Önalım hakkını kullanan paydaş bu payı satın almak isterken tapuda gösterilen satış bedeli ile davalı tarafından ödenen harç ve masraflar toplamından ibaret önalım bedelini depo etmesi gerekir. Ancak davacı tapuda yapılan satış sözleşmesinin tarafı olmadığından bedelde muvazaa iddiasında bulunabilir ve bu iddiasını her türlü delille kanıtlayabilir. Somut olayda; önalım hakkına konu edilen 62999 ada 2 sayılı parseldeki toplam 8544/1474175 pay, taşınmazın paydaşı Hatip Doğar tarafından 17.000,00 TL bedelle 08.02.2011 tarihinde davalı ...’e satılmıştır. Davacı ise bedelde muvazaa iddiası ile önalım davası açmış ve keşif yapılıp taşınmazın gerçek değerinin belirlenmesinden sonra bedelin depo edilmesini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Şanlıurfa 2.Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen, tarafları, tarih ve numarası yukarıda yazılı hükmün incelenmesi sırasında Yargıtay 1.Hukuk Dairesinin 23.6.20411 gün, 6382-7430 sayılı, 14.Hukuk Dairesinin 28.9.2011 gün 8656-11086 sayılı kararlarıyla meydana gelen görev uyuşmazlığının giderilmesi istenilmekle, 2797 sayılı Yasa uyarınca toplanan Başkanlar Kurulu’nca dairelerin görevsizlik kararlarıyla dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü: Asıl dava, satış vaadi sözleşmesinin muvazaa nedeniyle iptali, birleşen dava ise satış vaadi sözleşmesine dayalı cebri tescil istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın bu niteliği itibariyle,hükmün temyiz inceleme görevi 14.Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ:14.Hukuk Dairesinin görevsizlik kararının KALDIRILMASINA,dosyanın bu Daireye gönderilmesine 9.2.2012 gününde oybirliği ile karar verildi....
Av. ... aralarındaki iş makinesinin satışının muvazaa ve ehliyetsizlik nedeniyle iptali davası hakkında ... Asliye Ticaret Mahkemesi'nden verilen 15.05.2014 gün ve 2014/10 E.-2015/486 K.sayılı hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşuldu. - K A R A R - Heyetçe incelenmesine gerek görülen 28.10.2013 tarihli noter satış sözleşmesinin okunaklı ve tasdikli bir örneği, yine satışa esas alınan 30 Eylül 2013 tarihli ...'a verilen vekaletnamenin okunaklı ve tasdikli bir örneği ile ....'nin şirket ana sözleşmesinin okunaklı ve tasdikli bir örneğinin eklendikten sonra yeniden gönderilmek üzere dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 25.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davacı, dava konusu payın satış bedelinin önalım hakkını engellemek amacıyla resmi senette 400.000,00 TL olarak gösterilmek suretiyle davalıya satıldığını, gerçek satış bedelinin 100.000,00 TL olduğunu iddia ederek bu bedel üzerinden önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil isteğinde bulunmuştur. Davalı, tapuda gösterilen değerin gerçek değer olduğunu savunmuştur. Mahkemece, dava konusu payın keşfen belirlenen değerine dayanılarak davacının bedelde muvazaa iddiasına itibar edilmek suretiyle 177.857,00 TL üzerinden davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. Davacı, önalım bedelinin tapuda gösterilen değerden az olduğunu ileri sürerek bedelde muvazaa iddiasında bulunması halinde bu iddiasını kanıtlamalıdır. Davacı satış sözleşmesinin tarafı olmadığından bedelde muvazaa iddiasını her türlü delille ispatlayabilir. Ancak keşif tek başına bedelde muvazaa iddiasını kanıtlamaya yeterli değildir....
Davacı-birleşen davanın davalısı Asıl davada, davalı şirket ile 7 adet daireyi satın almak amacıyla noterde taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesi imzalayarak satış bedeli olan 337.000TL’yi ödediği halde dairelerin tapularının devredilmediğini, açtığı tapu iptali ve tescil davasının reddedildiğini ileri sürerek, 337.000TL’nin davalı şirketten tahsilini istemiş, davalı şirket ise birleşen karşı davasında, bedelsizlik ve muvazaa nedenlerine dayanarak dava konusu taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesinin iptalini istemiştir. Davacı-birleşen davanın davalısı Recep ile davalı-birleşen davanın davacısı şirket arasında 24.1.2002 tarihinde taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesi düzenlendiği taraflar arasında çekişmesizdir. Sözleşmede 337.000TL’nin nakden ve tamamen ödendiği belirtilmiştir. Sözleşme resmi şekilde düzenlenmiş olup geçerlidir....
