Ormanlarla müşterek sınırının tayini ve tespiti orman kadastro komisyonları tarafından yapılır.” hükmü gereğince yapılan orman kadastrosu ile dava konusu 262 ada 2, 3 ve 27 sayılı parsellerin (A) ile gösterilen kısımları orman sınırları içine alındığının anlaşılmasına ve 262 ada 1 ve 4 sayılı parsellerinde orman sınırları dışında kaldığı belirlendiğine göre hukuki yarar yokluğundan davanın reddi gerekirken aksi düşünce ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. Ayrıca, orman kadastrosuna itiraz davasına bakmakla görevli kadastro mahkemesinin görevi sadece dava konusu taşınmazın orman olup olmadığını belirlemek, tapunun iptali konusunda istek varsa iptal davasına bakma görevinin genel mahkemeye ait olması nedeniyle görevsizliğe karar vermesi gerekirken, istek dahi olmadan tapu kaydının iptal edilmesi ve orman sınırları dışında kalan bölümlerin ise davalı adına mükerrer kayıt oluşacak şekilde tesciline karar verilmesi uygun görülmemiştir....
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, çekişmeli ... parsel (yeni ... ada ... parsel) sayılı taşınmazın ... ve diğerleri adına, çekişmeli ... parsel sayılı taşınmaz ile kısmi şekilde mükerrer olarak ölçülen çekişmeli ... nolu parselin (A) ile işaretli 618.567,79 metrekare, ... nolu parselin (A) ile işaretli 2.583.109,12 metrekare, ... nolu parselin (A) ile işaretli 47.283,60 metrekare,... nolu parselin (A) ile işaretli 77.398,87 metrekare, ... nolu parselin (A) ile işaretli 15.414,76 metrekare, ... nolu parselin (A) ile işaretli 19.557,84 metrekare, ... nolu parselin (A) ile işaretli 1.374,92 metrekare ve ... nolu parselin (A) ile işaretli 24.708,80 metrekare yüzölçümündeki bölümlerinin tapulama tespitlerinin iptali ile mükerrer olan bu kısımların tapu sicilinden terkinine, çekişmeli ... parsel üzerine tamamen mükerrer olarak ölçülen ..., ...,..., ... ve ......
Bu sorumluluk, asıl ve nesnel (objektif) bir sorumluluk olduğundan zarara uğrayan zararının ödetilmesini doğrudan Devletten isteyebilir. 5. 4721 sayılı Kanun’un 1007 nci maddesi gereğince açılan davalarda, tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar, tapu kaydının iptali nedeniyle tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır. Zarara uğrayan kişinin gerçek zararı ise tazminat miktarının belirlenmesinde esas alınacak değerlendirme tarihine göre belirlenecek olup bu tarihe göre tapusu iptal edilen taşınmazın niteliği ve değeri belirlenmelidir....
Kanun'un 1026 ncı maddesinde düzenlenen ve niteliği itibariyle mülkiyet ihtilafından kaynaklanan, mükerrer kadastro nedenine dayalı tapu iptali ve tescil davasıdır. 2. Bu tür davalarda husumetin, tapu maliklerine, tapu maliklerinin ölü olması halinde ise mirasçılarına yöneltilmesi ve tüm mirasçıların davada yer alması zorunludur. Taraf teşkilinin sağlanması dava şartlarından olup, bu koşul yerine getirilmeden işin esasına girilerek hüküm kurulması hukuken mümkün bulunmamaktadır. Kamu düzenine ilişkin bu hususun, yargılamanın her safhasında İlk Derece Mahkemesince re'sen dikkate alınması gerekir. 3. Somut olayda, mahallinde icra edilen keşif sonucunda dosyaya ibraz edilen bilirkişi raporuna ekli krokide, çekişmeli 1916 parsel ... taşınmazın sarı renk ile gösterilen kısmının ... Köyü 858 ve 859 parsel ... taşınmazlarda kaldığı gerekçesi ile tapudan terkin edildiği belirtildiğine göre bu taşınmazların maliklerinin davada taraf olmaları zorunludur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabul, kısmen reddine karar verilmiş olup hükmün davacı ......
