Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, İİK anlamında tasarrufun iptali anlamında tasarrufun iptali davası açabilmek için borçlu hakkında aciz vesikası alınması dava şartı olduğunu ve davacı tarafından dosyaya böyle bir belge sunmadığı ve icra dosyasında da rastlanmadığından davanın bu sebepten reddedilmesi gerektiğini, davacı tarafın muvazaa iddiasını ispatlayamadığını aksine davalı tarafın bankadan yaptığı ödemelere ilişkin dekontlar ile satış bedelini yatırdığını ispatladığını,davalı tanıkları da davalının kardeşi ...'ın zor durumda olduğundan, borçları bulunduğundan satış yaptığını ve kardeşi olan davalının da bunu kabul ederek taşınmazı satın aldığını doğruladığından açıklanan nedenlerle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava TBK’nun 19. maddesine dayalı olarak açılan muvazaalı işlemin iptaline ilişkindir. HMK'nin 33.maddesine göre Hakim, Türk hukukunu resen uygulamak zorundadır....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda; davacı tarafça muvazaa iddiasının ispatlanamadığı gerekçesi ile davanın reddine yönelik karar verilmiştir....

    nun 30. ve TBK'nun 19.madde hükmü kapsamında açılmış muvazaa hukuksal nedenine dayalı tasarrufun iptali isteğine ilişkindir. Gerek TBK.m.19'da düzenlenen muvazaa hukuksal nedenine dayanılarak açılan iptal davaları gerekse 6183 sayılı kanun kapsamında açılmış tasarrufun iptali davaları, tasarrufa konu malların aynı ile ilgili olmayıp, alacaklıya alacağını temin imkanı sağlayan nispi nitelikteki dava türleridir. Muvazaaya dayalı iptal davalarında, davanın başarıya ulaşması halinde İİK'nın 283/1 maddesi kıyasen uygulanarak, davacıya tasarruf konusu taşınmaz üzerinden haciz ve satış yetkisi verilmesine karar verilecektir. Davacı tarafın talebi de zaten buna yöneliktir....

    HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : None KARAR NO : 2021/1652 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : SAMSUN 2.ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/02/2021 NUMARASI : 2020/293 ESAS, 2021/42 KARAR DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 ve devamı, TBK md. 19) KARAR : Samsun 2....

    İlk derece mahkemesince: "davacının alacağına ilişkin ilamın kesinleşmiş olması, TBK 19. madde uyarınca kıyasen tasarrufun iptalinin talep edilmesi, davalılar arasında sosyal iş çevresi nedeniyle tanışıklık olması, davalı borçlu ile son malikin baba oğul olmaları, TBK 19. maddeye göre açılan davada aciz vesikası ve borcun doğum tarihleri itibarıyla iptal koşullarının gerçekleşmiş olması, taşınmazın üzerindeki ipotek borcu ile satışın yapılarak üçüncü şahıslara geçmesini önlemek ve ilk malik Hüseyin'in hukuki ve fiili hakimiyet alanından çıkmasını engellemek kastı ile satış yapılarak devredilmiş olması ve nihayetinde ilk malikin oğlu davalı T4'a devredilmiş olması karşısında İİK 277 ve devamı maddelerinin kıyasen uygulanması gerektiği" şeklindeki gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmiş, davacı vekilinin tavzih talebi üzerine taşınmaz üzerinde cebri icra satış yetkisi tanınması şeklinde ek karar verilmiştir....

    İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı vekili, istinaf dilekçesinde özetle; davanın hem İİK 277 göre tasarrufun iptali hem de TBK madde 19 a göre muvazaa sebebiyle tasarrufun iptali talebiyle açıldığını, davanın İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali olarak nitelendirmesi durumunda mahkemece İİK 277 ve devamı maddelerine uygun olarak tasarrufun iptali dava şartlarının olup olmadığı TBK 19'a dayalı olarak nitelendirmesi halinde ise TBK 19'a dayalı davalarda olması gereken şartların olup olmadığı değerlendirilmesi gerektiğini, ancak yerel Mahkeme tarafından bu hususta herhangi bir değerlendirme yapılmadığı gibi gerekli araştırma da yapılmadığını, Yerel Mahkeme tarafından dosya TBK 19'a dayalı iptal davası olarak nitelendirildiği ve dosyanın esasına girilmesinin hukuka uygun olduğu kabul edildiği takdirde eksik inceleme neticesinde hüküm tesis esildiğinin kabulü gerektiğini, Davalı tarafından taşınmazın cebri icra yolu alındığı belirtilmişse de devir alan tarafından bu husus ile ilgili...