Davalı vekili, resmi senette gösterilen satış bedelinin gerçek satış bedeli olduğunu beyan ederek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, önalım bedelinin tapuda gösterilen değerden az olduğunu ileri sürerek bedelde muvazaa iddiasında bulunması halinde bu iddiasını kanıtlamalıdır. Davacı, satış sözleşmesinin tarafı olmadığından bedelde muvazaa iddiasını her türlü delille ispatlayabilir. Ancak, keşif tek başına bedelde muvazaa iddiasını kanıtlamaya yeterli değildir. Somut olayda; 217 ada 27 parsel sayılı taşınmazda 1/3 pay 15.05.2015 tarihli satışla davalıya 70.000,00 TL bedelle satılmıştır. Davacı, dava konusu payın gerçekte 30.000,00 TL'ye satıldığını, önalım hakkına engel olmak için bedelin muvazaalı olarak yüksek gösterildiğini iddia etmiştir. İnşaat bilirkişisi 16.02.2016 tarihli raporunda 1/3 hissenin değerinin 17.920,00 TL olduğunu saptamıştır....
Önalım hakkını kullanan paydaş bu payı satın almak isterken tapuda gösterilen satış bedeli ile davalı tarafından ödenen harç ve masraflar toplamından ibaret önalım bedelini depo etmesi gerekir. Ancak, davacı tapuda yapılan satış sözleşmesinin tarafı olmadığından bedelde muvazaa iddiasında bulunabilir ve bu iddiasını her türlü delille kanıtlayabilir. Olayımıza gelince; önalım hakkına konu edilen payın ilişkin bulunduğu ... no’lu parselden davalı .../... payı 15.000 TL bedelle paydaş ...'den 22/08/2007 tarihinde, .../... payı 10.000 TL bedelle paydaş ...’dan 06/08/2007 tarihinde, .../... payı 50.000 TL bedelle paydaş ... ve .../... payı da 50.000 TL bedelle ...'tan 02.01.2008 tarihinde satın almıştır. Davacı tapuda satış bedellerinin muvazaalı olarak yüksek gösterildiğini, gerçekte payın 31.050 TL bedelle satın alındığını iddia etmiştir. Davacı, bedelde muvazaa iddiasında bulunduğuna göre bu iddiasını kanıtlaması gerekir....
Davacılar bedelde muvazaa iddiasında bulunduklarına göre bu iddialarını kanıtlamaları gerekir. Satış sözleşmesinin tarafı olmadıklarından bedelde muvazaa iddiasının tanık dahil her türlü delille kanıtlanması mümkündür. Ancak mahkemece tanıklar dinlenilmeden sadece keşif sonrası bilirkişi raporu ile yetinilmek suretiyle bedelde muvazaa iddiası kanıtlandığından bahisle, davacılara bilirkişi raporundaki bedel üzerinden önalım hakkının kullandırılıp bu değerler üzerinden depo kararı verilmiştir. Mahkemece, davacıların bedelde muvazaa hususunda gösterdiği tanıklar dinlenip, taraf delilleri toplanıp ve dosyadaki tüm deliller birlikte değerlendirilmek suretiyle varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme sonucu yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi hatalı görülmüştür. Hüküm, bu nedenle bozulmalıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 29.05.2008 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 18.02.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar ... ve ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satış vaadi sözleşmesine dayanan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davalılar ... ve ... davayı kabul etmişlerdir. Davalılar ..., ... ve ... satış vaadi sözleşmesinin muvazaalı olarak düzenlendiğini, açılan davanın reddini savunmuştur....
Önalım hakkını kullanan paydaşın bu payı satın almak isterken tapuda gösterilen satış bedeli ile davalı tarafından ödenen harç ve masraflar toplamından ibaret olan önalım bedelini depo etmesi gerekir. Ancak davacı tapuda yapılan satış sözleşmesinin tarafı olmadığından bedelde muvazaa iddiasında bulunabilir ve iddiasını tanık dahil her türlü delille kanıtlayabilir. Davacı, 297 ada 17 parsel sayılı taşınmazda 28.05.2010 tarihli resmi senette satış bedelinin tapuda çok yüksek gösterildiğini, gerçek satış bedelinin tespit edilerek davalı adına olan payın iptali ile adına tescilini istemiştir. Tapudaki satış işleminin tarafı olmayan davacı bedelde muvazaa iddiasını her türlü delil ile ispat edebilir. Mahkemece yapılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporu muvazaa iddiasını ispata tek başına yeterli değildir. Ancak diğer delillerin tamamlayıcısı durumundadır....