Köyü 103 ada 1 sayılı parselin bilirkişi krokisinde (A) harfi ile işaretli 21750.16 m2'lik bölümünün tapusunun iptali ile son parsel numarası verilerek fındık bahçesi niteleğinde davacı adına tapuya tesciline, bu parselle ilgili olarak mahkememizin 2008/16 E. sayılı dava dosyalarında bu parselin bazı bölümlerinin tespitinin iptali yolunda karar verildiğinden, mükerrer tapu oluşturulmaması için tapu iptali dışında kalan; aynı parselle ilgili olarak mahkemenin 2008/ 4, 6, 9, 15 ve 22 esas sırasında kayıtlı dava dosyaları mevcut olup bu dava dosyalarına ilişkin davalar reddedildiğinden mükerrer tescile mahal vermemek için yeniden tescil kararı verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm ....... Yönetimi ve .... tarafından temyiz edilmekle, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 30/11/2010 tarih 2010/13925 - 14823 sayılı kararı ile bozulmuştur Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; "Dosyaya getirtilen tespit tutanağından, çekişmeli .............
Hal böyle olunca; mahkemece, mükerrer kadastro nedenine dayalı tapu iptal ve tescil davalarında hak düşürücü süreler uygulanmayacak gözetilerek iddia ve savunma doğrultusunda tarafların sundukları tüm deliller toplanmak suretiyle davanın esasî hakkında bir karar verilmesinin” gerekliliğine değinilmiştir. Davacı Hazine, kendisine ait 354 parsel sayılı taşınmazın davalılara ait çekişmeli 1294,1295,1296 parsel sayılı taşınmazlarla ve ayrıca çekişmeli taşınmazların tescil harcı dere yatağı ile mükerrer oldukları iddiasına dayanarak mükerrer kadastro işleminin iptali istemiyle dava açmıştır. Mahkemece Bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda,davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. 1....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mükerrer Kadastro K A R A R Dairemizin önceki tarihli geri çevirme kararı ile; aşağıda belirtilen belgelerin getirtilmesi istenmiş; ancak bu belgeler getirtilmeksizin taşınmazlara ilişkin teknik evraklar getirtilerek dosyanın iade edildiği anlaşılmıştır. Bu nedenle; 1)Davacıya (Kadastro Müdürlüğü tarafından mükerrer kadastro olduğunun tespiti ve yapılacak düzeltme işlemi için verilen süre), kendisine ait ... Köyü 242 ada 16 parsel (eski 127 ada 1 parsel) sayılı taşınmazın, ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava, ayrı ayrı arazi kadastroları sonucu mükerrer oluşan tapu kaydının iptali isteğine ilişkindir. Davada kadastro tespitleri ile oluşan tapu kayıtları söz konusu olup eski tapu kaydına dayanılmamıştır. Davanın açıklanan bu niteliğine göre Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 09.02.2012 gün ve 1 sayılı kararı ile kabul edilen Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 1. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Bu nedenlerle dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 1. Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 26.11.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Kadastro çalışmalarındaki amaç, tapu sicillerinin gerçek durumu yansıtması olduğuna göre, bu duruma has olmak üzere, sicildeki hakkın kime ait olduğunun doğru olarak belirlenmesi gerekir.. 5.Dolayısı ile, mükerrer kadastro nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin uyuşmazlıklarda, öncelikle mükerrer olduğu anlaşılan taşınmazların kesinleşme durumunu gösterir şekilde kadastro tespit tutanakları ile kadastro sonucu oluşan tapu kayıtlarının tüm tedavüllerini gösterir şekilde kütük sayfaları dosya arasına celbedilmeli, ilk olarak kadastro tespiti yapılan taşınmazın tespitinin kesinleşmesi ile ikinci olarak kadastro tespiti yapılan taşınmazın tespit tarihi arasında hak düşürücü süre olan 10 yıldan fazla süre bulunduğunun anlaşılması halinde ikinci olarak kadastro tespiti yapılan taşınmazın mükerrer kadastro durumunda olacağından bütün sonuçlarıyla hükümsüz sayılacağı, ilk olarak kadastro tespiti yapılan taşınmazın tespitinin kesinleşmesinden sonra ikinci kadastro tespit çalışmasının...