Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yasanın tanıdığı bu haktan yararlanılabilmesi için, orman kadastrosunun 6831 Sayılı Yasayı değiştiren 3373 Sayılı Yasanın yürürlük tarihi olan 28.05.1987 tarihinden sonra yapılması, tapu kaydının bulunması, tapu kaydının orman kadastrosundan önce mevcut olması ve dayanılan tapu kaydının 4785 ile 5658 Sayılı Yasalar karşısında hukuki değerini koruması ve davanın orman kadastrosunun kesinleşmesinden sonra 10 yıllık hak düşürücü sürede açılması gerekir. Keşifte dinlenen bilirkişilerin düzenlediği krokili rapora göre, dava konusu olan 8238 ada 2 sayılı parselin (A) ile gösterilen 250 m2 yüzölçümlü bölümünün l38 ve l40 sayılı parsellerin kadastro çapı içinde değil, 137 sayılı parselin kadastro çapı içinde kalmaktadır. 137 sayılı parsel, Hazine adına tapuda kayıtlıdır. Orman Kadastrosu 14.04.1997 tarihinde ilan edilerek kesinleşmiş ve 14.10.1997 tarihinde Hazine adına tapuya tescil edilmiştir....

    kadastrosunun yapılmasını öngördüğü, 13.07.1945 tarihinde yürürlüğe giren 4785 sayılı Kanunun 1. maddesi gereğince, aynı Kanunun 2. maddesinde sayılan istisnalar dışında bütün ormanların devletleştirildiği, devletleştirilen ormanlardan bazılarının sonradan yürürlüğe giren 5658 sayılı Kanunla iadeye tâbi tutulduğu ve iadenin koşullarının aynı Kanunda gösterildiği, yörede, 4785 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılmış bir orman kadastrosunun bulunmadığı, bu Kanuna göre orman sayılan yerlerin kadastrosunun yapılmasının mümkün olduğu, nitekim 4999 sayılı Kanunla değişik 6831 sayılı Kanunun 7. maddesi ile evvelce sınırlandırması yapılmış olup da herhangi bir nedenle orman sınırları dışında kalmış ormanların kadastrosunun yapılmasının kabul edildiği ancak, bunun için çalışmayı yapacak orman kadastro komisyonunun bu yetkisinin bulunması gerektiği, somut olayda olduğu gibi, aplikasyon ve 2/B uygulaması yapmak üzere yetkilendirilmiş komisyonun, bu yetkisinin dışına çıkarak orman kadastrosu da yapmasının...

      Kanun gereğince devletleştirilmiş veya devletleştirmeye tâbi ormanlar ile Devlet ormanı olduğuna dair kesinleşmiş mahkeme ilâmı bulunan yerlerin orman kadastrosunun yapılacağı ve aynı yönetmeliğin Orman Olarak Sınırlandırılan Tapulu Yerlerin Orman İşletme Müdürlüğüne Bildirilmesi başlıklı 29 uncu maddesinde “Orman Kadastro Komisyonlarının, orman olarak sınırlandırılan tapulu yerleri, harita, liste ve tutanaklarını orman işletme müdürlüklerine göndereceği ve müdürlük tarafından kesinleşmiş orman sınırları içinde kalan hukuken geçersiz hale gelmiş tapuların kısmen veya tamamen iptali için gerekli işlemlerin yapılacağı” ve 2896 ve 3302 ... Kanunlar ile yine 05.11.2003 tarih ve 4999 ... Kanun ile değiştirilen 6831 ... Kanun'un 7 nci maddesi ile daha önce orman kadastrosu yapılan ancak herhangi bir nedenle orman sınırı dışında bırakılan ormanların dahi orman kadastrosunun yapılabileceği" öngörülmüştür....

        Orman kadastrosunun iptali davalarının ise hangi süreler içerisinde açılabileceği, özel nitelikli Yasa durumunda bulunan 6831 sayılı Yasanın 11/son maddesinde belirtilmiştir. Yasalarla yetkilendirilmiş orman kadastro komisyonları veya bu yetkiyi kullanmak üzere görevlendirilmiş kadastro komisyonlarınca (3402 sayılı Yasa kapsamında görev yapan komisyonlar) yapılan çalışmalar sonucu bir taşınmazın vasfının orman olduğu belirlenerek itirazsız olarak kesinleşip orman niteliği ile tapuya kayıt ve tescil edilmesi durumunda taşınmazın orman olma olgusu kesinleşecek, bu nedenle artık bu taşınmaz kayıtlarının iptali ancak özel Yasaları konumundaki 6831 sayılı Orman Yasası hükümlerine tabi olarak istenebilecektir. Çünkü, 3402 sayılı Yasanın 4. maddesi hükümlerine göre yapılıp kesinleşen orman kadastrosunun sonuçları açısından 6831 sayılı Yasanın 7. ve 11. maddeleri gereğince yapılan orman kadastrosundan teknik ve hukuki olarak hiç bir farkı bulunmamaktadır....

          İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve 6831 Sayılı Orman Yasasının 7. maddesi “Devlet ormanları ile evvelce sınırlaması yapılmış olup da herhangi bir nedenle orman sınırları dışında kalmış ormanların, orman kadastrosu ve bu ormanların içinde ve bitişiğinde bulunan her çeşit taşınmaz malların ormanlarla müşterek sınırının tayini ve tesbiti orman kadastrosu komisyonları tarafından yapılır.” hükmü gereğince yapılıp kesinleşen orman kadastrosuna ait harita ve tutanaklar ile arazi kadastrosu paftasının uzman orman ve fen bilirkişisi tarafından uygulanması sonucu, dava konusu taşınmazın 04.10.2006 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kaldığı, 6831 Sayılı Yasanın 11/1. maddesinde öngörülen orman kadastrosunun iptali için öngörülen hak düşürücü sürelerin geçtiği, davacı; genel arazi kadastrosundan önceki hukuki sebeplere değil, kadastrodan sonraki hukuki nedene dayanarak iptal ve tescil istediğinden, somut olayda 3402 Sayılı Yasanın 12/3. maddesi...

            İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve 6831 Sayılı Orman Yasasının 7. maddesi “Devlet ormanları ile evvelce sınırlaması yapılmış olup da herhangi bir nedenle orman sınırları dışında kalmış ormanların, orman kadastrosu ve bu ormanların içinde ve bitişiğinde bulunan her çeşit taşınmaz malların ormanlarla müşterek sınırının tayini ve tesbiti orman kadastrosu komisyonları tarafından yapılır.” hükmü gereğince yapılıp kesinleşen orman kadastrosuna ait harita ve tutanaklar ile arazi kadastrosu paftasının uzman orman ve ... bilirkişisi tarafından uygulanması sonucu, dava konusu taşınmazın 04.10.2006 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kaldığı, 6831 Sayılı Yasanın 11/1. maddesinde öngörülen orman kadastrosunun iptali için öngörülen hak düşürücü sürelerin geçtiği, davacı; genel arazi kadastrosundan önceki hukuki sebeplere değil, kadastrodan sonraki hukuki nedene dayanarak iptal ve tescil istediğinden, somut olayda 3402 Sayılı Yasanın 12/3. maddesi...

              , 1942 yılında yapılan orman kadastrosunun sadece ......

                İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve 6831 Sayılı Orman Yasasının 7. maddesi “Devlet ormanları ile evvelce sınırlaması yapılmış olup da herhangi bir nedenle orman sınırları dışında kalmış ormanların, orman kadastrosu ve bu ormanların içinde ve bitişiğinde bulunan her çeşit taşınmaz malların ormanlarla müşterek sınırının tayini ve tesbiti orman kadastro komisyonları tarafından yapılır.” hükmü gereğince yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulamasına ait harita ve tutanaklar ile arazi kadastrosu paftasının uzman orman ve ... bilirkişisi tarafından uygulanması sonucu, dava konusu taşınmazın 1990 yılında yapılıp 18.04.1990 ila 18.10.1990 tarihinde yapılan askı ilanı sonunda kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde bırakıldığı ve orman kadastrosunun bu şekilde kesinleştiği, 6831 Sayılı Yasanın 11/1. maddesinde öngörülen orman kadastrosunun iptali için öngörülen hak düşürücü sürelerin geçtiği, davacı; genel arazi kadastrosundan önceki hukuki sebeplere...

                  Mahkemece, çekişmeli taşınmazın kesinleşen orman tahdidi içinde bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne ve 311 ada 15 nolu paselin tapu kaydının iptali ile orman niteliği ile Hazine adına tesciline karar verilmiş, hüküm davalı gerçek kişiler tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu iptali ve tescile ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 3116 sayılı Kanun gereğince yapılıp 31.05.1953 tarihinde kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır....

                    İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve 6831 Sayılı Orman Yasasının 7. maddesi “Devlet ormanları ile evvelce sınırlaması yapılmış olup da herhangi bir nedenle orman sınırları dışında kalmış ormanların, orman kadastrosu ve bu ormanların içinde ve bitişiğinde bulunan her çeşit taşınmaz malların ormanlarla müşterek sınırının tayini ve tesbiti orman kadastrosu komisyonları tarafından yapılır.” hükmü gereğince yapılıp kesinleşen orman kadastrosuna ait harita ve tutanaklar ile arazi kadastrosu paftasının uzman orman ve fen bilirkişisi tarafından uygulanması sonucu, dava konusu taşınmazın 2007 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kaldığı, 6831 Sayılı Yasanın 11/1. maddesinde öngörülen orman kadastrosunun iptali için öngörülen davacı; genel arazi kadastrosundan önceki hukuki sebeplere değil, kadastrodan sonraki hukuki nedene dayanarak iptal ve tescil istediğinden, somut olayda 3402 Sayılı Yasanın 12/3. maddesi hükümlerinin uygulanma olanağının bulunmadığı...

                      UYAP Entegrasyonu