Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Oysa alacaklı, sadece zararını ve miktarını kanıtlamakta ve kusur yönünden de lehine olan yasal karineden yararlanmaktadır. Bu arada her iki taraf kusurlu ise (ortak kusur) birbirlerinden tazminat talebinde bulunamazlar ve sadece birbirlerine kazandırdıklarını, yasanın geri verme hükmüne göre isteyebilirler. Geri vermenin kapsamının tayinde de kıyasen, nedensiz zenginleşme kuralları uygulanır (Y.Engin Selimoğlu, Eser sözleşmesi, 2. baskı, sh.339,Adalet Yayınevi).Nitekim Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 17.01.1990 gün ve 13/392 sayılı kararında da; müsbet zarar açıklanırken, "müsbet zarar, alacaklının ifadan vazgeçerek zararının tazminini istemesi halinde söz konusu olur, sözleşme ortadan kalkmamaktadır; yalnız, alacaklının ifaya ilişkin talep hakkının yerini müsbet zararın tazminine dair talep hakkı alır. Burada sözleşmenin feshedilmemesinden değil, borcun ifa edilmemesinden doğan zararın söz konusu olduğu gözardı edilmemelidir." denilmiştir....

    Burada sözleşmenin feshedilmemesinden değil, borcun ifa edilmemesinden doğan zararın söz konusu olduğu gözardı edilmemelidir." --------- Edimin tam ve eksiksiz olarak ifa edilmemesi nedeniyle oluşan kar kaybı müsbet zarar kapsamında yer almaktadır---------- Tüm bu açıklamalar ışığında, borçlunun edimini tam ve eksiksiz olarak ifa etmemesi durumunda alacaklının aynen ifa isteme, aynen ifadan vazgeçip müsbet zararın tazminini isteme ve sözleşmeden dönerek menfi zararın tazminini isteme hakları bulunmaktadır. Sözleşmenin gereği gibi ifa edilmemesi nedeniyle oluşan kar kaybı müsbet zarar kapsamında talep edilebilecek bir tazminat türüdür. Davacı tarafça sözleşmenin feshine ilişkin bir irade ortaya konulmamış olması ve dava dilekçesinde edimin ifa edilmemesi nedeniyle kar kaybını talep ettiklerini belirtmelerine göre müsbet zararın tazminini talep ettiklerinin kabul edilmesi gerektiği kanaatine ulaşılmıştır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün davacı ile davalılardan ... ve ...Ltd. Şti vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi. K A R A R 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici nedenlere göre, davalıların tüm, davacının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, 2-Dava, iş kazası sonucu sigortalının sürekli iş görmezliği nedeniyle maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, maddi tazminat isteminin reddine, manevi tazminat isteminin ise hükümde belirtilen şekilde kabulüne karar verilmiştir....

        Sözleşme feshedildiği için davacı-karşı davalı müsbet zarar ve denkleştirme tazminatı talepleri reddedilmiş ve ispatlanamayan manevi tazminat talebinin de reddine karar vermek gerekmiştir. Davalı-karşı davacının sözleşmeyi ihlal eden taraf olması ve davada mahkemece haksız bulunan taraf olması nedeniyle müsbet zarar ve cezai şart taleplerinin reddine karar vermek gerekmiştir. Ayrıca yine davalı-karşı davacının 2016 yılında taraflar arasında imzalanan sözleşmeye istinaden davacı-karşı davalıdan alacaklı olduklarını beyan ettikleri 13.450,00 TL borca ilişkin dosya kapsamında ispata yarar bir delil bulunamadığından mahkemece bu talebin de reddine karar vermek gerektiği" gerekçeleriyle asıl davanın kısmen kabul kısmen reddine ve karşı davanın reddine karar verilmiştir. Davalı vekili işbu kararı yasal süresi içerisinde istinaf etmiştir....

