Asliye Hukuk Mahkemesinin 06/03/2020 tarih 2019/606 Esas 2020/293 Karar sayılı kararıyla, 1- Davanın KABULÜ ile davalılar T6 Yıldız ve Şemsettin KARADAĞ arasındaki Turgutlu İcra Dairesinin 2018/468 esas sayılı icra takibinin muvazaalı olduğu anlaşıldığından davacı bankanın icra takibinin maaş haczinde ilk sıraya alınmasına, 2- Turgutlu İcra Müdürlüğünün 2018/468 esas sayılı dosyasına kesilen ve ihtiyati haciz nedeniyle alacaklısı T4'a ödenmeyen paraların davacı bankanın takip dosyası olan İzmir 15. İcra Müdürlüğünün 2018/3424 esas sayılı dosyasına aktarılmasına, karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, alacaklı olduğu davalı borçlu ... aleyhine icra takibi yapıldığını, borçlunun adına kayıtlı mal varlığına rastlanmadığını, maaşı üzerine haciz konulması için talepte bulunulduğunda maaşı üzerinde İzmir 28. İcra Müdürlüğü’nün 2013/12362 sayılı dosyadan konulmuş 1. sırada haciz olduğunun anlaşıldığını, ... İcra Müdürlüğü’nün ... sayılı dosyanın alacaklısının davalı ... olduğu, davalı borçludan alınmış senede dayalı takip yapıldığının anlaşıldığı, davalılar arasında arkadaşlık olduğu beyan edilerek muvazaalı yapılan icra takibinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerle davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar ... vekili ve ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, davalı borçlu ... aleyhine icra takibi yaptıklarını, borçlunun diğer davalıya muvazaalı olarak borçlandığını ve kendisi aleyhine icra takibi yapıldığını öne sürerek, muvazaalı icra takibinin iptalini talep etmiştir. Davalı ... vekili, borç ödemeden aciz belgesinin ibraz edilmediğini, müvekkili ile davalı arasındaki bononun taraflar arasındaki kredi sözleşmesi imzalanmadan önce de bulunduğunu, müvekkilinin halasının davalı ...'in kayınvalidesi olduğunu, davalı ...'in kayınvalidesinin tedavisi için müvekkilinden ödünç para istediğini, müvekkilinin halasına yardımcı olmak için 366 gram altını ...'...
Davacı vekili, müvekkili ile davalılardan ...’nun evli olup aralarındaki boşanma davasının devam ettiğini, davalıların aralarında anlaşarak muvazaalı bono düzenlendiklerini ve bu bonoya dayalı olarak davalılardan ... tarafından teyzesi olan davalılardan ... aleyhine İzmir 24. İcra Müdürlüğünün 2015/12898 esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, icra takibi kapsamında davalılardan ... adına kayıtlı olan 26 NK 289 plakalı araca haciz konulup yakalama avansı yatırıldığını, davalılardan ...’nun gerçek dışı borç yaratarak aslında müvekkiline ait olduğunu bildiği aracı trafik memurlarınca çektirerek müvekkiline zarar vermeyi amaçladığını, haczedilen aracın müvekkilinin şahsi malı olduğunu belirterek davalılar arasındaki muvazaalı icra takibinin iptalini talep etmiştir. Davalılar, borcun gerçek olduğunu, bononun muvazaalı olarak düzenlenmediğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır....
Davada tasarrufun iptali sebeplerinin olması halinde İİK'nun 283/1. maddesi uyarınca tasarruf konusu edilen davalılar arasındaki muvazaalı olan icra takibinde davacı lehine haciz ve satış yetkisi verilmesi gerekir. Bu durumda mahkemece dava konusu davalılar arasındaki muvazaalı icra takibine ilişkin tasarrufun iptali ile davacı alacaklıya İstanbul 24. İcra Müdürlüğü’nün 2013/9083, İstanbul 1. İcra Müdürlüğü’nün 2013/9680 ve İstanbul 2. İcra Müdürlüğü’nün 2013/10177 sayılı dosyalarındaki alacak ve fer'ileri ile sınırlı olmak üzere haciz ve satış yetkisi verilmesine karar verilmesi gerekirken kararda yalnızca tasarrufun iptaline karar verilmesi doğru değil res’en bozma nedeni ise de yapılan yanlışlığın giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden hükmün 6100 sayılı HMK'nın 370/2. maddesi gereğince düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir....
