İlk Derece Mahkemesince; dava ve karşı davaya konu taşınmazların fiili olarak taksim edilmiş olmaları sebebi ile eldeki uyuşmazlığın el atmanın önlenmesi ve ecrimisil davası ile değil, taksim veya ortaklığın giderilmesi davası ile çözümlenebileceği gerekçesi ile davanın ve karşılık davanın ayrı ayrı reddine karar verilmiştir. Hükme karşı davacı/karşı davalılar vekili ile dahili davalı/karşı davacı vekili tarafından; yargılama aşamasında ileri sürülen ve istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle ayrı ayrı kanun yoluna başvurulmuştur. Asıl dava ve karşılık dava; müşterek mülkiyete konu olan taşınmazlara vaki el atmanın önlenmesi ve ecrimisil istemlerine ilişkindir....
Başka bir anlatımla fiziki bölünme değil, fikri bölünmenin söz konusu olduğu, dolayısıyla her paydaşın müşterek eşyanın her parçasında hakkının bulunduğu, ayrıca müşterek eşya ile ilgili bölünebilen yetkiler üzerinde her hissedarın payı oranında bağımsız hakkının bulunduğu, fakat bölünemeyen yetkilerde herkesin hakkının eşyanın tamamını kapsadığı açıktır. Belirtilen nedenle, paylı mülkiyete konu bir taşınmazda maliklerden her birinin, müşterek mülkiyete konu taşınmaza el atılması halinde bu el atmanın önlenmesini tek başına istemesi mümkün ise de; Hukuk Genel Kurulunun 13.6.1984 gün ve 1982/14-358 Esas 1984/710 Karar sayılı kararı doğrultusunda el atmanın yanı sıra kal isteminin de söz konusu olduğu hallerde tüm müşterek maliklerin birlikte dava açmaları gereklidir. Davanın açıldığı tarihte dava konusu 12 parsel sayılı taşınmazda davacıların murisi yanında başka paydaşlar da bulunmaktadır....
Bu düzenlemeler karşısında, taşınmazda paylı (müşterek)veya elbirliği (iştirak) halinde malik olan paydaş ya da ortakların haksız eylem niteliğindeki elatmanın önlenmesi davasını tek başına açabileceğinde kuşku yoktur. Bu durumda, el atmanın önlenmesi davalarında tüm mirasçıların davada yer almaları zorunlu olmayıp mirasçılardan birinin açtığı dava dinlenmelidir. Bir diğer husus ise; elatma olgusunun sabit görülmesi halinde, yalnızca davacı paydaşın payı oranında değil mutlak olarak elatmanı önlenmesine karar verilmesi gerekir. Bu şekli ile somut olayda; dava konusu taşınmazların arazi vasfında olduğu, bir kısmının çalılık, bir kısmının çay bahçesi olduğu, davalıların dava konusu taşınmazda hukuken korunmaya değer hiçbir haklarının bulunmadığı, fuzuli şagil durumda bulunan davalıların dava konusu taşınmazlara vaki müdahalesinin önlenmesine karar verilmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 20/04/2022 gün ve 2021/206 E ve 2021/69 K sayılı kararı ile, açılan davanın kabulüne, taşınmazlara vaki el atma sebebi ile oluşan toplam 378.898,71 TL tazminatın ve 17.743,92 TL ecrimisilin yasal faizi ile birlikte davalı idareden alınarak davacılara verilmesine karar verildiği, gerekçeli karar taraflara tebliğ edilerek süresi içinde davalı idare vekilince istinaf yoluna başvuru dilekçesi sunulduğu,görülmüştür. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle;davaya konu taşınmazın bedelinin yüksek belirlendiğini, kendilerinin taşınmaza müdahalelerinin olmadığını, kendi sorumluluklarından bahsedilemeyeceğini, terkin yerine tescile karar verilmesi gerektiğini beyanla istinaf yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, davaya konu taşınmazların bir kısmının Yeşilırmak yatağında kalması sebebiyle kamulaştırma yapılmaksızın fiilen el atılmasından kaynaklanan tazminat ve ecrimisil istemine ilişkindir....
Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Somut olayda; dava konusu 631 ada 2 parsel sayılı taşınmaz 559 m2 yüzölçümünde olup "müşterek methal" vasfıyla 13.09.1968 tarihinde tesis kadastrosu ile tescil edilmiştir. Müşterek methal (müşterek kullanma yeri) olarak bırakılan ve bu şekilde tapuya tescil edilen taşınmazın ortak mülkiyete konu olduğundan sözedilemez. Tapuda müşterek methal olarak kayıtlı olan taşınmazların yol olarak kullanılmadığı, yararlanma hakkı bulunan taşınmazlara katılması gerektiğinin ileri sürülmesi halinde ise tapu iptali ve tescil davası açılması yoluna gidilmelidir....
bugüne kadar bir araya gelerek idari yoldan iştiraki çözdüremediklerini, davalıların bir kısmının iştirak halindeki mülkiyeti müşterek mülkiyete çevirmek için yapmış girişimleri geri çevirdiklerini, taraflar arasındaki davaya konu taşınmazdaki iştirak halindeki mülkiyetin müşterek mülkiyete çevrilmesi ne kadar verilmesini talep talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazlara vaki el atmanın önlenmesi ve eski hale getirme, mümkün değilse taşınmazlar bedelinin tahsili ile ecrimisil davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davalı idare vekili yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R – Dava ve birleştirilen dava kamulaştırmasız el atılan taşınmazlara vaki el atmanın önlenmesi ve eski hale getirme, mümkün değilse taşınmazlar bedelinin tahsili ile ecrimisil istemine ilişkindir. Mahkemece asıl ve birleştirilen davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı idare vekili tarafından temyiz edilmiştir. Arsa niteliğindeki taşınmazlara emsal karşılaştırması yapılarak değerinin biçilmesi yöntem bakımından doğrudur....
Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi feshi davası da "Önemli tasarruflardan" olduğundan, sözleşmenin tarafı olan tüm arsa sahipleri tarafından açılması ya da açılan davaya onay vermeleri zorunludur. Elbirliği ya da müşterek mülkiyet şeklinde mülkiyete konu taşınmaz mallar üzerinde inşaat yapılması için arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinin de tüm ortakların ya da müşterek paydaşların katılımıyla yapılması zorunludur. Kural bu olmakla birlikte, bazı ortak ya da müşterek paydaşlar tarafından yapılan sözleşmelere, diğer ortak ya da paydaşların onay vermeleri durumunda da arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi geçerli ve bağlayıcı olur....
Kamulaştırmasız el atma talebinde bulunabilmek için idarenin taşınmaza hukuken veya fiilen el atması ve sahibinin tasarrufunu engellemesi gerekir....
Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, müşterek muristen intikal etmiş olup iştirak halinde mülkiyete tabi tapulu taşınmaza vaki el atmanın önlenmesi ve ecrimisil talebine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesi'nce, dava dilekçesinde dava değerinin 3.000.000.000 TL olarak belirtildiği, bu değerin dava tarihi itibariyle 5.000.000.000 TL olan görev sınırının altında kaldığı ve Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi ise, davaya konu taşınmazda yapılan keşif sonucunda taşınmazın dava tarihi itibariyle değerinin 17.000 YTL olduğu tespit edildiğinden Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....