Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının davayı hisse devrinin gerçekleştiği tarih olan----- tarihinden itibaren iki yıllık yasal süre içerisinde açtığını ancak aynı davanın hisse devrinin öğrenildiği tarihten itibaren 3 aylık hak düşürücü yasal süre içerisinde açılmadığını ve hisse devri sürecinde davacının onayı ve bilgisi olduğunu ve bu durumu davacının dava dilekçesinde ikrar ettiğini, basiretli tacir olan davacının genel kuruluna katıldığı şirketin hisse yapısına dikkat etmemiş olduğu savunmasının kabul görmemesi gerektiğini, sadece birkaç hissedara sahip bir şirkete yeni bir hissedar katılmasını fark etmemenin de hayatın olağan akışına aykırı olduğunu ve en iyi ihtimalle davanın ------------ aylık zamanaşımı süresini dolduğunun kabulü ve bu süre sonrasında açılmış olan davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddedilmesi gerektiğini, davacının kötüniyetli olduğunu ve şirketin karar mekanizmalarının etkin çalışmasını engellemeye çalıştığını ve şirketi iş göremez bir hale sokmayı...

    Muvazaa iddiasına dayanak bir delil dosyada mevcut değildir. Ayrıca davacı sadece hisse devrinin geçerli olduğunun tespiti için bu davayı açmıştır. Elbette davalı şirketin devri kabul zorunluluğu yoktur. Sadece usulüne uygun ( resmi biçimde devrin yapılması ve şirketin ana sözleşmesinde şahsi ya da fiili bir sınırlamanın bulunup bulunmadığı yönünden) tespitine ilişkindir. Yasa gereği şirket satın alanı kabul edebileceği gibi hisseyi ondan satın alabilir ya da 3. Kişinin alması için yönlendirebilir ya da şirketi feshe ve tasfiyeye götürebilir. Bu nedenle davalı savunmaları yerinde görülmeyerek geçerli hisse devrine binaen davanın kabulü ile----- kayıtlı olan davalı şirketteki davacıya ait %50 hissenin 14.03.2019 tarihi itibariyle dava dışı ---- devredildiğinin tespitine, karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

      CEVAP / Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle ; Davacıların iddialarına göre hisse senedi devir işleminin 1997 yılından önce gerçekleşmiş olması nedeniyle, gerek 5 yıllık gerekse 10 yıllık zamanaşımı sürelerinin geçtiğini, muvazaa iddiasının yerinde olmadığını, hisse devrinin yasaya uygun olarak müvekkilinin alacağına karşılık yazılı sözleşmeyle yapıldığını ancak aradan geçen zaman nedeniyle yazılı sözleşmenin bulunamadığını, davacıların murisinin elinde kalan %0,11 payın yönetim kurulunda yer almak maksadıyla bırakıldığını ve kendisine sonradan yapılan ödemelerin iyiniyet ödemesi kapsamında olup kâr payı ödemesi olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava; davacıların murisi ile davalı arasında yapılan anonim şirket hisse devrinin muvazaalı olduğu iddiasına dayalı, tespit ve tescil istemine ilişkindir. Mahkememizce yapılan yargılama sonunda; ... San. Tic....

        tasdik edilmiş devir sözleşmeleri ile devre muvafakat edildiğini gösteren ortaklar kurulu kararının, noter tasdikli bir örneğinin ticaret sicili memurluğuna verilmesi gerekiyor (ttk md.519). böyle bir muvafakat belgesi düzenlenmemiş ve kesinlikle ticaret siciline sunulmadığı, devir hukuki sürecinin tamamlanmış olup olmadığını incelemesi gerektiği, limited şirket hisse devrinin yasal dayanaklarının hiç birisinin mahkemenin red kararı ile koruduğu hisse devri işleminde söz konusu olmadığı zira mahkeme dava konusu şirket hisse devrinin iptaline ilişkin davayı incelerken HMK uyarınca ticari davalarda belge ile iddia ve savunma esas iken söz konusu hisse devrinin safahati ile nasıl gerçekleştiğine ait hiç bir inceleme yapmadığı, ticaret sicilinde ki devir işlemlerinin celbine bile gerek görmediği ve usule aykırı olarak sadece davalı tanıkları üzerine bir karar tanzim ettiği, eksik inceleme olduğu, yine davalı yanın kendi iddia ve savunmalarında açıkça kamu alacaklarından kaçmak amacı ile hisse...