        Mahkememizce alınan 02/08/2022 tarihli bilirkişi raporunda; ''08.11.2019 tarihli Soruşturma Raporundaki tespitlere ve davalı tanıklarının ifadelerine göre sözleşme davacı/bayinin kusuru (borca aykırı davranışı) nedeniyle davalı/bayilik veren tarafından haklı olarak feshedilmiş olduğu için, davacının davalıdan, herhangi bir tazminat talep edemeyeceği, yani davacının davalıdan herhangi tazminat alacağına hak kazanamadığı'' yönündeki kanaat ve düşünceleleri bildirilmiştir. GEREKÇE: Uyuşmazlığın konusunun Taraflar arasında mevcut Silver Bayilik sözleşmesinin davalı tarafça erken feshi iddiasına dayalı olarak, portföy tazminat müspet zarar ve manevi tazminat taleplerinin yerinde olup olmadığı, davanın belirsiz alacak olarak kabulünün mümkün olup olmadığı noktasında toplandığı görüldü....

          GEREKÇE :Dava, acentelik sözleşmesinin haksız feshi nedeniyle denkleştirme tazminatı, maddi ve manevi tazminat ile sözleşme süresince kesintisi yapılan bedellerinin iadesi istemine ilişkindir.Davacı, davalı ile aralarındaki acentelik sözleşmesinin davalı tarafından süresinden önce haksız olarak feshedildiğini ileri sürerek; haksız fesih nedeniyle kar kaybı, denkleştirme tazminatı, tahsil komisyonu tazminatı, vadesi geçmiş alacak yansıtmaları, tahsilatı yapılamayan müşteri yansıtmaları, personel için kesilen tazminatlar, personelin fazla mesai yansıtması, ölçüm tartım yansıtması, el terminali tamir bedeli yansıtması, maktu evrak, kırtasiye, personel giysi yansıtma, haksız uygulanan cezalar, yoksun kalınan kar, haksız katsayı uygulamasından kaynaklanan maddi zarar, haksız iade faturası yansıtmaları adı altında sözleşmenin haksız feshi nedeniyle maddi ve manevi tazminat ve davalı tarafından haksız yere yansıtılan bedellerin iadesi isteminde bulunmakta olup, mahkemece bilirkişi raporu doğrultusunda...

            nın portföyü olduğunu, bu nedenle denkleştirme tazminatı talep edemeyeceğini, davacı tarafından iddia edilen vinil kaplanarak alt bayi tabelası takılmasının ülke genelinde tespit ve kararlaştırılan tüm bayiler için uygulandığını, davacıya has bir uygulama olmadığını, feshin haksız olduğunu kabul etmemekle birlikte davacının kişilik haklarının zedelendiğine dair somut bir delil sunmadığını beyanla davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, bayilik sözleşmelerinin haksız şekilde feshedildiği iddiası ile denkleştirme ve gelir kaybı tazminatı ile manevi tazminat talepleri ile sözleşmeler nedeniyle verilen teminat mektupları nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ve temşnat mektuplarının/bedellerinin iadesi taleplerine ilişkindir....

              Her ne kadar davalı tarafça, mahkemece reddine karar verilen denkleştirme tazminatı talebi bakımından ayrıca vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği ileri sürülmüş ise de denkleştirme adı altında tahsili talep edilen tazminat kaleminin maddi tazminat kabilinden olduğu, mahkemece maddi ve manevi tazminat talebi bakımından ayrı ayrı vekalet ücreti takdir edildiği anlaşıldığından davalı vekilinin aksi yöndeki istinaf nedenleri yerinde görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle; mahkemece davanın reddine dair verilen kararda isabetsizlik bulunmadığından, taraf vekillerinin yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir....

                Dava dilekçesinde, kazalı işçi için 5.000TL maddi, 70.000TL manevi; eş için 35.000TL manevi; 3 çocuktan her biri için 20.000TL manevi tazminat talep edilmiştir. Islah dilekçesinde, ilave olarak 54.322TL maddi tazminat istenilmiş ve bu rakamı karşılar nitelikte ıslah nispi harcı ödenmiştir. Mahkemece 54.322TL maddi, 30.000TL manevi tazminatın, davacı kazalı işçi ...'...

                  karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur....

                    UYAP Entegrasyonu