Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, iddia ve tüm dosya kapsamına göre, üçüncü kişiler tarafından ihtiyati hacze itirazın ancak ihtiyati haczin dayandığı sebeplere ve teminata ilişkin olabileceği, bu nedenle itiraz edenlerin yetkiye ilişkin olarak yaptıkları itirazın dikkate alınmadığı, diğer itiraz sebeplerinin ise ihtiyati haczin dayandığı sebeplere ilişkin olmadığı, herhangi bir zararın ortaya çıkması halinde itiraz edenlerin dava açma haklarının bulunduğu gerekçesiyle itirazın reddine karar verilmiştir. Kararı, itiraz edenler vekili temyiz etmiştir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, ihtiyati hacze itiraz edenler vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir....

    Asliye Ceza Mahkemesince verilen 08.04.2010 tarih 101-390 sayılı hükümlerin sanığın temyizi üzerine Dairemizin 13.12.2012 tarih ve 24193-26937 sayılı ilamı ile Onanması yolundaki kararına karşı, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 03.01.2013 tarih ve 241882 sayılı yazısı ile verilen kararın Düşürülmesi yönünde itiraz talebinde bulunulması üzerine dosya Daireye gönderilmekle okunarak gereği görüşülüp düşünüldü: TÜRK MİLLETİ ADINA Yargıtay C.Başsavcılığının 03.01.2013 tarih ve 241882 sayılı itiraz istemi yerinde görülmüş olduğundan Dairemizin 13.12.2012 tarih ve 24193-26937 sayılı kararları kaldırılarak yeniden yapılan incelemede; Dosyada mevcut 30.12.2012 tarihli nüfus kayıt örneğine göre sanığın hükümden sonra 07.09.2012 tarihinde öldüğünün anlaşılması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ...'...

      "İçtihat Metni" Hırsızlık suçundan sanık ... hakkında yapılan duruşma sonunda; mahkumiyetine ilişkin Kırşehir 1.Asliye Ceza Mahkemesince verilen 03.04.2007 tarih 468-85 sayılı hükümlerin sanık müdafiinin temyizi üzerine Dairemizin 04.10.2012 tarih ve 18362-20581 sayılı ilamı ile Onanması yolundaki kararına karşı, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 05.01.2013 tarih ve 162201 sayılı yazısı ile verilen kararın Düşürülmesi yönünde itiraz talebinde bulunulması üzerine dosya Daireye gönderilmekle okunarak gereği görüşülüp düşünüldü: TÜRK MİLLETİ ADINA Yargıtay C.Başsavcılığının 05.01.2013 tarih ve 162201 sayılı itiraz istemi yerinde görülmüş olduğundan Dairemizin 04.10.2012 tarih ve 18362-20581 sayılı kararları kaldırılarak yeniden yapılan incelemede; Dosyada mevcut 11.11.2012 tarihli nüfus kayıt örneğine göre sanığın hükümden sonra 13.10.2009 tarihinde öldüğünün anlaşılması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ......

        Asliye Ceza Mahkemesince verilen 05.07.2007 tarih 337-490 sayılı hükümlerin sanığın temyizi üzerine Dairemizin 21.11.2012 tarih ve 19702-24758 sayılı ilamı ile Onanması yolundaki kararına karşı, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 17.12.2012 tarih ve 220968 sayılı yazısı ile verilen kararın Düşürülmesi yönünde itiraz talebinde bulunulması üzerine dosya Daireye gönderilmekle okunarak gereği görüşülüp düşünüldü: TÜRK MİLLETİ ADINA Yargıtay C.Başsavcılığının 17.12.2012 tarih ve 220968 sayılı itiraz istemi yerinde görülmüş olduğundan Dairemizin 21.11.2012 tarih ve 19702-24758 sayılı kararları kaldırılarak yeniden yapılan incelemede; Dosyada mevcut 08.12.2012 tarihli nüfus kayıt örneğine göre sanığın hükümden sonra 23.09.2007 tarihinde öldüğünün anlaşılması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenle itiraz gibi BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi...

          Asliye Mahkemesince verilen 19.06.2007 tarihli 425-334 sayılı hükmün sanığın temyizi üzerine Dairemizin 04.06.2012 tarih ve 20543-13179 sayılı ilamı ile onanması yolundaki kararına karşı, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 13.08.2012 tarih ve 2007/263298 sayılı yazısı ile verilen kararın Düşmesi yönüne itiraz talebinde bulunulması üzerine dosya 04.09.2012 gününde daireye gönderilmekle okunarak gereği görüşülüp düşünüldü: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 13.08.2012 tarih ve 2007/263298 sayılı itiraz istemi yerinde görülmüş olduğundan Dairemizin 04.06.2012 tarih ve 20543-13179 sayılı kararları kaldırılarak yeniden yapılan incelemede; Dosya da mevcut 05.09.2012 tarihli nüfus kayıt örneğine göre sanığın hükümden sonra 01.11.2008 tarihinde öldüğünün anlaşılması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ...'...

