Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

un aynı kişi olduğu ve kayıtların mükerrer olduğu ileri sürüldüğüne göre bu kişilerin doğum, ölüm ve isimlerindeki farklılık nazara alındığında her iki kaydın açık kayıt niteliğinde olduğu dikkate alınarak mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli ve elverişli değildir. Aksi ispat edilinceye kadar resmi sicil ve kayıtlar belgeledikleri olguların doğruluğuna kanıt oluşturur. Bunların doğruluğunun ispatı, kanunlarda başka bir hüküm bulunmadıkça herhangi bir şekle tabi değildir. ...'ta kayıtlı ... ...'un ... ile evliliğinden olma ......

    ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 14/01/2022 NUMARASI : 2021/343 ESAS, 2022/38 KARAR DAVA KONUSU : Nüfus (Mükerrer Kaydın İptali İstemli) KARAR : Dairemizde bulunan istinaf başvurusunun yapılan açık incelemesi sonunda; Davacı vekilinin istinaf başvurusu üzerine Bartın 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2021/343 Esas sayılı dosyası ve dava dosyasında verilen 14/01/2022 tarihli 2022/38 Karar sayılı gerekçeli kararı incelendi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mükerrer Kaydın İptali K A R A R Dava, mükerrer kaydın iptali istemiyle açılmış olup, iptali istenilen tapu kaydı kadastro tespitinin kesinleşmesinden sonra ifraz ve tevhide ilişkin işlemler ile davacı Hazinenin tapu kaydı ise, tespit harici kalan yerlerin ihdasen tescili sonucunda oluşan tapu kaydı olduğuna göre; kadastro işlemi sırasında oluşmuş mükerrerlik durumu söz konusu olmadığından temyiz inceleme görevi ... Birinci Başkanlık Kurulunun 26.01.2022 tarihli ve 1 sayılı kararı ile hazırlanan Hukuk Dairelerine ilişkin ... bölümü uyarınca temyiz itirazlarının incelenmesi ... (1.) Hukuk Dairesinin görevi kapsamında kaldığından dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 11.02.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tespit K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, tapuda kayıtlı taşınmaz üzerinde kat karşılığı inşaat sözleşmesi ve onaylı mimari projesine göre yapılmış olan 60 adet villadan 24/1488 arsa paylı kat irtifakına göre A1 nolu villanın davacıya ait olduğunun belirlenmesi, 21.12.2011 tarihli ıslah dilekçesinde ise; 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 49. maddesinin değişik 3 fıkrası gereğince taşınmazda kat irtifakına son verilmesi ve kat irtifakı tapu kütüğündeki kaydın silinmesine karar verilmesi isteğine ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 27.12.2013 tarih 38 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 24.01.2014 tarih 1 sayılı Kararı ile kabul edilen ve 29.01.2014 tarih 28897 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.02.2014 tarihinde yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı dava dilekçesinde, nüfus kütüğünde mükerrer olan kaydının iptalini istemiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm Cumhuriyet Savcısı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı dilekçesinde, davacı 1959 doğumlu ... nüfusa mükerrer olarak kaydedildiğini ileri sürerek bu kaydın iptalini istemiş; mahkemece yapılan yargılama sonunda dava kabul edilerek 1959 doğumlu ... ...'ün kaydının iptaline karar verilmiştir. Dosyaya getirtilen nüfus kayıt tablosundan; davacının annesinin sağ babasının ölü ve kardeşlerinin olduğu, dava nedeniyle bu kişilerin hukukları da etkileneceğinden adı geçenlerin davaya dahil edilip taraf teşkili tamamlanmadan davanın esası hakkında karar verilmesi doğru görülmemiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi : Nüfus (Mükerrer Kaydın İptali İstemli) Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonucunda Mahkemece verilen davanın reddine dair kararın davalı-karşı davacı ... ve ... vekili taraflarından temyiz edilmesi üzerine (Kapatılan) 18. Hukuk Dairesi'nin 28.05.2015 gün ve 2015/8247 Esas, 2015/8895 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmişti....

            Dayanak belgelerindeki bilgilerin aile kütüklerine işlenmesi sırasında yapılmış bir maddî hata söz konusu değil ise aile kütüğünün herhangi bir kaydında düzeltme veya değişiklik ancak mahkeme kararı ile yapılabilecektir. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu’nun 35. maddesinde “kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiçbir kaydı düzeltilemez…” ibaresi yer aldığından, her hangi bir sınırlama olmaksızın nüfus kütüğünde mevcut her kaydın düzeltilmesinin istenebileceği kuşkusuzdur. Önemle vurgulanmalıdır ki; zamanaşımı ve hak düşürücü süreye bağlı olmayan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davalarda, her türlü kanıta başvurulabilir (YHGK, 11.2.1998 gün ve 2-87/77 sayılı). Şu durumda; zamanaşımı veya hak düşürücü süreye bağlı olmaksızın açılabilen nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davada resmi kayıt ve belgelere başvurulabileceği gibi tanık da dinlenebilecektir....

              Asliye Ceza Mahkemesinin 28.02.1996 tarihli ve 1996/35 esas, 1996/37 sayılı kararına ilişkin arşiv kaydının silinmesine ilişkin anılan Mahkemenin 08.03.2016 tarihli ve 2016/58 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosyası ile ilgili olarak; Dosya kapsamına göre; adli sicil kaydından çıkarılarak arşiv kaydına alındığı anlaşılan ilama ilişkin adli sicil arşiv kaydı ile ilgili olarak, 5352 sayılı Adli Sicil Kanunu’nun 6290 sayılı Kanun’la değişik geçici 2/3. maddesi gereğince 11.04.2012 tarihinden itibaren bu tür kayıtların şartları oluştuğu takdirde Adalet Bakanlığı Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğü'nce silinebileceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı CMK.nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü'nün 11.11.2016 gün ve 2016/11841 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 25.11.2016 gün ve KYB/2016-391150 sayılı ihbarnamesi ile...

                Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/615 Esas 2013/151 Karar sayılı dosyası ile nüfus kaydında düzeltim davası açıldığını ve mükerrer kaydın iptalinin sağlandığını, nüfus kaydı düzeltildiği halde tapu kaydında halen mükerrer ve iptal edilen kayıt halinin mevcut olduğunu ileri sürerek dava konusu taşınmazdaki adının ve kimlik bilgilerinin ''.... ; ....'' iken ''... ; ...kızı ''olacak şekilde düzeltilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece,'' ....'' 'in tapuda soy isminin mükerrer nüfus kayıtlarına dayanılarak yanlış yazılmış olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'un raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü....

                  Sulh Ceza Mahkemesinin 15/10/2003 tarihli kararı ile verilerek, 10.06.2004 tarihinde infaz edilen adli para cezasına ilişkin arşiv kaydının silinmesi talebinde bulunduğu, talep ve hüküm tarihi itibariyle, 5352 sayılı Adli Sicil Kanunu’nun, 05/04/2012 tarihli ve 6290 sayılı Kanun’la değiştirilen geçici 2/3. maddesi uyarınca, arşiv kaydının silinmesine ilişkin değerlendirmenin, Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünce yerine getirileceği gözetilmeksizin, arşiv kaydının silinmesine karar verilmesi hukuka aykırıdır. IV- Sonuç ve Karar: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, 1- ......

                    UYAP Entegrasyonu