Asliye Ceza Mahkemesince verilen 15.11.2007 tarih ve 256-652 sayılı hükümlerin sanığın temyizi üzerine Dairemizin 29.11.2012 tarih ve 23659-25637 sayılı ilamı ile onanması yolundaki kararına karşı, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 04.01.2013 tarih ve 97329 sayılı yazısı ile verilen kararın düşürülmesi yönünde itiraz talebinde bulunulması üzerine dosya Daireye gönderilmekle okunarak gereği görüşülüp düşünüldü: TÜRK MİLLETİ ADINA Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 04.01.2013 tarih ve 97329 sayılı itiraz istemi yerinde görülmüş olduğundan Dairemizin 29.11.2012 tarih ve 23659-25637 sayılı kararları kaldırılarak yeniden yapılan incelemede; Dosyada mevcut 25.12.2012 tarihli nüfus kayıt örneğine göre sanığın hükümden sonra 27.12.2011 tarihinde öldüğünün anlaşılması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ...'...
Asliye Ceza Mahkemesince verilen 05.07.2007 tarih ve 583-170 sayılı hükümlerin sanık müdafiinin temyizi üzerine Dairemizin 14.11.2012 tarih ve 19667-23852 sayılı ilamı ile onanması yolundaki kararına karşı, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 05.01.2013 tarih ve 213179 sayılı yazısı ile verilen kararın düşürülmesi yönünde itiraz talebinde bulunulması üzerine dosya Daireye gönderilmekle okunarak gereği görüşülüp düşünüldü: TÜRK MİLLETİ ADINA Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 05.01.2013 tarih ve 213179 sayılı itiraz istemi yerinde görülmüş olduğundan Dairemizin 14.11.2012 tarih ve 19667-23852 sayılı kararları kaldırılarak yeniden yapılan incelemede; Dosyada mevcut 08.12.2012 tarihli nüfus kayıt örneğine göre sanığın hükümden sonra 14.01.2011 tarihinde öldüğünün anlaşılması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hüküm açıklanan nedenle itiraz gibi BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinde,...
Mahkemece, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, davalı tarafın icra takibinde kısmi itiraz ve yetki itirazında bulunduğu, takip konusu borcun para borcu olması nedeniyle takip tarihinde alacaklının yerleşim yerinde takip yapılabileceğinden yetki itirazının yerinde olmadığı, davalının icra takibine yapmış olduğu kısmi itirazda itiraz edilen miktar açıkça gösterilmediğinden geçerli bir itiraz bulunmadığı gerekçesiyle yetki itirazının iptali ile takibin devamına, borca itiraz hususunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, aleyhine başlatılan icra takibine karşı sunduğu itiraz dilekçesinde yetkiye ve borca itirazda bulunmuştur. Mahkemece yetki itirazı kabul edilmemişse de itiraz dilekçesinde takipteki borç miktarına itiraz edilmesi karşısında borca itirazın kısmi itiraz olduğu ve itiraz edilen miktarın açıkca gösterilmediği gerekçesiyle borca itiraz edilmemiş olduğunun kabulü doğru olmamıştır....
Suhl Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ihtiyati haciz kararına itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı itirazın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde itiraz eden davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - ... ve Ş... vekili, ... Site Yönetimi tarafından verilen bonoların vadesinde ödenmediğini ileri sürerek ihtiyati haciz talep etmiş, mahkemece talebin İİK.nun 257.maddesine uygun olduğu gerekçesiyle borçlunun mal ve alacaklarına ihtiyati haciz konulmasına karar verilmiştir. ... vekili, ihtiyati hacze konu senedin sonradan düzenlendiğini, sitenin borçları arasında senedin yer almadığını ileri sürerek ihtiyati hacze itiraz etmiştir....
İş- 2021/127 Karar TALEP: İhtiyati Haciz İSTİNAF KARAR TARİHİ: 01/07/2021 İlk derece mahkemesince verilen 13/04/2021 tarihli ek kararın ihtiyati haciz talep eden alacaklı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü; TALEP: İhtiyati haciz talep eden vekili tarafından 21/09/2020 düzenleme, 22/09/2020 vade tarihli 500.000-TL bedelli bonoya istinaden itiraz eden keşideci borçlu şirket ve lehdar borçlu ... hakkında 200.000-TL tutarında ihtiyati haciz kararı verilmesi talep edilmiş olup, mahkemece, 24/02/2021 tarihinde ihtiyati haciz talebinin, itiraz eden keşideci şirket yönünden kabulüne, diğer borçlu yönünden ise ödememe protestosu sunulmaması nedeniyle reddine karar verilmiştir. Karara karşı itiraz eden şirket vekili tarafından mahkemenin yetkisine ve esasa ilişkin nedenlerle itiraz edilmiştir....
