Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mükerrer kayıt iptali hallerinde kimse doğmadan nüfusa kaydedilemeyeceğine göre ilk kaydın korunması esastır. Yargıtay kararlarına göre sonraki kayıtın eğer kimlik bilgileri farklı değil ise aktif olan kaydın korunması da mümkündür. Dosyadaki delillere göre her iki kayıttaki doğum tarihleri farklı olup, mahkemece küçüğün yaşına ilişkin gerektiğinde heyet raporu, okul kaydı ve diğer tüm deliller toplanarak gerçek doğum tarihi saptanarak mevcut delillere göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile karar verildiği anlaşılmıştır. Doğru kaydın oluşturulması, kamu düzenini ilgilendirir. Bu nedenle re'sen dikkate alınması gerekir. Yukarıdaki sebeplerle, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1.a.6 maddesi gereğince kararın kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine duruşma yapmadan kesin olarak karar verilmiştir....

YARGILAMA SÜRECİ : Dava konusu istem: Davacı tarafından, sertifikalı hipnoz eğitimi programından kaydının silinmesine ilişkin ... tarih ve ... sayılı işlemin iptaline karar verilmesi istenilmektedir. İlk Derece Mahkemesi kararının özeti:... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E..., K... sayılı kararında; OHAL kapsamında çıkarılan Kanun Hükmünde Kararnamelerde terör örgütü ile irtibatı bulunan kişilerin üniversite kapsamında verilen kurslardan kaydı silineceğine yönelik hüküm bulunmadığı, Yasa ile yetki verilmeyen bir konuda üniversite tarafından işlem tesis edildiği, davacının sertifikalı hipnoz eğitimi kursundan kaydının silinmesine ilişkin işlemde, Kanun Hükmünde Kararnamelerde kurstan kaydın silinmesine yönelik hüküm bulunmaması ve kişilerin Anayasal hakkı olan eğitim hakkının kısıtlanması sonucunu doğurması nedeniyle hukuka ve mevzuata uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, mükerrer kaydın iptali istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde; ... İli ... İlçesi ... Mahallesi 8. sırada 01.01.1986, 7. sırada ise 27.11.1986 doğumlu olarak iki kez kaydedildiğini ileri sürerek bunlardan 7. sıradaki mükerrer kaydın iptalini istemiş, mahkemece 27.11.1986 doğumlu ...'...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, mükerrer kaydın iptali istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde; ... İli ... İlçesi ... Mahallesi 8. sırada 01.01.1986, 7. sırada ise 27.11.1986 doğumlu olarak iki kez kaydedildiğini ileri sürerek bunlardan 7. sıradaki mükerrer kaydın iptalini istemiş, mahkemece 27.11.1986 doğumlu ...'...

        Köyü Cilt 55, Hane 245 ve BSN 10'da 20.12.1963 doğumlu olarak 04.01.1964 tarihinde tescil edildiği, bu kaydın halen bekar olup hiç bir nüfus hareketinin bulunmadığı, nüfus müdürlüğünce yapılan araştırmada, 10 BSN'deki tescil tarihinin yanlış olduğu, böyle bir tescilin doğum vukuatlarında bulunmadığının bildirildiği, davacının 20.12.1962 doğum tarihli olarak 04.12.1972'de yapılan tescilin ikinci tescil olmasına karşın tüm yaşamını bu kayıt ile sürdürdüğü, evlenip çocuklarının olduğu, Türk vatandaşlığı yanında Hollanda vatandaşlığını aldığı anlaşılmaktadır. Mükerrer kayıt iptali davası kamu düzeni ile yakından ilgili olup hakim, istemle bağlı kalmayarak kendiliğinden de yapacağı araştırma ile elde edeceği bulgulara göre, kayıtlarla çelişki yaratmayacak şekilde karar vermek zorundadır. Asıl olan mükerrer olması nedeni ile sonradan yapılan tescilin iptali ise de, davacının hiç işlem görmemiş olan ve nüfus müdürlüğünce de böyle bir tescilin doğum vukuatlarında bulunmadığı bildirilen 10....

          İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda; Nüfus Hizmetleri Kanununun Uygulanmasına ilişkin Yönetmeliğin 20/1.maddesi; "Nüfus kaydının kapatılması; ölüm, gaiplik, Türk vatandaşlığının kaybı, evlenme, boşanma, evlat edinilme, soybağının düzeltilmesi veya reddi gibi nüfus olayları nedeniyle bir kaydın üzerinde işlem yapılamaz hale getirilmesidir. (2) Kaydın kapatılmasına ilişkin sebep ortadan kalktığında veya kaydın yeniden açılmasını gerektirecek yeni bir sebep ortaya çıktığında kayıt yeniden açılır. Kaydın açılmasından sonra kişisel durumda meydana gelmiş olan nüfus olayları kişinin kaydına işlenir." hükümlerinin düzenlendiği, isim değişikliği talep edilen T4 12/03/1994 tarihinde vefat ettiği, ölü kişilerin nüfus kaydında değişiklik yapılamayacağı, ayrıca isim değişikliği talebinin kişiye sıkı sıkıya bağlı haklardan olduğu anlaşıldığından; davanın reddine, yönelik karar verilmiştir....

          Asliye Ceza Mahkemesinin 18.10.2007 tarihli ve 2006/392 esas, 2007/572 sayılı kararının infazını müteakip, sanığın arşiv kaydının silinmesine ilişkin aynı Mahkemenin 12.04.2017 tarihli ve 2006/392 esas, 2007/572 sayılı ek kararını kapsayan dosyası ile ilgili olarak; Dosya kapsamına göre; adli sicil kaydından çıkarılarak arşiv kaydına alındığı anlaşılan ilama ilişkin adli sicil arşiv kaydı ile ilgili olarak, 5352 sayılı Adli Sicil Kanunu’nun 6290 sayılı Kanun’la değişik geçici 2/3. maddesi gereğince 11.04.2012 tarihinden itibaren bu tür kayıtların şartları oluştuğu takdirde Adalet Bakanlığı Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünce silinebileceği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı CMK.nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü'nün 17.04.2018 gün ve 2018/1077 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 30.04.2018 gün ve KYB/2018...

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Mükerrer nüfus kaydının iptali istemine ilişkin olarak açılan davada Terme Asliye Hukuk Mahkemesi ile Araklı Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, mükerrer nüfus kaydının iptali istemine ilişkindir. Terme Asliye Hukuk Mahkemesince, mükerrer kaydının iptali talep edilen ...'in adresinin Araklı olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Araklı Asliye Hukuk Mahkemesi ise, mükerrer kaydın iptali istenen 1943 doğumlu ...'...

              Tetkik Hakimi …'ın Düşüncesi : Amortismana tabi olmayan kıymetlerin düzeltilmiş değerinin altında bir bedelle satılması halinde, düzeltilmiş değerle düzeltme öncesi değer arasındaki farka isabet eden kısmın zarar olarak kabul edilemeyeceğine ilişkin kanun hükmü, 31.12.2003 tarihli bilançoların düzeltilmesine ilişkin hükümlerin yer aldığı Vergi Usul Kanunu'nun geçici 25 inci madesinde yer almakta olup, bu maddenin 1.1.2004 tarihinden sonra yapılan düzeltme işlemlerine şümulü yoktur. 1.1.2004 tarihinden itibaren enflasyon düzeltmesi uygulamasında geçerli olan madde ise kanunun mükerrer 298 inci maddesidir ve bu maddenin A/5 inci fıkrasında ise böyle bir kısıtlama mevcut olmayıp, enflasyon düzeltmesine tabi tutulan değerlerin elden çıkarılması halinde, bunlara ilişkin enflasyon düzeltme farklarının maliyet addolunacağı belirtilmiştir....

                un aynı kişi olduğu ve kayıtların mükerrer olduğu ileri sürüldüğüne göre bu kişilerin doğum, ölüm ve isimlerindeki farklılık nazara alındığında her iki kaydın açık kayıt niteliğinde olduğu dikkate alınarak mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli ve elverişli değildir. Aksi ispat edilinceye kadar resmi sicil ve kayıtlar belgeledikleri olguların doğruluğuna kanıt oluşturur. Bunların doğruluğunun ispatı, kanunlarda başka bir hüküm bulunmadıkça herhangi bir şekle tabi değildir. ...'ta kayıtlı ... ...'un ... ile evliliğinden olma ......

                  UYAP Entegrasyonu