Önalım hakkını kullanan paydaş bu payı satın almak isterken tapuda gösterilen satış bedeli ile davalı tarafından ödenen harç ve masraflar toplamından önalım bedelini depo etmesi gerekir. Ancak davacı tapuda yapılan satış sözleşmesinin tarafı olmadığından bedelde muvazaa iddiasında bulunabilir ve bu iddiasını her türlü delille kanıtlayabilir. Olayımıza gelince;Önalım hakkına konu edilen ... ada ... parsel sayılı taşınmazın 50/61 payı elbirliği mülkiyetine tabi olarak ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ...., ..., ..., ... adlarına kayıtlı iken, davalı ...'e 23.3.2011 tarihinde toplam 100.000 TL bedelle satılması üzerine, davacı tapuda satış bedelinin muvazaalı olarak yüksek gösterildiğini iddia ederek önalım davası açmıştır. Davacı bedelde muvazaa iddiasında bulunduğuna göre bu iddiasını kanıtlaması gerekir. Satış sözleşmesinin tarafı olmadığından bu iddianın tanık dahil her türlü delille kanıtlanması mümkündür....
Ancak davacı tapuda yapılan satış sözleşmesinin tarafı olmadığından bedelde muvazaa iddiasında bulunabilir ve bu iddiasını her türlü delil ile kanıtlayabilir. Olayımızda; önalım hakkına konu 1067 ada 12 parsel sayılı taşınmazın 15/32 payı 105.000 TL bedelle davalıya satılmıştır. Davacı ise tapuda satış bedelinin muvazaalı olarak yüksek gösterildiğini, bu hususun keşif dahil her türlü delille kanıtlanacağını iddia etmiştir. Davacı bedelde muvazaa iddiasında bulunduğuna göre bu iddiasını kanıtlaması gerekir. Ancak bu konuda dinlenen davacı tanıkları payın davalıya hangi bedel karşılığı satıldığı konusunda açık, kesin ve görgüye dayalı bir beyanda bulunmamıştır. Mahkemece yerinde yapılan keşif sonunda hükme esas alınan bilirkişi raporunda dava konusu edilen payın değeri 7.694,72 TL olarak bildirilmiş ise de, muvazaa iddiasının kanıtlanması için keşif tek başına yeterli değildir. Sadece davacının diğer delillerini doğrulamak bakımından önem arz eder....
Davacı, önalım hakkına engel olmak için dava konusu payların satış bedelinin muvazaalı olarak yüksek gösterildiğini iddia etmiştir. Mahkemece mahallinde keşif yapılmış ve bilirkişiler 12.12.2013 tarihli raporda dava konusu 801 parsel sayılı taşınmazın 1/3 payının satış tarihinde 29.617,40TL; 802 parsel sayılı taşınmazın 1/3 payının ise satış tarihinde 478.816,80TL değerinde olduğunu belirlemişlerdir. Keşif sırasında dinlenen davacı tanıklarının beyanına resmi akdin tarafı olmaları nedeniyle itibar edilemeyeceği açıktır. O halde davacının bedelde muvazaa iddiasını kanıtlayabildiğini söyleyebilme olanağı bulunmamaktadır....
Önalım hakkını kullanan paydaş bu payı satın almak isterken tapuda gösterilen satış bedeli ile davalı tarafından ödenen harç ve masraflar toplamından ibaret önalım bedelini depo etmesi gerekir. Ancak davacı tapuda yapılan satış sözleşmesinin tarafı olmadığından bedelde muvazaa iddiasında bulunabilir ve bu iddiasını her türlü delille kanıtlayabilir. Olayımıza gelince; Taraflar arasındaki uyuşmazlık tapuda gösterilen satış bedelinin muvazaalı olarak yüksek gösterilip gösterilmediği noktasındadır. Önalım hakkına konu edilen ... No’lu parseldeki 1 / 16 pay 35.100 TL bedelle taşınmazların paydaşı ... tarafından davalıya 7.2.2008 tarihinde satılmıştır.Davacı tapuda satış bedelinin önalım hakkının kullanılmasını engellemek amacıyla yüksek gösterildiğini ileri sürüp bedelde muvazaa iddiasında bulunmuştur. Davacı satış sözleşmesinin tarafı olmadığından bu iddianın tanık dahil her türlü delille kanıtlanması mümkündür....
