İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve 6831 Sayılı Orman Yasasının 7. maddesi “Devlet ormanları ile evvelce sınırlaması yapılmış olup da herhangi bir nedenle orman sınırları dışında kalmış ormanların, orman kadastrosu ve bu ormanların içinde ve bitişiğinde bulunan her çeşit taşınmaz malların ormanlarla müşterek sınırının tayini ve tesbiti orman kadastro komisyonları tarafından yapılır.” hükmü gereğince yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulamasına ait harita ve tutanaklar ile arazi kadastrosu paftasının uzman orman ve fen bilirkişisi tarafından uygulanması sonucu, dava konusu taşınmazın A işaretli bölümünün 1973 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kaldığı, 6831 Sayılı Yasanın 11/1. maddesinde öngörülen orman kadastrosunun iptali için öngörülen hak düşürücü sürelerin geçtiği, davacı; genel arazi kadastrosundan önceki hukuki sebeplere değil, kadastrodan sonraki hukuki nedene dayanarak iptal ve tescil istediğinden, somut olayda...
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre 6831 Sayılı Orman Yasasının 7. maddesi “Devlet ormanları ile evvelce sınırlaması yapılmış olup da herhangi bir nedenle orman sınırları dışında kalmış ormanların, orman kadastrosu ve bu ormanların içinde ve bitişiğinde bulunan her çeşit taşınmaz malların ormanlarla müşterek sınırının tayini ve tesbiti orman kadastro komisyonları tarafından yapılır.” hükmü gereğince 1973 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ve 1989 yılında yapılıp kesinleşen 2/B madde uygulamasına ait harita ve tutanaklar ile arazi kadastrosu paftasının uzman orman ve fen bilirkişisi tarafından uygulanması sonucu, dava konusu taşınmazın (a) bölümünün orman kadastrosu sınırları içinde; (b) bölümünün 2/B sahası içinde; (c) bölümünün ise orman sınırları dışında kaldığı, 6831 Sayılı Yasanın 11/1. maddesinde öngörülen orman kadastrosunun iptali için öngörülen hak düşürücü sürelerin geçtiği, yönetimler genel arazi kadastrosundan önceki hukuki sebeplere değil...
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve 6831 Sayılı Orman Yasasının 7. maddesi “Devlet ormanları ile evvelce sınırlaması yapılmış olup da herhangi bir nedenle orman sınırları dışında kalmış ormanların, orman kadastrosu ve bu ormanların içinde ve bitişiğinde bulunan her çeşit taşınmaz malların ormanlarla müşterek sınırının tayini ve tesbiti orman kadastro komisyonları tarafından yapılır.” hükmü gereğince yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulamasına ait harita ve tutanaklar ile arazi kadastrosu paftasının uzman orman ve fen bilirkişisi tarafından uygulanması sonucu, dava konusu taşınmazın 1973 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kaldığı, 31.12.1981 tarihinden önce bilim ve fen bakımından orman niteliğini yitirmesi nedeniyle Hazine adına orman sınırları dışına çıkartılma işleminin de kesinleştiği, 6831 Sayılı Yasanın 11/1. maddesinde öngörülen orman kadastrosunun iptali için öngörülen hak düşürücü sürelerin geçtiği, davacı; genel...
Mahkemece gerek 3402 Sayılı Yasanın 12/3. maddesinde ... 10 yıllık hak düşürücü sürenin, gerekse 1990'da yapılan orman kadastrosunun iptali için gereken 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 08.06.1990 tarihinde ilan edilip kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Daha sonra 4999 Sayılı Yasanın 7. Maddesi gereğince yapılarak 31.08.2005 tarihinde ilan edilip kesinleşen orman kadastrosu vardır. Genel arazi kadastrosu işlemi 19.06.1970 tarihinde kesinleşmiştir....
veya tamamen iptali için gerekli işlemlerin yapılacağı” ve 2896 ve 3302 sayılı kanunlar ile yine 5/11/2003 tarihli ve 4999 sayılı Kanun ile değiştirilen 6831 sayılı Kanunun 7. maddesi ile daha önce orman kadastrosu yapılan ancak herhangi bir nedenle orman sınırı dışında bırakılan ormanların dahi orman kadastrosunun yapılabileceği" öngörülmüştür....
