Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

TEKSTİL’in hisse devir sözleşmesinin yapıldığı sıralarda borca batık ve aciz halinde bir şirket olduğunu, bu nev’i hiçbir faaliyeti olmayan bir şirketin hisselerinin 3.000.000 TL’ye devre-dilmesinin işlemde muvazaa olduğunu gösterdiğini iddia ederek 13.04.2018 tarihli hisse devir sözleşmesinin muvazaa nedeniyle geçersiz olduğunun tespitine karar verilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    İlk derece mahkemesince, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, E.AJ İç ve Dış Ticaret Limited Şirketinin 11.12.2015 tarihli olağanüstü ortaklar kurulu toplantısında alınan 10.12.2015 tarihli hisse devrinin oylanmasına dair kararının iptaline ilişkin davanın yetkisizlik nedeniyle usulden reddine, davacının 10.12.2015 tarihli " limited şirketi hisse devri sözleşmesinin " iptaline ilişkin davasının ise davacının anılan sözleşmeye taraf olmadığı gerekçesiyle aktif dava ehliyeti yokluğu nedeniyle usulden reddine, görevsizlik kararı veren İstanbul Anadolu 27 Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/86 Esas sayılı dosyasında 02.06.2016 tarihinde verilen tedbir kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. Karar davacı vekilince tarafından istinaf edilmiştir....

      Alacaklı, yani tasarrufun iptali davasında davacı kişi davanın her aşamasında, temyiz süreci de dahil olmak üzere, ... mahkemeye sunabileceğini, borçlu hakkında başlatılmış olan icra takibinin kesinleşmiş olması gerektiğini, dava şartı yokluğundan davanın usulden reddi gerektiğini, öncelikle davanın harç eksikliği nedeniyle reddine, bu mümkün olmadığı halde dava şartı eksiklikleri nedeniyle davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, Türk Borçlar Kanunu’nun 19. maddesi (Borçlar Kanunu’nun 18. maddesi) kapsamında muvazaa hukuksal nedenine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Ticari davalar, mutlak ticari davalar, nispi ticari davalar ve yalnızca bir ticari işletmeyle ilgili olmasına rağmen ticari nitelikte kabul edilen davalar olmak üzere üç gruba ayrılır....

        A.Ş. hisselerinin devri karşılığında kendisine 4.800.000 TL para ödenmesi ve bir taşınmazın devrinin taahhüt edilmediğini, davacının bu iddialarının tamamen gerçek dışı olduğunu, hisse devrinin üzerinden yaklaşık 3 yıl geçtiği halde davacının bu dönem içinde taraflar arasındaki uyuşmazlıkların hiçbirinde veya ayrı olarak hisse devrinden dolayı alacaklı olduğunu ileri sürmediğini, davacının hisse devrinden sonra, ......

          Noterliğinin 05/10/2015 tarihli 21856 yevmiye numaralı ihtarının tarafına gönderildiğini, ihtarın tarafına 07/10/2015 tarihinde ulaştığını, bu ihtarname ile abisi tarafından tarafına yönelik olarak yapılan hileli işlemlerden ve abisinin kötü niyetinden haberdar olduğunu, hisse devrinin hile nedeniyle hukuken geçersiz olduğunu, davalı abisinin hisse satışından doğan alacağını ödemediğini, tapu devrini de yapmadığını, davaya konu hisseleri hile ile bedelsiz olarak ele geçirdiğini, davaya konu pay ve hisse satış işleminde, usule uygun bir satış/devir sözleşmesinin mevcut bulunmadığını, pay devrine ilişkin pay defterine tarafınca atılmış imza da bulunmadığını, bu hususların yasanın aradığı zorunlu geçerlilik şartları olduğunu, bunların noksanlığının devri geçersiz kıldığını, bu nedenlerle öncelikle Aslan Tekstil Konfeksiyon Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketinde şahsına ait olan 1.273.500 pay miktarındaki hissenin davalıya yapılan devrinin hile nedeniyle veya TTK.'...

