Dava, kesinleşen mahkeme hükmü ile 04.12.1946 olarak belirlenen doğum tarihin esas alınarak yaşlılık aylığı bağlanması istemine ilişkindir. Davacı sigortalının 04.12.1949 doğumlu olarak nüfusa kayıtlı bulunduğu ve bu kaydın kesinleşmiş mahkeme kararı ile 04.12.1946 doğumlu olarak düzeltildiği uyuşmazlık konusu değildir. Davanın yasal dayanağı 506 Sayılı Yasanın 120.maddesinin 2.fıkrası olup, uyuşmazlık; ilk kez sigortalı bir işe girdikten sonra mahkemece düzeltilen doğum tarihinin Sosyal Sigortalar Kurumunca yaşlılık aylığı bağlanmasında nazara alınıp alınmayacağı noktasındadır. Davacı, Sosyal Sigortalar Kurumuna ilk kez 23.08.1965 tarihinde tescil edilmiş olup, doğum tarihi 04.12.1949'dur....
Mahkemece istemin kabulü ile avacının 91347889 sicil nosundaki kayıtlarda "1956" olarak yazılan doğum tarihinin "1961" olarak düzeltilmesi ile kurum sataşmasının men'ine ilişkin hüküm kurulmuş ise de, varılan bu sonuç HUMK'nun 388.-389.maddelerine aykırı olmuştur. Gerçekten davacının talebi hatalı olan doğum tarihin nüfus kayıtlarına uygun olarak düzeltilmesinin yanı sıra yaşlılık aylığı bağlanmasını içerdiği, mahkemece kayıtlar ile ilgili hüküm kurulduğu halde, yaşlılık aylığı yönünden olumlu olumsuz bir karar verilmediği ortadadır. Davacının 29.9.2006 tarihinde Kurumdan yaşlılık aylığı talebinde bulunduğu ve asıl amacın aylık bağlanması olduğu dosya içeriğinden anlaşılmaktadır. Verilecek kararın davalı Kurumunda hak alanını ilgilendirdiği gerçeği karşısında, mahkemece davacının yaşlılık aylığı talebi yönünden inceleme yapılmaksızın ve bu talep konusunda olumlu veya olumsuz bir karar verilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulmasu usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı,Kurum kayıtlarında babasının doğum tarihin Rumi 1340 ve nüfus kayıtlarında 1.7.1925 olarak yazıldığının iki kaydın da babasına ait olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 23.6.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İlk derece mahkemesince; 25 yaş üstündekilerin kemik yaşının tam olarak tespitinin mümkün olmadığından ve ilkokul kayıtları ile davacının talep ettiği doğum yılı çelişki arz ettiğinden bahisle davanın reddine karar verilmiştir. Hükme karşı davacı vekili tarafından yargılama aşamasında ileri sürülen ve istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Dava, nüfus kaydındaki doğum tarihinin düzeltilmesi talebine ilişkindir. Dosya kapsamına celbedilen belgelerden davacının 08/06/1965 tarihinde, 09/02/1955 doğumlu olarak nüfusa kaydedildiği anlaşılmıştır. Doğum tarihinin düzeltilmesine ilişkin davalar, diğer kayıt düzeltme davaları gibi kamu düzeni ile yakından ilgili bulunduğundan, hakim taleple bağlı kalmayarak kendiliğinden de yapacağı araştırma ile elde edeceği bulgulara göre ve öteki kayıtlarla çelişki meydana getirmeyecek şekilde karar vermek durumundadır. Nitekim Y. 8....
raporla da gerçeğin ortaya çıkacağını, dava dilekçesinde ayrıntısı olduğu gerekçelerlerle geçen nüfus kaydı yanlışlığının, hiçbir geliri olmayan davalının başta yaşlılık aylığı almasına engel oluşturmak gibi bazı resmi ve özel işlerde sorun yarattığını belirterek davacının doğum tarihinin düzeltilmesi karar verilmesini talep etmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesine dayalı nüfus kayıtlarının düzeltilmesi (Doğum tarihinin düzeltilmesi) istemine ilişkindir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava; nüfus kaydında düzeltim yapılması istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, kararın kaldırılması istemiyle davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Davacı, dava dilekçesi ile nüfus kayıtlarında 01/10/1964 olan doğum tarihinin, 01/09/1954 olarak düzeltilmesini talep ve dava etmiştir. Düzeltilen doğum tarihi ile daha önce kütüğe geçirilmiş ana ve baba bir kardeşlerden birinin doğum tarihi arasında yüzseksen günden daha az bir zaman olamayacağı uygulamada kabul edilmektedir. Hâl böyle olunca davacının doğum tarihinin talep gibi düzeltilmesine kayden engel bulunmadığı halde davacının yaşının büyütülmesi durumunda diğer kardeşlerin yaşları ile çelişki oluşturacağına dair tespitin doğru olmadığı anlaşılmaktadır....
, her ne kadar dava ve karar tarihi sigortalılık başlangıç tarihinden önce olsa da, nüfus müdürlüğünce kararın kesinleşme tarihi olan 22.05.1988 tarihinden sonra davacı sigortalı olarak çalışmaya başladıktan sonra söz konusu kayıt değişikliğinin nüfus kayıtlarına işlendiği, sigortalılık başlangıç tarihinde davacının nüfus kaydındaki doğum tarihinin 12.02.1974 tarihi olduğu ve davalı Kurum tarafından bu kayda göre işlem yapıldığı anlaşılmakla, davanın reddine dair karar verilmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesi nezdinde yaş tashihi davası açtığını, davanın neticesinde müvekkilin doğum tarihinin 01.05.1987 olarak tashih edildiğini, mahkemenin tashih kararı vermesinden sonra, müvekkil, babasına tepki olarak, rızası hilafına dava açtığından askerlik yükümlülüğünü özellikle geciktirerek uzun süre bakaya kaldığını, müvekkilin babasının hatası sonucu nüfus kayıtlarında yanlışlık ortaya çıkmış olduğunu, bu sebeple müvekkilinin hukuki muamelelerde sorunlar yaşadığını, ileride de telafisi mümkün olmayan zararların doğması ihtimali olduğunu, gerçek doğum tarihinin nüfus cüzdanına işlenmesini davanın kabulüne karar verilmesini doğum tarihinin 01.05.1988 olarak düzeltilmesi talep ve dava etmiştir. SAVUNMA: Davalı tarafa usulüne uygun olarak tebligat yapılmıştır. İLK DERECE MAHKEMESİNDE İLERİ SÜRÜLEN DELİLLER: Nüfus kaydı, tanık beyanı....
DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının nüfus kütüğünde yer alan doğum yeri hanesindeki XINJIANG/ÇİN kelimelerinin silinmesini yerine TURFAN yazılmasını talep ve dava etmiştir. II. CEVAP Davalı dosyaya cevap dilekçesi sunmamıştır. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, davacının Anayasal yaşam hakkının korunması gerektiği gerekçesi ile davanın kabulü ile davacının ''XINJIANG/ÇİN'' olan doğum yerinin ''Turfan'' olarak değiştirilmesi suretiyle yeni doğum yerinin bu şekilde nüfusa kayıt ve tesciline karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... İlçe Nüfus Müdürlüğü istinaf başvurusunda bulunmuştur. B....