İcra Müdürlüğünün 2012/13565 sayılı dosyası ile başlattığı icra takibinin iptali için...9.İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2012/1151 sayılı dosyasından açılan davada davanın reddine karar verilmişse de, Yargıtay 12.Hukuk Dairesi’nin 09/04/2013 tarih ve... sayılı kararı ile hükmün bozulmasına karar verildiği, bozmadan sonra ilk derece mahkemesinin 2013/662-2013/980 sayılı kararı ile direnerek yine davanın reddine karar verdiği bunun üzerine dosyanın Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nda hala derdest olduğu anlaşılmaktadır. Bu nedenle anılan icra takibinin iptali davasının bekletici mesele yapılmasına karar verilmesi bu dosya içeriğine ve oluşacak sonuca göre dava şartları yeniden değerlendirilerek esasa girilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır....
İcra Müdürlüğü’nün 2018/23560 E. sayılı takibinin muvazaa nedeniyle iptalini, hacizli hisselerin geçerli olduğu anlamına gelmemek kaydıyla, Bankamıza hacizli hisseleri geçerli olduğu açık olduğundan ve davalı/borçlu T6 adına kayıtlı tüm malvarlığı üzerine danışıklı olarak uygulanan haciz işlemlerinin ve tasarrufların, TBK.’nun 19. Maddesi ile İİK.’nun 277 ve devamı maddeleri gereğince muvazaalı olarak yapılan işlemlerin, müvekkil banka yönünden iptali ile İstanbul 11. İcra Müdürlüğünün 2018/23560 E. sayılı takibinin muvazaa nedeniyle iptaline kara verilmesini, borçlu faruk sarı'nın işbu dosyadan hacizli tüm taşınır ve taşınmaz malları, üçüncü şahıslar üzerindeki hak ve alacakları ile istihkakları üzerine teminatsız olarak ihtiyati haciz kararı verilmesi, davalı borçlu faruk sarı'nın malvarlığına uygulanan diğer haciz işlemlerinin iptali ile bu değerler üzerine banka haczinin işlenmesini, İstanbul 11. İcra Müdürlüğünün 2018/23560 E....
"İçtihat Metni" Mahkemesi : Aksaray 1.Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki takibin ve sıra cetvelinin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı A.. G.. vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava ve birleşen dava sıra cetvelinin ve davalı A.. G.. tarafından borçlu aleyhine girişilen takibin iptali istemine ilişkindir. Davacı H.. K.. vekili davalı alacağının muvazaaya dayandığını, diğer davacı M.. Ç.. vekili ise dava dışı borçluya ait aracın satışından sonra düzenlenen sıra cetvelinde 08.05.2003 olan haciz tarihlerinin 26.09.2003 olarak gösterilmesinin hatalı olduğunu, öte yandan üst sıraya alınan davalı A.. G..’in alacağının muvazaalı olduğunu ileri sürmüştür....
İİK'nun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz yada iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır. Davacı, iptal davası sabit olduğu takdirde, tasarruf konusu mal üzerinde cebri icra yolu ile hakkını almak yetkisini elde eder. Bu tür davaların dinlenebilmesi için,davacının borçludaki alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması ve borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK.nun 277 md) bulunması gerekir. Dava koşulları yönünden somut olay incelendiğinde; dava konusu takibin 23.11.2008 keşide tarihli çeke dayandığı, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleştiği anlaşılmaktadır....
Davalı ... vekili, aciz belgesinin usulsüz olduğunu, dava konusu taşınmazının vekalet ücreti alacağına mahsuben alındığını, alacaklının ... olmasına rağmen icra takibinin .... AŞ. tarafından yapıldığını, icra takibinin iptali gerektiğini, .... AŞ'nin taraf sıfatı bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere göre dava konusu taşınmazın borcun doğumundan sonra, düşük bedelle, borçlu tarafından avukatı olan davalıya satılması nedeniyle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir....