ın nüfus kayıtlarındaki "..." olan anne adının "..." olarak düzeltilmesi istenmiş; Mahkemece, davanın kabulü ile müteveffa ...'ın anne adının "..." olarak düzeltilmesine ve nüfusa düzeltilmiş şekli ile kayıt ve tesciline karar verilmiştir. Davanın kabulüne dair verilen karar davalı ... vekili tarafından istinaf edilmiş, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi üzerine hüküm, davalı ... vekilince temyiz edilmiştir. Dava, biyolojik anne olduğunu iddia eden tarafından açılan müteveffanın nüfus kayıtlarındaki anne adının düzeltilmesi istemine ilişkindir. 1....
tarihinin sadece yıl olarak yazıldığını nüfus kayıtlarında ölüm tarihi kapalı görünmekte kapalı olan ölüm kaydı sebebi ile de davanın açılmış bulunduğunu, bu nedenle yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep ederek istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı Nüfus Müdürlüğü temsilcisi tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Dava dilekçesinde, velayetleri altındaki ....adının "...olarak düzeltilmesi istenilmiş, mahkemece, davanın kabulüne karar verilmesi üzerine; hüküm davalı Nüfus Müdürlüğü temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2022/13 ESAS 2022/129 KARAR DAVA KONUSU : Nüfus (Yaş Düzeltilmesi İstemli) KARAR : İzmir 20....
Nüfus Müdürlüğü Dava dilekçesinde, davacıların murisi ...'nun nüfus kütüğünde 06.10.2006 olarak kayıtlı ölüm tarihinin 29.09.2006 olarak düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi ile usule ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 09.05.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi. ......
nın maliki olduğu 1529 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında doğum tarihinin “1937” yazıldığını ileri sürerek doğum tarihinin nüfus kayıtlarındaki gibi “1927” olarak düzeltilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Davanın reddine ilişkin olarak verilen karar 14. Hukuk Dairesince, ''..Mülkiyet hakkının tescili başlıklı Tapu Sicil Tüzüğünün 25. Maddesi uyarınca kütükte bulunması zorunlu bilgiler arasında yer almayan doğum tarihinin düzeltilmesi mümkün değil ise de idari yoldan tapu kayıtlarında intikal yaptırılamadığından zorunlu olarak açılan bu gibi durumlarda tapu malikinin davacının murisi ile aynı kişi olduğunun ispatlanması halinde “çoğun içerisinde az da vardır” kuralı gereğince bu yönde bir “tespit kararı” verilmelidir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu 36. maddesi kapsamında nüfus kaydındaki doğum tarihinin düzeltilmesi istemine ilişkindir. İstinaf incelemesi HMK'nın 355. maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı, kamu düzeni yönünden resen yapılmıştır. Davacı tarafça, nüfustaki doğum tarihi olan 01/12/1964 tarihinin gerçeği yansıtmadığı, gerçek doğum yılının 01/02/1964 olduğu iddiası ile doğum tarihinin 01/02/1964 olarak düzeltilmesine yönelik işbu dava açılmış, ilk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda davanın reddine dair verilen kararın davacı tarafça istinaf yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır. 04.06.1958 tarihli ve 15/6 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararı gereğince, maddi olayları açıklamak taraflara ve ileri sürülen olayları hukuken nitelemek ve uygulanacak Kanun hükümlerini tesbit etmek ve uygulamak görevi hakime aittir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu 36. maddesi kapsamında nüfus kaydındaki doğum tarihinin düzeltilmesi istemine ilişkindir. İstinaf incelemesi HMK'nın 355. maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı, kamu düzeni yönünden resen yapılmıştır. Davacı tarafça, nüfustaki doğum tarihi olan 01/12/1964 tarihinin gerçeği yansıtmadığı, gerçek doğum yılının 01/02/1964 olduğu iddiası ile doğum tarihinin 01/02/1964 olarak düzeltilmesine yönelik işbu dava açılmış, ilk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda davanın reddine dair verilen kararın davacı tarafça istinaf yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır. 04.06.1958 tarihli ve 15/6 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararı gereğince, maddi olayları açıklamak taraflara ve ileri sürülen olayları hukuken nitelemek ve uygulanacak Kanun hükümlerini tesbit etmek ve uygulamak görevi hakime aittir....
Yaş düzeltilmesi ile ilgili yasal düzenlemelere gelince; 29.4.2006 tarihinde yürürlüğe giren ve 1587 sayılı Nüfus Kanunu'nu yürürlükten kaldıran 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 10.maddesi “(1) Kurumlarda kişiyle ilgili olarak yapılan işlemlerde nüfus kayıtları esas alınır. Kayıtlar arasında farklılık olması halinde nüfus kayıtlarında değişiklik yapılmaz, usulüne göre diğer kayıtlar düzeltilir.”, aynı Yasanın 35.maddesi ise; “… (1) Kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiçbir kaydı düzeltilemez ve kayıtların anlamını ve taşıdığı bilgileri değiştirecek şerhler konulamaz. Ancak olayların aile kütüklerine tescili esnasında yapılan maddî hatalar nüfus müdürlüğünce dayanak belgesine uygun olarak düzeltilir…” şeklindedir. Diğer taraftan 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 30. maddesi “Doğum ve ölüm, nüfus sicilindeki kayıtlarla ispat olunur....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda; ölümünün ve ölüm tarihinin tespiti istenilen TC kimlik numaralı Fatma Ergüven'e ait nüfus kayıtlarının incelenmesinde ilgilinin yerleşim yeri adresinin "İmambakır(merkez) mah. Aslanlı-Küme evleri no:59 iç kapı no:- Harran/Şanlıurfa" olduğunu, Nüfus Hizmetleri Kanunun 36/1- a bendi uyarınca davaya bakma yetkisinin kaydı düzeltilmesi istenilenin yerleşim yeri olan Harran Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu, mahkemenin ise kanunun emredici hükmü gereği yetkisiz olduğunun anlaşıldığını gerekçe olarak belirtip mahkemenin yetkisizliğine yönelik karar verilmiştir....