          ye devrettiği, adına her türlü ticaret sicil kayıt ve tescil işlemlerinin yapmasına muvafakat ettiği devre ilişkin şirket genel kurul karar defterinin de sunulduğu belirtilerek hisse devir işleminin tescil ve ilanı talep edilmiştir. ...nün 16/03/2022 tarihli yazısıyla Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/854 Esas 2018/492 Karar sayılı kararıyla .... Şti'nin tüzel kişiliğinin mal varlığının tasfiyesi ve davaların sonuçlarıyla sınırlı olmak üzere ihyasına karar verildiği, talep edilen hisse devri tescili ve ilanı işleminin anılan mahkeme kararı gereğince gerçekleştirilemediği davacıya bildirilmiştir. Davacı yan Tasfiye Halinde .... Şti'nde ortaklar arasında hisse devri yapıldığını, şirket genel kurul kararıyla hisse devrinin kabul edildiğini, hisse devrinin tescili ve ilanı talebinin sicil müdürlüğünce gerçekleştirilmediğini, şirketin tam ihyası gerektiğini iddia etmiş, davalı yan ise .......

            Mahkemece, dava konusu taşınmaza ait bir kısım hisselerin iptali için açılan davaların kesinleştiği tarih ile dava tarihi arasında bir yıllık zamanaşımı süresi geçtiğinden davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş; Hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, tapu ile davalıdan satın aldığı taşınmazın hak sahipleri tarafından muvazaa nedenine dayalı açılan tapu iptali ve tescil davaları sonucu adına kayıtlı hissenin bir kısmının iptal edilmesi nedeniyle ödenen satış bedelinin tahsili isteğinde bulunmuş, davalı zamanaşımı 2010/4298 2011/6463 itirazında bulunmuş ve mahkemece davanın bir yıllık zamanaşımı süresi içerisinde açılmadığından davanın reddine karar verilmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, kaynağını 775 sayılı yasadan alan satım sözleşmesine dayanmaktadır....

              Asliye Hukuk Mahkemesi' nin 28/09/2021 tarih 2021/421 Esas 2021/440 Karar sayılı ilamı ile; "Açılan Davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE" karar verilmiştir. D)İSTİNAF NEDENLERİ Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin annesi Ayşe tarafından muvazaaya bağlı bağış yolu ile davalıya davaya konu taşınmazın devir yapılmış olduğunu, davalıya yapılan devir işleminin yolsuz olduğunu, bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin aktif husumet ehliyeti bulunmadığından usulden red kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir. E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava, muvazaa nedenli tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın usulden reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili istinaf yoluna başvurmuştur....

              Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre; davalıların hisse devri sırasında şirket varlığının gizlendiği iddiasının varit olmadığı, hisse devrinin gerçek değerinin altında bir bedelle yapıldığı iddiasının da gerçekle bağdaşmadığı, davalı müdürün şirket varlığını azalttığından söz edilemeyeceği, davacı iradesinin hile ve gabin ile fesada uğratılması nedeniyle 02/05/2008 tarihli hisse devir sözleşmelerinin iptali isteminin dayanaksız olduğu ve sözleşmelerin geçerli bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir....

                ın ise 23.06.2003 tarihli dilekçesiyle üyeliği devralmak istediğini bildirmeleri üzerine yönetim kurulunun 23.06.2003 tarih ve 43 sayılı kararı ile devir nedeniyle davacının üyelikten ihracına karar verildiğini, devir işleminin bu şekilde kabulünün ortaklıktan çıkarma anlamına gelmeyeceğinden anılan kararın davacıya tebliğ edilmediğini savunarak, davanın reddini istemiştir. İhbar olunan vekili, kooperatif hisse devrinin şekle bağlı olmadığını, davacının müvekkiline hisse devrine, müvekkilininde hisseyi devralmak istediğine dair dilekçelerin ihraç kararından evvel kooperatife gönderildiğini, dilekçelerin asıllarının tekrar fakslandığını, davacının kötüniyetli olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, akraba ilişkisi olan davacının ihbar olunan...'...

                  UYAP Entegrasyonu