Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerle davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, müvekkili bankanın, davalı ...’ten kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağının tahsili için takip başlattığını, diğer davalı ... tarafından Düzce 5. İcra Md. 2015/13568 sayılı dosyası ile ... aleyhine 150.000,00 TL asıl alacak üzerinden takip başlatıldığını, ödeme emrinin bizzat dairede teslim alınıp itiraz süresinden feragat edildiği ve maaş kesintisi için kuruma maaş haczi gönderildiği başka hiçbir işlem yapılmadığı, davalılar arasındaki bu işlemin muvazaalı olup iptali gerektiği belirtilerek ...'...

    Davalı ... vekili, takip konusu alacağın muvazaalı olduğunu, zamanaşımına uğrayan alacağa borçlunun itiraz etmediğini, aynı taşınmazla ilgili daha önce borçlu tarafından açılan tapu iptali tescil davasının reddedildiğini, borçlu aleyhine tahliye ve ecri misil davası açıldığından bu davanın muvazaalı olarak açıldığını, borçlu ile arasında ceza davası da bulunduğunu, dava konusu taşınmazın alacağına mahsuben aldığını belirterek davanın reddini savunmuştur....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi -K A R A R- Dava dilekçesinin içeriğine ve mahkemenin kabulüne göre dava İİK.nun 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali isteğine ilişkin olmayıp BK.nun .... maddesi uyarınca açılan muvazaalı satışın iptali isteğine ilişkin olup hükme yönelik temyiz itirazlarının inceleme görevi ... ... ....Hukuk Dairesine ait olmakla dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE ....01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        Davalı ... vekili, müvekkilinin muvazaalı işlem yapmadığını, taşınmazın herhangi bir takyidat bulunmadan satın alındığını savunmuştur. Mahkemece, davalı borçlu İbrahim’in davaya konu taşınmazlardan iki tanesini iş ortağı diğer davalı ...’nın yakını ve akrabası olan davalı ...’ya devir ettiği, davalı ...’nın da bir taşınmazı oğlu...’a devrettiği, bu satışların muvazaalı olduğu ancak 4. kişi ...’nin ...’dan taşınmazı iyiniyetli olarak satın aldığı gerekçesi ile Rana’ya yapılan satışlar açısından davanın kabulüne davalı ...’ın da elden çıkardığı taşınmazın değeri ile sorumlu tutulmasına karar verilmiş hüküm davalı borçlular vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK’nın 277 vd. maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Tasarrufun iptali davasının bir icra takibine dayanması gerekir. Somut olayda borçlular aleyhine İstanbul 6....

          nin anılan takip dosyasındaki bedelden sorumlu olduğunun tespitine, tasarrufun iptali şartlarının oluşmadığından bahisle davacının diğer taleplerinin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı ... Tekstil A.Ş vekili tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiştir. Dava İİK.277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir.İcra ve İflas Kanunu'nun 277. ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz yada iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır....

            Dava İİK’nın 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali isteğine ilişkindir. Mahkemece, davalı borçlular ile üçüncü kişi ... arasındaki Osmaniye 1. İcra Müdürlüğünün 2012/6991 sayılı dosyasından yapılan takibin muvazaalı olduğu kabul edilmiş ise de varılan sonuç dosya kapmasına uygun düşmemiştir. Davalı ..., 12/10/2012 tarihinde borçlular hakkında, 983.373,00 TL alacak için takip başlatmıştır. Borç kaynağı 20/01/2012 -15/02/2012 tanzim, 30/03/2012 ve 20/04/2012 vadeli bonolardan kaynaklanmaktadır. Borçlular takip günü ödeme emrini tebliğ almış ve 15/10/2012 tarihinde sürelerden feragat ederek takibi kesinleştirmiş ise de, salt bu durum, dosya kapsamındaki diğer delillerle birlikte değerlendirildiğinde takibin muvazaalı olması için yeterli görülmemiştir....

              Mahkemece de davanın hukuki nitelendirilmesi İİK 277 ve devamı olarak tasarrufun iptali davası olarak nitelendirilmiştir. İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı açılmış tasarrufun iptali davaların dinlenebilmesi için,davacının borçludaki alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması ve borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK.nun 277 md) bulunması gerekir. Bu ön koşulların bulunması halinde ise İİK.nun 278, 279 ve 280. maddelerinde yazılı iptal şartlarının bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır. Özellikle İİK.nun 278.maddesinde akdin yapıldığı sırada kendi verdiği şeyin değerine göre borçlunun ivaz olarak pek aşağı bir fiyat kabul ettiği ve yasanın bağışlama hükmünde olarak iptale tâbi tuttuğu tasarrufların iptali gerektiğinden mahkemece ivazlar arasında fark bulunup bulunmadığı incelenmelidir. Aynı maddede sayılan akrabalık derecesi vs. araştırılmalıdır....

                Bu nedenlerle mahkemenin davayı BK'nun 19. maddesindeki muvazaalı işlemin iptali olarak nitelemesi gerekirken, yazılı şekilde nitelemesi usul ve yasaya aykırı olmuştur. 2-Kabule göre ise;İİK’nun 277 ve devamı maddelerine göre davanın en geç tasarrufun gerçekleştiği tarihten itibaren 5 yıl içinde açılması gerekir. (İİK’nun 280-1) Somut olayda ilk tasarruf 21.10.2008 tarihinde gerçekleştiği halde, davanın 18.08.2016 tarihinde 5 yıllık süreden sonra açıldığının gözetilmemesi doğru değildir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA; 6100 sayılı HMK'nın 373/2. maddesi uyarınca dosyanın karar veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 29/06/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  Tefrikine karar verilen dava 34 XX 151 plakalı aracın satış işleminin öncelikle muvazaalı olduğunun tespiti ile boşanma ve mal rejiminden kaynaklı alacakları nedeniyle İİK.nun 283. maddesinin kıyasen uygulanarak aracın haciz ve satışını isteyebilmeleri, İİK.nun 227 vd maddeleri gereğince tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Mahkemece tefrik kararı sonrası görevsizlik kararı verilmiş, bu karar davacı vekilince istinaf edilmiştir....

                  ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 12/11/2020 NUMARASI : 2018/519 ESAS- 2020/858 KARAR DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) KARAR : Şanlıurfa 1....

                  UYAP Entegrasyonu