Tapulama Mahkemesinin 18.08.1986 tarihli ve 1983/1563 esas-1986/159 karar sayılı kararı ile Orman Yönetiminin davasının reddine karar verilmiş, bu karar Yargıtay 7. H.D.’ce 13.05.1986 tarihinde onanarak, 13.08.1986 tarihinde kesinleşmiştir. Kadastro Mahkemesindeki dava devam ederken yörede orman kadastrosu yapılmış ve 26.07.1985-26.07.1986 tarihleri arasında ilana çıkarılarak kesinleşmiştir. Sözü edilen davanın, taşınmazın orman olduğu iddiası ile orman kadastrosunun askı ilan süresinden önce açılması nedeniyle, davanın varlığı bu taşınmaz hakkında orman kadastrosunun kesinleşmesini önler. Tapulama Mahkemesi kararının kesinleşmesi ile birlikte, taşınmazın orman niteliğinde olmadığı ve orman sınırları dışında kaldığı kesinleşmiş olup, orman olmayan bir yerde 2/B madde uygulaması yapılamayacağına göre, Hazinenin davasının reddine karar verilmesi” gereğine değinilmiştir....
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve 6831 Sayılı Orman Yasasının 7. maddesi “Devlet ormanları ile evvelce sınırlaması yapılmış olup da herhangi bir nedenle orman sınırları dışında kalmış ormanların, orman kadastrosu ve bu ormanların içinde ve bitişiğinde bulunan her çeşit taşınmaz malların ormanlarla müşterek sınırının tayini ve tesbiti orman kadastro komisyonları tarafından yapılır.” hükmü gereğince yapılıp kesinleşen orman kadastrosu harita ve tutanakları ile arazi kadastro paftasının uzman orman ve fen bilirkişisi tarafından uygulanması sonucu, dava konusu taşınmazın 1976 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kaldığı, 6831 Sayılı Yasanın 11/1.maddesinde öngörülen orman kadastrosunun iptali için öngörülen hak düşürücü sürelerin geçtiği, davacı; genel arazi kadastrosundan önceki hukuki sebeplere değil, kadastrodan sonraki hukuki nedene dayanarak iptal ve tescil istediğinden, somut olayda 3402 Sayılı Yasanın 12/3. maddesi hükümlerinin uygulanama...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... Yönetimi, ... Köyü 967 parsel sayılı 23500 m2 yüzölçümündeki taşınmazın tapuda davalılar adına kayıtlı olduğunu, yörede 1993 yılında yapılan ve kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kaldığını ve işlemin kesinleştiğini belirterek davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece davanın kabulü ile dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalılar tarafından temyiz edilmiştir....
Mahkemece, çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede orman kadastrosunun 18.10.1990 tarihinde ilan edildiği, orman kadastrosunun iptali için 6831 sayılı Yasanın 11. maddesinde düzenlenen 6 aylık ve 10 yıllık hak düşürücü sürelerin dolduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tapu kaydının beyanlar hanesi üzerinde bulunan orman şerhinin silinmesi istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 18.10.1990 tarihinde ilan edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulamaları vardır. Mahkemece, orman kadastrosunun iptali için 6831 sayılı Yasanın 11. maddesinde düzenlenen 6 aylık ve 10 yıllık hak düşürücü sürelerin dolduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, somut olayda, 6831 sayılı Yasanın 11. maddesinin uygulanma olanağı da bulunmamaktadır. Çünkü, beyanlar hanesi üzerinde bulunan şerhlerin silinmesi istemleri herhangi bir hak düşürücü süre ile sınırlandırılmamıştır....
yerlerde aplikasyon ve tüm ormanlarda 2/B uygulaması sırasında da çekişmeli taşınmazın “a” ile işaretlenen kesiminin orman sınırları içine bırakıldığı, eş söyleyişle aplikasyon ile ilk orman kadastrosunun uyumlu olduğu, 19.12.2014 tarihinde ilan edilen orman kadastrosu sırasında çekişmeli taşınmaza ilişkin orman sınırları içine alma işleminin yapılmadığı, sadece aplikasyon yapıldığı, ilk orman kadastrosunun yapıldığı ve kesinleştiği tarihlerde yürürlükte bulunan 3116 Sayılı Orman Kanunu'nun (3116 Sayılı Kanun) 7. maddesine göre orman kadastrosunun iptali için öngörülen 3 aylık hak düşürücü sürede dava tarihi itibariyle çoktan dolmuştur....