          Bardakçı'nın, davalı ortakların şirket yönetiminde yasa dışı bir takım usulsüz işlere girişmeleri nedeniyle şirketteki hissesini diğer davacı ...'a geri almak ve menfaatinden faydalanmak üzere devrettiğini, hisse devrinin sahte imzalarla ortaklar kurulu tarafından tescil ettirildiğini, hisse devri sırasında müvekkili ...'nin iradesinin sakatlandığını, hisse devir işleminin yok hükmünde olduğunu, sahte imzalarla kararlar alınarak ve reçeteler düzenlenerek müvekkili ... Bardakçı'nın kişilik haklarının zedelendiği, maddi ve manevi zarar gördüğünü ileri sürerek limited şirket hisse devrinin iptali ile davacı ...'nin davalı şirket ortağı olduğunun tespitine, şimdilik her bir davacı için 1000,00'er TL olmak üzere toplam 2000,00 TL maddi tazminatın ve davacı ... için 20.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davacılar vekili ıslah dilekçesi ile, hisse devrinin hükümsüzlüğünün tespitini, davalı şirketin 2008 yılı kar payından müvekkili ...'...

            projelerin uygulama alanında bulunan bir yerin ölünceye kadar bakma sözleşmesiyle devrinin gerçek iradeyi yansıtmadığını, davalı üzerinde kayıtlı İstanbul ili, Beyoğlu İlçesi Hacıhüsrev Mahallesi 2765 Ada 4 Parsel numaralı taşınmazda 14837 / 550561 hisse pay / payda oranın taşınmaz tapu kaydının muvazaa nedeni ile iptaline “taşınmazın kaydının mirasçılar adına tespit ve tescili 'ne, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa tenkis'ine, fazlaya ilişkin hakları saklı tutulması ile yargılama giderleri ile avukat tahsis etmeleri halinde vekalet ücretinin davalıya tahmiline, karar verilmesini talep etmiştir....

            ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 13/04/2021 NUMARASI : 2021/335 ESAS - 2021/444 KARAR DAVA KONUSU : (Anonim Şirket Hisse Devrinden Kaynaklı) KARAR : Taraflar arasında görülen dava neticesinde ilk derece mahkemesince verilen hükmün Davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili T1 ve davalı T3 in muris Derya KAYA' nın mirasçıları olduklarını, muris Derya KAYA' nın Kaya Holding A.Ş' ye sahip olduğu hisselerinin davalı T3 e devrinin evvelemirde imzada sahtecilik nedeniyle, bu mümkün görülmez ise muris muvazaası nedeniyle iptaline ivedi olarak dava konusu hisse senetlerinin dava süresince bir karar ittihaz olunana kadar üçüncü kişilere devrinin önlenmesi bakımından ihtiyat-i tedbir kararı verilmesini, evvelemirde imzanın murise ait olmaması karşısında, sahtelik nedeniyle ilgili devir işlemlerinin ve sözleşmenin geçersizliğine...

            A.Ş' ye sahip olduğu hisselerinin davalı ...' e devrinin evvelemirde imzada sahtecilik nedeniyle, bu mümkün görülmez ise muris muvazaası nedeniyle iptaline ivedi olarak dava konusu hisse senetlerinin dava süresince bir karar ittihaz olunana kadar üçüncü kişilere devrinin önlenmesi bakımından ihtiyat-i tedbir kararı verilmesini, evvelemirde imzanın murise ait olmaması karşısında, sahtelik nedeniyle ilgili devir işlemlerinin ve sözleşmenin geçersizliğine ve iptaline, şekil şartı yokluğu ve alacağın temliki sözleşmesi bulunmaması karşısında ilgili devir işlemlerinin ve sözleşmelerinin geçersizliğine ve iptaline, ilgili işlemler ve sözde devirler kronik hastalıklarla uğraşan, hasta ve zihinsel ve fiziksel olarak sağlıksız haldeki murisin serbest iradesi ürünü olmadığından geçersizliğine ve iptaline, murise ait 1.500 adet hissenin, müvekkilinin verasetteki miras payı olan (1/2) oranında 750 adet miktarda ......

              yaratmakta olup işbu nedenle de hisse devrinin iptali gerektiğini ileri sürerek müvekkilinin davalıya devretmiş olduğu dava konusu hisse devrinin iptaline, hisselerin müvekkilinine iadesi ile adına kayıt ve tescili ile müvekkilinin telafisi imkansız zararlara uğramasının önüne geçilmesi amacıyla hissesini devretmiş olduğu şirket hissesi ile birlikte davalı tarafın hisseleri üzerine üçüncü kişilere devrinin önlenmesi için dava sonuçlanıncaya kadar ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini talep etmiştir....

                Yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda davacının birbirinden bağımsız birden fazla talebini aynı dava dilekçesinde ileri sürerek yığılma şeklinde açtığı davada şirket hisselerinin ve tapu kaydının iptali istemlerini muris muvazaası hukuksal nedenine dayandırdığı, istemin; devirlerin iptali ile terekeye iadesi, miras payı oranında davacı adına tescili ile olmadığı takdirde tenkis istemine ilişkin olduğu, diğer taleplerin ise haksız fiil borç kaynağına dayandığı, haksız fiil borç temeline dayanan talepler yönünden TTK m.4 ve 5 hükümleri gereğince mutlak ve nispi ticari dava hükmünde olmadığı dolayısı ile bu davaların görülmesinde HMK m.2 hükmü gereğince Asliye Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğu, davacının hisse ve tapu kaydı devrinin iptali ve tenkis koşullarının bulunup bulunmadığı yönündeki iddialarını değerlendirme görevinin de HMK m. 2 hükmü uyarınca genel görevli mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesine ait olduğu zira bu iddialar yönünden görevli mahkemenin belirlenmesinde temel ölçütün...

                  UYAP Entegrasyonu