Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

in dosyada bulunan nüfus kaydına göre 2.5.1991'de öldüğü anlaşılmaktadır. Baba ...'in ölüm tarihini gösterir nüfus kaydının ve ölüm tutanağının nüfus müdürlüğünden getirtilerek dosyaya konulmasından sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 13.11.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Mahkemece davanın kabulüne 1/12/1969 doğumlu Hüseyin Yıldız'ın ölüm kaydının nüfus kütüğüne işlenmesine, davacının nüfus kaydının yapılarak doğum tarihinin 1/12/1973 olarak tesciline karar verilmiş olup, hüküm temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir. Doğum ve ölüm olaylarının nüfus kütüğüne geçirilmesi nüfus idaresine verilmiş idari bir görev olduğu ve davacının bugüne kadar nüfusa kaydedilmediği, kendisinden önce doğup ölmüş olan kardeşinin nüfus kaydını kullandığı anlaşılmakla; Hukuk Usulü Muhakemeleri Yasasının 7/1 maddesi gereğince görev yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken, davanın esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı bulunmuştur. Bu itibarla yukarıda açıklanan nedenlerle Cumhuriyet Başsavcılığının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün HUMK.'...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ölüm Tarihinin Düzeltilmesi Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı ... mirasçısı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacılar vekili dava dilekçesinde; davacıların anneannesi ...'ün 17/07/1978 yılında, davacı ...'ün babası ...'ün ise 01/03/1977 yılında vefat etmiş olmalarına rağmen, yanlış olarak ...'ün ölüm kaydının 01/03/1977, davalının babası ...'ün ölüm kaydının 17/07/1978 olarak kayıtlara işlendiğini belirterek davacıların anneanneleri olan ...'ün ölüm kaydının ay ve günü baki kalmak kaydıyla 17/07/1978 olarak düzeltilmesini istemiştir. Mahkemece; tanık beyanları ve yapılan kolluk araştırmasında ...'nin eşi ...'...

        ın tüm mirasçılarını gösterir biçimde vukuatlı nüfus kaydının getirtilerek dosya arasına konulmasından, Sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 07.12.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          deki nüfus kaydında ölüm tarihinin 11.12.1988 olmasına karşın, annesinin bu kaydının geldisi olan birinci evliliğine ait Osmaniye İli Merkez İlçesi Kırıklı Köyü Cilt:50 Hane:12'deki nüfus kaydında ise ölüm tarihinin 10.12.1942 olarak yazılı bulunduğu, annesinin gerçek ölüm tarihinin 11.12.1988 olduğu ileri sürülerek 10.12.1942 olan ölüm tarihinin 11.12.1988 olarak düzeltilmesi istenmiş, mahkemece davanın istem gibi kabulüne karar verilmiştir. Dosyanın incelenmesinde nüfus aile kayıtlarından, ölüm tarihinin düzeltilmesi istenilen ... 'ın ... ile evliliğinden davacıdan başka ..., ... ve ... adlarında çocukları olduğu yine ... 'ın birinci evliliğini yaptığı ...'dan ..., ..., ... ve ... adlarında çocuklarının bulunduğu anlaşılmaktadır. Ölüm tarihinin düzeltilmesi mirasçıların hukukunu da ilgilendireceğinden ... 'ın, davacı dışında kalan diğer mirasçılarının da davaya dahil edilmesi gerekirken taraf teşkili sağlanmadan işin esası hakkında hüküm kurulması doğru görülmemiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili dava dilekçesinde, davacının dedesi ... oğlu 1881 Keşan doğumlu Rıza'nın nüfus kütüğünde kaydının olmadığını bildirerek nüfus kütüğüne kaydının yapılmasına karar verilmesini istemiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm Nüfus Müdürlüğü tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davada, davacıların babası ... oğlu 1881 Keşan doğumlu...ın nüfus kütüğüne kaydının yapılması istenmiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Doğum ve ölüm olaylarının nüfus kütüğüne işlenmesinin nüfus idaresine verilmiş idari bir görev olduğu gözetilerek HUMK.nun 7/1. maddesi gereğince görev yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken davanın esasına girilip yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....

              Doğum ve ölüm olaylarının nüfus kütüğüne işlenmesi, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 15, 31 ve 33. maddelerine göre nüfus idaresine verilmiş idari bir görev olup, nüfusa kayıt edilmeden kendisinden önce doğup ölen kardeşine ait nüfus kaydını kullanan kişinin nüfusa tescili dolayısıyla saklı nüfustan sicile yazılması da idari bir işlem niteliğindedir. Nüfus Hizmetleri Kanununun Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğin 35/1. maddesinde, saklı nüfus olduklarını iddia edenlerin aile kütüklerine tescil için müracaat makamının illerde valilikler, ilçelerde kaymakamlıklar olduğu hükme bağlandığından; doğum ve ölüm olaylarının nüfus kütüğüne geçirilmesinin nüfus idaresine verilmiş idari bir görev olduğu gözetilerek, davanın görev yönünden reddine karar verilmesi yerine kabulü doğru görülmemiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, ölüm tarihinin düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davalı kurum tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı ... davanamesinde, ... İli, ... İlçesi, ... Mahallesi, cilt no:..., hane no:..., bsn:...'de kayıtlı ... TC kimlik numaralı ...'in nüfusa tescil tarihinin 07.09.1956 olduğu, ancak ölüm tarihinin nüfus kaydına 00.00.1954 olarak kaydedildiği, yapılan araştırmalar neticesinde ...'in 1956 yılında öldüğünün tespit edildiği, bu itibarla nüfus kütüklerine ölüm şerhinin sehven 1954 olarak düşüldüğü, müteveffa ...'in nüfus kaydının tashihine karar verilmesini kamu adına talep edilmiştir. Mahkemece ölüm tarihinin tam olarak tespit edilemediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Dava ...'...

                  Esasen, soybağına ilişkin uyuşmazlıklarda, kişisel durum ile ilgili nüfus kaydında yer alan bilgi "doğru" olarak doğmuş ve kütüğe tescil edilmiştir. Bu doğru kayıt, daha sonra açılan bir dava, soybağının reddi veya sonradan evlenme yoluyla soybağına itiraz veya tanımaya itiraz veya tanımanın iptali yahut da Af Kanunları ile yapılan nesep düzeltmeye itiraz ile teknik olarak bir yanlışlığa dönüştürülmektedir. Nüfus kaydının düzeltilmesi davasında ise, resmî sicilin belgelediği olgunun doğru olmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi sözkonusudur....

                    ın nüfus kayıtlarının düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Mardin Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 07.06.2010 gün 2010/121 sayılı davanamesi ile mevcut nüfus kayıtlarına göre davalı ...'ın dayısı ... ile evli göründüğü, bu kaydın gerçeği yansıtmadığı, bu nedenle ... ve annesi ...'ın nüfus kayıtlarının düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü ile davalı ...'ın ... ve ... kızı olarak kayıtlı bulunduğu kaydının iptali ile ... ve ... kızı olduğunun tespitine karar verilerek baba adının ..., anne adının ... olarak düzeltilmesine karar verilmiştir. Dava nüfus kaydının düzeltilmesi istemine ilişkin olup, soybağını ilgilendirmektedir. Davanın istem gibi düzeltilmesi durumunda hukuku etkilenecek olanların davada taraf olmaları gerekmektedir....

                      UYAP Entegrasyonu