Önalım bedeli tapuda gösterilen satış bedeli ile davalı tarafından ödenen harç ve masrafların toplamından ibarettir Dava konusu payın satışına ilişkin hukuki işlemin tarafı olan davalı üçüncü kişi durumundaki davacıya karşı bedelde muvazaa iddiasında bulunamaz ise de davacı önalım hakkına engel olmak amacıyla satış bedelinin resmi satış senedinde yüksek gösterildiğini iddia edebilir ve bu iddiasını tanık dahil her türlü delille kanıtlayabilir. Somut uyuşmazlıkta, dava konusu 15 sayılı parseldeki çekişme konusu payın mülkiyetinin 90.000,00 TL bedelle davalıya nakledildiği anlaşılmaktadır. Davacı önalıma engel olmak için satış bedelinin yüksek gösterildiğini iddia etmiştir. Satış sözleşmesinin tarafı olmayan davacı bedelde muvazaa iddiasını tanık dahil her türlü delille kanıtlayabilir....
Bu şekli ile somut olayda; davanın muvazaa nedeniyle düzenleme şeklinde satış vaadi sözleşmelerinin iptali ile tapudan terkine ilişkin olarak açıldığı, dosyamız davalısının yukarıda incelenen ve henüz kesinleşmeyen Uzunköprü 2....
Somut olayda; bozma ilamında özellikle davalı tarafın satış vaadi sözleşmesinin muvazaa nedeniyle geçersiz olduğuna yönelik savunması ile diğer savunmalarının açıklığa kavuşturulması gerektiği belirtilmiştir. Ancak mahkemece, bozma ilamında değinilen hususlar yönünden sadece kolluk araştırması yapılarak ve murisin unutkanlığı olduğunu beyan eden tanık anlatımları doğrultusunda muvazaa iddiasının ispatlandığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Bu durumda mahkemece, bozma ilamına uyulmasına rağmen bozma gereklerinin tam olarak yerine getirildiğini söyleyebilme imkanı yoktur....
ile dava dışı şirket arasında organik bağın varlığından söz etmişse de organik bağı ispatlayacak herhangi bir delil sunmadığını beyanla haksız ve kötü niyetli davanın reddini savunmuştur DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, elektrik aboneliği sözleşmesinin muvazaa nedeniyle iptali istemine ilişkindir. ---- müzekkere yazılarak; Davalı -------- muhasebe kayıtlarının hangi muhasebeci tarafından tutulduğu hususunda müzekkere yazıldığı görüldü....
ile dava dışı şirket arasında organik bağın varlığından söz etmişse de organik bağı ispatlayacak herhangi bir delil sunmadığını beyanla haksız ve kötü niyetli davanın reddini savunmuştur DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, elektrik aboneliği sözleşmesinin muvazaa nedeniyle iptali istemine ilişkindir. ---- müzekkere yazılarak; Davalı -------- muhasebe kayıtlarının hangi muhasebeci tarafından tutulduğu hususunda müzekkere yazıldığı görüldü....
Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 20.04.2004 tarihli taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, ikinci kademedeki istek ise, satış vaadi sözleşmesiyle yapılan ödemenin faizi ile birlikte geri alınması istemine ilişkindir. Davalılar, satış vaadi sözleşmesinin alınan borç paranın teminatı olarak muvazaalı düzenlendiğini, açılan davanın reddini savunmuştur. Karşı davalarında ise, taşınmaz satış vaadi ve menkul eşya satış sözleşmesinin iptalini, tapu kaydındaki şerhin terkinini, davacıya olan borç miktarının tespitini istemişlerdir. Mahkemece, asıl davanın reddine, satış vaadi sözleşmesi şerhinin terkinine, davalıların ... Ltd. Şti.ne 196.277.867.900 TL. borçlu olduklarının tespitine karar verilmiştir. Hükmü, davacı ve davalılardan ... Ltd. Şti. temyiz etmiştir. 1-Asıl davadaki istemin dayanağı, biçimine uygun düzenlenen 20.04.2004 tarihli taşınmaz satış vaadi sözleşmesidir....