İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve 6831 Sayılı Orman Yasasının 7. maddesi “Devlet ormanları ile evvelce sınırlaması yapılmış olup da herhangi bir nedenle orman sınırları dışında kalmış ormanların, orman kadastrosu ve bu ormanların içinde ve bitişiğinde bulunan her çeşit taşınmaz malların ormanlarla müşterek sınırının tayini ve tesbiti orman kadastro komisyonları tarafından yapılır.” hükmü gereğince yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulamasına ait harita ve tutanaklar ile arazi kadastrosu paftasının uzman orman ve ... bilirkişisi tarafından uygulanması sonucu, dava konusu taşınmazın 1990 yılında yapılıp 18.04.1990 ila 18.10.1990 tarihinde yapılan askı ilanı sonunda kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde bırakıldığı ve orman kadastrosunun bu şekilde kesinleştiği, 6831 Sayılı Yasanın 11/1. maddesinde öngörülen orman kadastrosunun iptali için öngörülen hak düşürücü sürelerin geçtiği, davacı; genel arazi kadastrosundan önceki hukuki sebeplere...
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve 6831 Sayılı Orman Yasasının 7. maddesi “Devlet ormanları ile evvelce sınırlaması yapılmış olup da herhangi bir nedenle orman sınırları dışında kalmış ormanların, orman kadastrosu ve bu ormanların içinde ve bitişiğinde bulunan her çeşit taşınmaz malların ormanlarla müşterek sınırının tayini ve tesbiti orman kadastrosu komisyonları tarafından yapılır.” hükmü gereğince yapılıp kesinleşen orman kadastrosuna ait harita ve tutanaklar ile arazi kadastrosu paftasının uzman orman ve fen bilirkişisi tarafından uygulanması sonucu, dava konusu taşınmazın 04.10.2006 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kaldığı, 6831 Sayılı Yasanın 11/1. maddesinde öngörülen orman kadastrosunun iptali için öngörülen hak düşürücü sürelerin geçtiği, davacı; genel arazi kadastrosundan önceki hukuki sebeplere değil, kadastrodan sonraki hukuki nedene dayanarak iptal ve tescil istediğinden, somut olayda 3402 Sayılı Yasanın 12/3. maddesi...
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve 6831 Sayılı Orman Yasasının 7. maddesi “Devlet ormanları ile evvelce sınırlaması yapılmış olup da herhangi bir nedenle orman sınırları dışında kalmış ormanların, orman kadastrosu ve bu ormanların içinde ve bitişiğinde bulunan her çeşit taşınmaz malların ormanlarla müşterek sınırının tayini ve tesbiti orman kadastrosu komisyonları tarafından yapılır.” hükmü gereğince yapılıp kesinleşen orman kadastrosuna ait harita ve tutanaklar ile arazi kadastrosu paftasının uzman orman ve ... bilirkişisi tarafından uygulanması sonucu, dava konusu taşınmazın 04.10.2006 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kaldığı, 6831 Sayılı Yasanın 11/1. maddesinde öngörülen orman kadastrosunun iptali için öngörülen hak düşürücü sürelerin geçtiği, davacı; genel arazi kadastrosundan önceki hukuki sebeplere değil, kadastrodan sonraki hukuki nedene dayanarak iptal ve tescil istediğinden, somut olayda 3402 Sayılı Yasanın 12/3. maddesi...
Kadastro Mahkemesince Orman Yönetimi davaya dahil edilmiş ancak davanın hasımsız olarak açılması, sonradan davalının değiştirilemeyeceği gerekçesi ile davanın husumetten reddine karar verilmiş, hüküm davacılar tarafından temyiz edilmiştir. Dava, orman tahdidinin iptali niteliğindedir. Yörede 31.10.2001 tarihinde ilan edilerek kesinleşen orman kadastro çalışması bulunmaktadır. 6831 Sayılı Yasanın 8. maddesinde: "Orman kadastrosunun ve bu Kanunun 2 nci maddesi gereğince orman sınırları dışına çıkarma işlemlerinin yapılacağı il ve ilçeler Tarım Orman ve Köyişleri Bakanlığınca belirlenir. Kadastro çalışmalarının yapılacağı yerler en az bir ay önce radyo ve diğer yayın araçları ilan olunur. Orman kadastrosu ve sınırları dışına çıkarma işlerine ait arazi çalışmalarının başlama tarihi ise, orman kadastro komisyonu tarafından en az 15 gün önceden çalışılacak belde ve köylerde bunlara bitişik belde ve köylerin uygun yerlerine asılarak ilan edilir....