    kayıtlı taşınmazın 18/160 oranındaki Osman Yılmaz hissesine karşılık kentsel dönüşüm ile oluşan 2 ve 7 nolu bağımsız bölümlerin öncelikle üçüncü şahıslara devrinin önlenmesi amacıyla kaydına ihtiyati haciz/tedbir konulmasına, yapılan devir işlemlerinin mal kaçırmak kastıyla yapılmış muvazaalı işlemler olduğunun tespiti ile TBK'nın 19. maddesi uyarınca satış işleminin müvekkili yönünden iptali ile Küçükçekmece İcra Müdürülüğü’nün 2023/70855 esas sayılı dosyasına ilişkin davacı alacağının tüm ferileri ile birlikte gayrimenkulden cebri icra yolu ile tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki muvazaalı işlemin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın usulden reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Davacılar vekili, davalı ... hakkında takip yaptıklarını, borçlunun mal kaçırma amacı ile dava konusu taşınmazlarını diğer davalı kızı ...’e sattığını belirterek davalılar arasındaki muvazaalı satış işleminin iptaline karar verilmesi talep etmiştir. Mahkemece, davanın İİK’nun 277.maddesine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davası olduğu, bu davanın görülebilmesi için gerekli aciz belgesinin sunulmadığından bahisle davanın usulden reddine dair karar, Yargıtay 17....

      Davalı ... ve Fatma Küçükoğlu tarafından ayrı ayrı verilen cevap dilekçelerinde, satış bedelinin Türk Ekonomi Bankası aracılığıyla 26/03/2013 tarih 1933 ve 1937 sayılı dekont karşılığı nakden ve tamamen ödendiğini, taşınmazın emsal değeri üzerinden satın alındığını, alacağın çekten doğan alacağın tahsili ile ilgili olup Faktoring sözleşmesi ile ilgili olmadığını beyanla davanın reddini istemişlerdir. Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere göre; Davanın kabulüne, davalılar ... ve ...'in borçlu ...'dan satın aldıkları paylar ile ilgili (... ilçesi, ... mahallesi, ada 3540, parsel 215 ... adına kayıtlı 3/8 hisse, ... ilçesi, ... mahallesi, ada 3540, parsel 217 ... adına kayıtlı 3/8 hisse) tasarrufun iptali ile icra takip borcu ile sınırlı olarak cebr-i icra yolu ile hakkını alma yetkisi tanınmasına karar verilmiş; hüküm, davalılar ... ve ......

        birlikte hareket ettiğini, dolayısıyla maaş haczi işleminin muvazaalı işlem olduğunu, tarafların gerçek iradesine uygun bulunmadığından TBK m. 19 gereği de geçersiz olduğunu, tediye gücünü kısmen veya tamamen kaybeden borçlunun iyi niyetli kişiden beklenmeyecek tasarruflarla mevcudunu eksilttiği ve 3. şahsın borçlunun bu kastını ve yapılan işlemin niteliğini bildiği veya bilmesi gerektiği hallerde yapılan tasarrufun ve işlemin geçersiz sayılması ve iş bu tasarrufun iptali ile müvekkili bankaya cebri icra yetkisi verilmesi gerektiğini, muvazaa iddiası işleme karşı üçüncü kişi konumunda olanlar tarafından her türlü delil ile ispatlanabileceğini, genel yaşam deneyimlerine ve hayatın olağan akışına dayanan kişinin, artık iddiasını ispatla yükümlü olmadığını, muvazaa iddiası işleme karşı üçüncü kişi konumunda bulunan müvekkili banka tarafından her türlü delil ile özellikle “yaşam deneyi kuralları” ile "hayatın olağan akışı ile ispat edilebileceğini, bir kimsenin aralarında herhangi hukuki ilişki...

        UYAP Entegrasyonu