Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

kabulü ile davacının nüfus kayıtlarında, doğum tarihinin 27 Ocak 1983 olarak ve doğum yerinin de İzmir olarak düzeltilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

kabulü ile davacının nüfus kayıtlarında, doğum tarihinin 27 Ocak 1983 olarak ve doğum yerinin de İzmir olarak düzeltilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

D)İSTİNAF NEDENLERİ Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin 03.08.2013 tarihinde Muğla Yatağan Devlet Hastanesi’nde doğduğunu, doğum tarihinin hastanede 03.08.2013 tarihinde düzenlemiş olduğu doğum belgesi ile sabit olup dilekçemiz ekinde mahkemeye sunulmuş akabinde yerel mahkeme de bu hussuta hastaneye müzekkere yazarak tarafımızca belirtilen doğum tarihi ispatlandığını, T2 ın o dönemde T1 ile resmi nikâhı olmadığından küçük çocuk resmi nikâh yapıldıktan sonra nüfusa kaydı yapıldığını, müvekkilinin nüfusa 01.01.2015 tarihinde babası T1 tarafından yazdırıldığını, ilgili Muğla T4 müvekkilinin 03.08.2013 olan doğum tarihini 01.01.2015 olarak nüfus kaydına yazdığı nüfus kayıtlarında açıkça gözüktüğünü, böyle bir doğum tarihinin kayıtlara geçmesinin tek sebebi çocuğun doğduğu tarihte anne ve babası arasında resmi nikâhın olmamasından kaynaklanmaktadır. zira Asyanur un hastane kayıtlarından da anlaşılacağı üzere doğum tarihinin 03.08.2013 tarihi olması gerekirken nüfus...

Maddesi gereği sigorta başlangıcındaki doğum tarihi olan 15/03/1972 tarihin emeklilik işlemlerinde esas olarak alındığını belirterek davanın reddini savunmuştur. İlk derece mahkemesi kararında özetle; "Davanın reddine..." karar verdiği görülmüştür. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, hatalı karar verildiğini, Kurum işlemlerinin mevzuata aykırı olduğunu beyan ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını ve taleplerin kabulünü istemiştir. HMK'nın 355.maddesi uyarınca, kamu düzenini ilgilendiren ve re'sen istinaf nedeni yapılmasını gerektirecek bir hata bulunmadığından, ileri sürülen istinaf nedenleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda; Uyuşmazlık, yaşlılık aylığı bağlanmasında, sigortalının ilk kez çalışmaya başladığı tarihte nüfus kütüğünde kayıtlı bulunan doğum tarihinin mi, yoksa çalışmanın başlamasından sonra mahkeme kararı ile düzeltilen tarihin mi esas alınacağı noktasında toplanmaktadır....

Nüfus sicilinde bir kayıt yoksa veya bulunan kaydın doğru olmadığı anlaşılırsa, gerçek durum her türlü kanıtla ispat edilebilir.” ” hükümlerini içermektedir. Tüm bu yasal düzenlemeler ışığında eldeki davaya sunulan Kadıköy Asliye 6.Hukuk Mahkemesinin 27.1.2003 tarih ve 1927-53 sayılı ilamı incelendiğinde; davacı Cemile Ünlütürk’ün 18.11.2002 tarihli dava dilekçesi ile , 1956 yılında Gerze’de çıkan yangında Nüfus Müdürlüğündeki evrakların yandığı,daha sonra nüfus kayıtlarının yeniden yapılandırılmasında doğum tarihinin hatalı olarak 1955 olarak yazıldığı,oysa gerçek doğum tarihinin 28.6.1954 olduğu iddiasını ileri sürerek dava açtığı ve sonuçta 1955 olarak yazılı bulunan doğum tarihinin iptal edildiği gerçek doğum tarihinin(28.6.1954) yazılmasını istediği ve mahkemece de davanın kabulüne karar verildiği, kararın temyiz edilmeksizin 21.2.2003 tarihinde kesinleştiği görülmüştür....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, kurum kayıtlarında yanlış yazılan baba adının ve doğum tarihin nüfus kayıtlarına göre düzeltilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 17.04.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : None DAVA KONUSU : Nüfusta Doğum Tarihinin Düzeltilmesi KARAR : İzmir 16. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 04/02/2022 tarih 2021/306 Esas 2022/54 Karar nolu kararına karşı, davacı tarafından İstinaf yoluna başvurulmuş ve dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiş olup dosya heyetçe incelendi; A)DAVACININ İSTEMİNİN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; nüfus kaydında yaşının 01/03/1983 olarak kayıt ve tescil edildiğini ama kendisinin 1981 yılında Afyonkarahisar Sincanlı Elvanpaşa köyünde evde dünyaya geldiğini, o zamanın hayat şatları ve iklim nedeniyle babasının nüfusa geç kaydettirdiğini, gerçek yaşının 1981 olduğunu belirterek nüfus kaydındaki doğum tarihinin ay ve gün baki kalmak kaydıyla 01/03/1981 olarak kayıt ve tesciline karar verilmesini talep etmiştir....