            Hukuk Dairesinin 13.05.2005 gün ve 2005/1822 Esas,6241 Karar sayılı ilamı ile sınırlamaya itiraz davalarının kadastro mahkemesinde bakılacağı gerekçesiyle bozulmuş, bozma ilamına göre dava tescil davasından sınırlamaya itiraz davası tefrik edilerek görevli mahkeme belirlenmiştir. Bu durumda, uyuşmazlığın Kayseri Kadastro Mahkemesince görülüp,sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; ...’nın 25. ve 26. maddeleri gereğince Kayseri Kadastro Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 14.5.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              YARGILAMA VE GEREKÇE : Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibinde itirazın iptali istemine ilişkindir. .... sayılı dosyasının yapılan incelenmesinde; alacaklının ..., borçlunun ... olduğu, 5.310,00 TL asıl alacak ve ferileri olmak üzere toplam 5.700,28 TL'nin tahsili amacıyla 23/11/2022 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, borçluların 16/01/2023 tarihli dilekçesi ile yetkili icra dairesinin ... olduğunu ileri sürerek yetkiye, borca ve ferilerine itiraz ettiği, itiraz üzerine takibin durduğu ve işbu davanın İİK m. 67 uyarınca yasal süresi içerisinde ve itirazın iptali istemi ile açıldığı anlaşılmıştır. İtirazın iptali istemi ile açılan eldeki davada, davalı borçlular tarafından icra dairesinin ve mahkemenin yetkisine yönelik usulüne uygun şekilde yetki itirazı yapılmış olup, yetkili icra dairesinde takip yapılması itirazın iptali davasının ön koşullarından biri olduğundan öncelikle bu meselenin halli gerekmektedir....

                İİK. 62. maddesinde "İtiraz etmek istiyen borçlu, itirazını, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur." İİK. 66. maddesinde "Müddeti içinde yapılan itiraz takibi durdurur." İİK. 68. maddesinde "Talebine itiraz edilen alacaklının takibi, imzası ikrar veya noterlikçe tasdik edilen borç ikrarını içeren bir senede yahut resmî dairelerin veya yetkili makamların yetkileri dahilinde ve usulüne göre verdikleri bir makbuz veya belgeye müstenitse, alacaklı itirazın kendisine tebliği tarihinden itibaren altı ay içinde itirazın kaldırılmasını isteyebilir." hükümleri düzenlenmiştir. Dairemizce yapılan değerlendirmeler neticesinde; Kayseri 2. İcra Müdürlüğünün 2019/2544 Esas sayılı dosyasında yapılan genel haciz yolu ile ilamsız icra takibinde borçlunun, yetkiye ve borca itirazı üzerine takibin durdurulduğu, alacaklının yetkiye itirazı kabul etmesi üzerine Ankara 26....

                Somut olayda; davacı borçlunun 26/03/2019 tarih, 9795 sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde belirtilen adresine gönderilen örnek no:10 ödeme emrinin bila tebliğ iade edilmesi üzerine, bu adrese yeniden gönderilen örnek no:10 ödeme emrinin davacı borçluya TK'nın 35/4. maddesi uyarınca 16/07/2019 tarihinde tebliğ edildiği, tebliğ yapılan adresin davacı borçlunun tebliğ tarihindeki ticaret sicil adresi olduğu ve tebliğin usulüne uygun olduğu anlaşılmıştır. Bu durumda borçlunun usulsüz tebliğ şikayetinin reddine dair ilk derece mahkemesi kararı usul ve esas yönünden hukuka uygundur. Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takiplerinde yetkiye, borca ve imzaya itiraz etmek isteyen, senedin kambiyo vasfına ilişkin şikayette bulunmak isteyen borçlunun itiraz ve şikayetlerini ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren 5 günlük yasal süre içerisinde icra mahkemesinde ileri sürmesi gerekir. Aksi takdirde itiraz ve şikayetler süre aşımından reddedilir....

                Mahkemelerinin yetkili olarak belirlendiği, ayrıca ihtiyati hacze itiraz eden borçlunun Esenyurt'ta ikamet ettiği, asliye ticaret mahkemesi olarak bu anılan yerlerin mahkemenin yargı alanı içinde bulunduğu, dolayısıyla yetkiye itirazının yerinde olmadığı, ayrıca diğer itirazların da yerinde bulunmadığı gerekçesiyle ihtiyati hacze itirazın reddine karar verilmiştir. Kararı, ihtiyati hacze itiraz eden temyiz etmiştir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, ihtiyati hacze itiraz edenin (borçlu) tüm temyiz itirazları yerinde değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, ihtiyati hacze itiraz edenin (borçlu) bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, .../.../2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. ....

                  UYAP Entegrasyonu