Mahkemece, çekişmeli taşınmazın kesinleşen orman tahdidi içinde bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne ve 311 ada 15 nolu paselin tapu kaydının iptali ile orman niteliği ile Hazine adına tesciline karar verilmiş, hüküm davalı gerçek kişiler tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu iptali ve tescile ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 3116 sayılı Kanun gereğince yapılıp 31.05.1953 tarihinde kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır....
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve 6831 Sayılı Orman Yasasının 7. maddesi “Devlet ormanları ile evvelce sınırlaması yapılmış olup da herhangi bir nedenle orman sınırları dışında kalmış ormanların, orman kadastrosu ve bu ormanların içinde ve bitişiğinde bulunan her çeşit taşınmaz malların ormanlarla müşterek sınırının tayini ve tesbiti orman kadastrosu komisyonları tarafından yapılır.” hükmü gereğince yapılıp kesinleşen orman kadastrosuna ait harita ve tutanaklar ile arazi kadastrosu paftasının uzman orman ve fen bilirkişisi tarafından uygulanması sonucu, dava konusu taşınmazın 2007 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kaldığı, 6831 Sayılı Yasanın 11/1. maddesinde öngörülen orman kadastrosunun iptali için öngörülen davacı; genel arazi kadastrosundan önceki hukuki sebeplere değil, kadastrodan sonraki hukuki nedene dayanarak iptal ve tescil istediğinden, somut olayda 3402 Sayılı Yasanın 12/3. maddesi hükümlerinin uygulanma olanağının bulunmadığı...
Mahkemece taşınmazın (B2) ile işaretlenen kesiminin eski tarihli memleket haritası ve ... fotoğraflarında orman sayılmayan açık alanda gözüktüğü gerekçesiyle ... şekilde hüküm kurulmuş ise de, orman kadastrosunun (tahdidinin) kesinleştiği yerlerde bir yerin orman olup olmadığı ve hukuki niteliği orman tahdit tutanak ve haritalarının uygulanması ile belirlenir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Hükmüne uyulan Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 23.05.2005 gün ve 2005/527-6718 sayılı bozma kararında özetle: "Kesinleşen orman kadastrosunun iptali 3402 Sayılı Yasının 16/D ve 6831 Sayılı Yasanın 11/1. maddesi gereğince ancak tapuya dayanılarak 10 yıllık hak düşürücü süre içinde istenebilecek olup, davacı tapuya dayandırmadan hak düşürücü süre nedeniyle kesinleşen orman kadastrosunun iptalini isteyemez. Mahkemece, hak düşürücü sürenin geçmiş olması nedeniyle davanın reddine karar verilmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından temyiz edilmiştir....
Yönetimi, ..... ilçesi, .... beldesi 18934 parsel sayılı 55400 m2 yüzölçümündeki taşınmazın, tapuda davalılar adına kayıtlı olduğunu, yörede 2005 yılında ilk kez yapılan ve 14.04.2005 - 14.10.2005 tarihleri arasında ilan edilen orman kadastrosu sırasında, öncesi kısmen orman olan taşınmazın kadastro komisyonu tarafından orman sayılmayarak orman alanı dışında bırakıldığını, bu sınırlar yönünden orman kadastro işlemin iptali ile taşınmazın orman olan bölümünün orman alanı içine alınmasını istemiştir. Mahkemece, yörede arazi kadastrosunun 20.04.1973 tarihinde kesinleştiği, orman kadastrosunun da 2005 yılında yapıldığı ve altı aylık süre ile ilan edilerek 14.10.2005 tarihinde kesinleştiği orman kadastrosunun 3402 sayılı Yasanın 22/1. maddesi gereğince ikinci kadastro olup hükümsüz olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir. Davacı ......
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve çekişmeli taşınmazın, uzman bilirkişi tarafından yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada 47 nolu orman kadastro komisyonunca önce orman sınırları içine alınıp, sonrada 6831 sayılı yasanın 2/B madde uygulaması ile Hazine adına orman rejimi dışına çıkarıldığının belirlendiğine, orman kadastrosunun 13.01.1988 tarihinde ilan edilerek kesinleştiğine, dava konusu parselin orman rejimi dışına çıkarılan tarla niteliği ile Hazine adına tapu kaydının oluşturulduğuna ve taşınmazın artık kamu malı olduğuna, bu sebeple çekişmeli taşınmaz hakkında gerçek kişilerin el atmanın önlenmesi ve ecrimisil davası açmayacaklarına, tapu iptali ve tescil davasının 3402 Sayılı Yasanın 12/3 maddesinde anılan 10 yıllık süre içerisinde tapu kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine tutunularak açıldığına, ne var ki; kesinleşen orman kadastrosunun iptalinin 3402 sayılı yasanın 16/D ve 6831 Sayılı Yasanın 3373 Sayılı Yasa ile...