Borçlu vekili sözleşmeye itiraz etmemiş, borca karşı çıkmıştır. İİK. 63. maddesine göre itiraz eden borçlu, itirazın kaldırılması duruşmasında, itiraz sebeplerini değiştiremez ve genişletemez. Sözleşmeye, imzasına, şartlarına cevap dilekçesi ile yapılan itiraz bu nedenle dikkate alınmamıştır. Borcun olmadığına dair bir belge de ibraz edilmediğinden" şeklindeki gerekçe ile "Davanın kabulü ile yetkiye ve borca itirazın kaldırılmasına, Asıl alacağın %20'si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine," karar verilmiştir. Davalı borçlu vekili istinaf başvurusunda; yetki ve göreve ilişkin itirazlarının değerlendirilmediğini, davanın esasına ilişkin itirazlarının incelenmediğini, İİK. 68. maddesine dayalı bir belge sunulmadığını, mahkemenin hiçbir delil toplamadan karar verdiğini, sözleşmeye ve imzaya itirazının incelenmediğini belirterek mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. Ankara 18....
Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 01/03/2023 tarih ve 2023/177 D.İş, 2023/184 Karar sayılı kararıyla; "1)İİK nın 257. ve sonraki ilgili maddelerinde öngörülen koşulların gerçekleştiği ve bu istemin yerinde bulunduğu belirlendiğinden, 2)Davacının iddia ettiği 54.000,00 TL. alacak miktarı ile sınırlı olmak üzere borçlunun, a)Taşınır mallarının,b)Taşınmaz mallarının,c)Üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının, İHTİYATEN HACZİNE, 3)İhtiyati haciz isteyen tarafından %20 nakdi veya kati süresiz banka teminat mektubunun mahkeme veznesine yatırıldığı takdirde ihtiyati haciz kararının ihtiyati haciz isteyene verilmesine, takibin kesinleşmesi ve borçlunun muvafakatı halinde teminatın ihtiyati haciz isteyene iadesine, " karar verilmiştir. İHTİYATİ HACZE İTİRAZ: İhtiyati haciz kararına itiraz eden itiraz dilekçesinde özetle; ihtiyati haciz başvurusu üzerine ihtiyati haciz kararı verildiğini, akabinde İstanbul Anadolu ... İcra Dairesi'nin ......
Esas sayılı dosyası ile icra takibine başladığını, davalı borçlu tarafından yetkiye ve alacağı yapmış olduğu itiraz nedeniyle takibi durdurulduğunu, taraflarınca yetkiye ilişkin itiraz kabul edildiğini, yetkili ... İcra Müdürlüğü ... Esas sayılı dosyası ile devam edilen icra takibine borçlu tarafından takibe ödeme emrine, borca ve ferilerine itiraz ederek takibi durdurulduğunu, müvekkilinin araç alım satımından kaynaklı olarak alınan davaya konu senetlere dayalı alacağının olmasına rağmen, davalı borçlu müvekkiline olan borcunu ödemediğini ve hiçbir neden ve gerekçe göstermeden soyut bir şekilde takibe itiraz ederek takibi durdurduğunu, davalının borcunu ödediğini veya sebepsiz zenginleşmediğini yazılı delil ile ispatlaması gerektiğini, itirazın haksız olduğunu belirterek, itirazın iptali ile takibin takip talebinde yazılı şartlarla aynen devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Antalya ...Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ......
a ödeme emrinin ... adresinde ........2016 tarihinde tebliğ edildiği, anılan borçlunun, icra müdürlüğünün yetkisine itiraz ettiğine dair dosyada bilgi ve belge bulunmadığı gibi, böyle bir iddianın da olmadığı, diğer bir ifade ile anılan borçlu yönünden icra müdürlüğünün yetkisinin ........2016 tarihinde kesinleştiği, itiraz eden borçlu .... .. ... Ltd. Şti.'nin ise, borçlu .... .... yönünden ... İcra Müdürlüğü'nün yetkisi kesinleştikten sonra 31.....2016 tarihinde yetki itirazı ile icra mahkemesine başvurduğu görülmektedir. Bu durumda yukarıda açıklanan sebeple HMK'nun .../.... maddesi gereğince itiraz eden borçlu .... ... Ltd. Şti yönünden ... İcra Müdürlüğü'nde takip yapılmasında yasaya uymayan bir yön bulunmamaktadır. O halde mahkemece, yetkiye itirazın reddi ile borçlunun sair şikayet ve itirazlarının esasının incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
HD'nin konuya ilişkin görüşüne itibar edilmediği, çekin ibrazı ile karşılıksız şerhinin çek arkasına yazılmış olmasının o çeke dayalı borcun aranacak borç olma vasfını etkilemeyeceği sonucuna varılarak, ihtiyati haciz isteyen vekilinin bu yöndeki savunmalarına itibar edilmediği, Alacaklı şirket tarafından muteriz borçlu ile diğer borçlular aleyhine, çeke ve faktoring sözleşmesine dayanarak ihtiyati haciz isteminde bulunulduğu ve faktoring sözleşmesinin 17. maddesinde yetkiye ilişkin olarak, İstanbul (Çağlayan) Mahkemeleri ve İcra Müdürlükleri yetkili kılınmış ise de, buradaki yetki şartının faktoring sözleşmesinin tarafı olmayan ihtiyati hacze itiraz eden borçlu yönünden hüküm doğurmayacağı, İhtiyati haciz talep eden vekili tarafından, ihtiyati hacze itiraz eden yanca yetkili olarak birden fazla alternatifli yetkili mahkeme gösterildiği, net ve tek belirli yetkili mahkeme gösterilmemesi nedeniyle usule uygun olmadığı ve İstanbul 6. ATM'nin 2020/568 D.İŞ Ve 2020/578 K....