının müvekkil olduğu yönündeki nüfus kaydının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Somut olayda; mirasçılık belgesine ilişkin yabancı mahkeme kararının tanıma ve tenfizi istendiğine göre ve bu konunun da aile hukukunu ilgilendirmediği anlaşılmakla, görevli mahkeme asliye hukuk mahkemesidir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; H.Y.U.Y.’nın 25. ve 26. maddeleri gereğince ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 12/05/2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Maddesi B bendi uyarınca Cumhurbaşkanının 05.01.2021 tarihli ve 3393 sayılı kararı ile Türk Vatandaşlığı kazandığını, Türk Vatandaşlığına geçtikten sonra isim ve soy isminin değiştiğini, davacıların İran ve BAE gidiş gelişlerinde sınır kapılarında ve hava alanlarında İran ve Türk pasaportlarındaki isim ve soy isimlerindeki değişikliklerden ötürü devlet görevlilerinin sorgulayan sorularına maruz kaldıklarını, mağdur olduklarını, bu nedenle müvekkillerin nüfus kaydında geçerli olan T3 olarak görülen isim ve soy ismin, “Seyed Hesam Mırhejazı” olarak değiştirilmesini, “ T2 olarak görülen “ Sadaf Denghan Darehshırı” şeklinde değiştirilmesini, aynı zamanda ebeveynleri oldukları nüfus kayıtlarında “ T1 “ isim ve soy ismin, “ Seyed Arman Mır Hejazı” olarak iran pasaportlarıyla uyumlu olacak şekilde değiştirilmesine, isim değişikliği talepleri saklı kalmak kaydıyla, soyadı birliği olması açısından mahkeme aksi kanaatte ise eş ve çocukların soyadının "Mırhejazı" olarak değiştirilmesine karar...
Yabancı mahkeme kararının tanınmasına ve tenfizine ilişkin davalarda, yabancı mahkeme ilamının o ülke makamlarınca usulen onanmış aslı veya ilamı veren yargı organı tarafından onanmış örneği ve onanmış tercümesinin dilekçeye eklenmesi zorunludur (5718 s.MÖHUK m.53/1). 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanunun, yabancı mahkeme kararlarının tanınmasında da aranan "Tenfiz Şartları" başlıklı 54. maddesinde ise a) Türkiye Cumhuriyeti ile ilâmın verildiği devlet arasında karşılıklılık esasına dayanan bir anlaşma yahut o devlette Türk mahkemelerinden verilmiş ilâmların tenfizini mümkün kılan bir kanun hükmünün veya fiilî uygulamanın bulunması. b) İlâmın, Türk mahkemelerinin münhasır yetkisine girmeyen bir konuda verilmiş olması veya davalının itiraz etmesi şartıyla ilâmın, dava konusu veya taraflarla gerçek bir ilişkisi bulunmadığı hâlde kendisine yetki tanıyan bir devlet mahkemesince verilmiş olmaması. c) Hükmün kamu düzenine açıkça aykırı bulunmaması. ç) O yer kanunları...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tanıma ve Tenfiz Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava yabancı mahkeme ilamının tanınması ve tenfizine ilişkindir. Mahkemece nüfus kayıtlarında davacının davalı ... ile evlenme kaydının bulunmaması nedeniyle dava açmakta hukuki yararının bulunmadığı gerekçesiyle dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmiş ise de; dosya arasında bulunan nüfus kayıtlarına göre ... vatandaşı olan davalının 17.09.2002 tarihinde ... uyruklu davacı ile evlilik kaydının bulunduğu anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu durum karşısında, varsa tarafların gösterdikleri deliller toplanarak davanın esasının incelenmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın usulden reddine karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi 30/06/2021 tarih ve 2021/315 Esas sayılı Ek Kararı ile; ".... dosyanın tetkikinde; aleyhine ihtiyati haciz verilen davalı tarafından ihtiyati haczin dayandığı sebeplere yönelik yapılan itirazda; yabancı mahkeme kararlarının tanıma ve tenfiz işlemi yapılmadan icra edilemeyeceği ileri sürülmüş ise de, davacı tarafça tanıma ve tenfizi talep edilen yabancı hakem kararının apostilli aslının dosyamıza sunulduğu, söz konusu kararın kesinleşmiş olduğu, her ne kadar yabancı hakem kararlarının tanıma ve tenfizi yapılmadan Türkiye'de icrası mümkün değil ise de, ihtiyati haciz kararının bir icra işlemi olmadığı, yine ihtiyati haczi tamamlayan işlerin yerine getirilip getirilmemesi gibi hususların da ihtiyati haciz kararı verilmesine engel oluşturmadığı, ihtiyati haciz kararının geçici bir hukuki koruma olduğu, verildiği ülke kanunlarına göre kesinleşmiş durumda bulunan hakem kararı ile alacağın muaccel hale gelmiş olduğu ve davacının davalıdan...
düzeltilmesini, baba ile soybağının resmi kayıtlar üzerinde gösterilerek sağlanmasını, nüfus kütüklerine tescilini talep etmiştir....
GEREKÇE: HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; İlk derece mahkemesince, dava, yabancı mahkeme ilamının tanınması olarak nitelendirilerek, yabancı mahkeme ilamının mahkemece verilmediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. 1- Davacı dava dilekçesinde, tarafların yabancı mahkemede boşandıklarını belirterek, yabancı mahkeme ilamını dosyaya ibraz etmiş, ancak dava dilekçesinde müvekkilinin tarafların Türkiye'deki nüfus kaydına da boşanma şerhinin işlenmesini istediğini belirtmekle birlikte dilekçenin konu ve sonuç kısmında tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep etmiştir. Maddi olayları ileri sürmek taraflara, hukuki nitelendirme hakime ait ise de; HMK.nun 31.maddesinde hakimin davayı aydınlatma görevi de bulunmaktadır....
Köyü Cilt-...., H-.....’da nüfusa kayıtlı .....’ın vukuatlı nüfus aile kayıt tablosunun Nüfus Müdürlüğünden getirtilerek dosya içerisine konulması, 5- Davalı-birleşen dosyada davacı ... ve arkadaşlarının miras bırakanı .... oğlu .......’nin (kayıtlı ise üst soyu ile birlikte) tüm mirasçılarını gösteren nüfus kayıtlarının ilgili Nüfus Müdürlüğünden getirtilerek dosya içerisine konulması, dosyanın bizzat mahkeme hâkimi tarafından titizlikle incelenerek dava ekonomisine aykırı düşecek şekilde yeniden yazışma ve yargılama giderlerine meydan verilmeksizin eksikliklerin tümü ile yerine getirilmesi, ondan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın yerel mahkemesine İADESİNE, 16.01.2013 gününde oybirliği ile karar verildi....
Hukuk Dairesi KARAR Dava, davacı banka ile çalışan arasında Almanya'da görülen davalara ilişkin yabancı mahkeme kararlarının tenkisine ilişkin olup, kararın temyizen incelenmesi görevi Yargıtay 11.Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Dosyanın temyiz incelemesi yapmakla görevli Yargıtay Yüksek 11.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 9.3.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....