      yaş düzeltilmesi yapılmış ise, 18 yaşın doldurulduğu tarihdeki doğum tarihlerinin, dul ve yetimler hakkındaki hükümlerin uygulanmasında da, dul ve yetim aylıklarına veya toptan ödemeye hak kazanıldığı tarihlerde, bunların kayıtlı bulundukları nüfus idarelerindeki doğum tarihlerinin esas tutulacağı, ikinci fıkrasında; nüfus hüviyet cüzdanlarındaki doğum tarihleri ile nüfus kayıtlarındaki doğum tarihleri arasında fark varsa, nüfus kayıtlarındaki tarihin, birden fazla nüfus kaydı bulunanların bu kayıtları arasında fark varsa, tarihi eski olan kaydın; sonraki kaydın idare veya kaza mercilerinden verilmiş bir karar ile yapılmış veya düzeltilmiş olması halinde ise, kararların nüfus kayıtlarına henüz geçirilmemiş olsa bile iştirakçiler için bu kararın 18 yaşının doldurulmasından evvel alınmış olmak şartıyla bu kaydın esas olacağı kuralına yer verilmiştir....

        Asliye Hukuk Mahkemesi' nin 29/11/2018 tarih 2017/419 Esas 2018/646 Karar sayılı ilamına karşı, davacı tarafından istinaf yoluna başvurulmuş ve dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiş olup dosya heyetçe incelendi; A)DAVACININ İSTEMİNİN ÖZETİ: Davacı dava dilekçesinde özetle, nüfusta doğum tarihi 30/10/1954 olarak yazılmış ise de, gerçek doğum tarihinin 15/05/1950 olduğunu, evde doğduğunu, doğumuna ilişkin herhangi bir hastane veya doğum kaydı olmadığını, Çileme köyünde 1958 yılında ilk defa ilkokul açıldığını, bu yıl okula başladığını, 6 yıl okula gittikten sonra 18/05/1964 yılında ilkokuldan mezun olduğunu, yine nüfus kayıtlarında ikizi olarak gözüken kız kardeşi Elif'le doğumu ikiz olmayıp Elif'ten 4 yaştan fazla büyük olduğunu, bu hususta tanıkları olduğunu beyanla nüfus kaydındaki 30/10/1954 olan doğum tarihinin 15/05/1950 olarak düzeltilmesine, karar verilmesini talep etmiştir....

        İş bu davada uyuşmazlık; yaşlılık aylığı bağlanmasında sigortalının ilk defa çalışmaya başladığı tarihte nüfus kütüğünde kayıtlı bulunan doğum tarihinin mi yoksa çalışmanın başlamasından sonra mahkeme kararı ile düzeltilen tarihin mi esas alınacağı ve bu bağlamda düzeltilen doğum tarihinin ilk defa çalışmaya başlandığı tarihte nüfus kütüğünde kayıtlı olan doğum tarihi yerine ikame edilip edilemeyeceği noktasında toplanmaktadır. Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasanın 120/2 maddesinde “yaşlılık, ölüm ve maluliyet sigortalarına ilişkin yaş ile ilgili hükümlerin uygulanmasında; sigortalının ilk defa sigortalı olarak çalışmaya başladığı tarihte nüfus kütüğünde kayıtlı bulunan doğum tarihinin esas alınacağı” hükme bağlanmıştır. Hiçbir yoruma yer vermeyecek şekilde yapılan bu düzenleme karşısında sigortaya ilk tescil tarihinden sonra yapılan yaş düzeltilmesinin yaşlılık aylığı bağlanmasında nazara alınamayacağı açıktır....

          UYAP Entegrasyonu