in evlenme tarihinde fiil ehliyetine haiz olmadığı gerekçesiyle 12.09.2006 tarihinde yapmış olduğu evlenmenin 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) gereğince mutlak butlan nedeni ile iptaline karar verilmiştir. IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ A. Bozma Kararı 1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur. 2....
'inci maddesine aykırılık teşkil ettiği ve kararın hükümsüz ve mutlak butlan ile batıl olduğu açıkça orta olduğunu, bir işlemin ve bu arada genel kurul kararının kurucu unsurlarının mevcut olmaması halinde, hukuki işlemin veya genel kurul kararının yokluğu, eski deyimle “keenlemyekün” veya mutlak butlan ile malül olduğunun açıkça ortada olduğunu, genel kurul kararının iptali için açmış oldukları -------- dosyasının henüz sonuçlanmamış olup, itirazları üzere dosyanın bir üst mahkemeye taşınmış olduğunu, tasfiyeden usulsüz olarak çıkarılan kooperatif yönetiminin aldığı kararlar ve bu bağlamda takip ve huzurdaki davaya konu yapılan itirazın iptali davasının da bu bağlamda haksız olup, sadece kooperatifin varlığından faydalanmak isteyen kötü niyetli yöneticilerin amacı doğrultusunda hareket eden yönetim haksız şekilde üyelerden katılım bedeli talebinde bulunmakta olduğunu, davacının icra takibinde ve huzurdaki davayı ikame etmekte haksız ve kötü niyetli olduğunu haksız ve mesnetsiz davanın...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Nispi Butlan Sebebiyle Evliliğin Feshi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. İncelenmesine gerek duyulan, davalının delil olarak dayandığı ... Sulh Ceza Mahkemesinin 2009/775 esas sayılı dosyasının getirtilip dosya içine alınarak birlikte gönderilmek üzere dosyanın mahalli mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, oybirliğiyle karar verildi. 17.11.2011 (prş)...
a devredilmesine ve pay defterine tesciline karar verilmiş olduğunu, bu durumun 29/06/2012 tarihinde yapılan genel kurulda farkına varılarak, pay sahipleri cetveline ve toplantı tutanağına itiraz şerhi düşüldüğünü, söz konusu kararın TTK'nın 391'inci maddesine aykırı olup mutlak butlan ile batıl olduğunu ileri sürerek, 11/06/2012 tarih 2012/02 nolu yönetim kurulu kararının mutlak butlan ile batıl olduğunun tespitine ve müvekkiline ait şirket paylarının şirket pay defterine eski hali ile tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Asıl davada davalı vekili, davanın reddini savunmuştur....
tarihinde yapılan Kayseri Organize Sanayi Bölgesi'nin 18. olağan mali genel kurulunda alınan kararların yok hükmünde olduğunun tespitine, bu taleplerinin mahkemece uygun görülmemesi halinde mutlak butlanla batıl olduğunun tespitine, yokluk ve butlak butlan taleplerinin reddi halinde genel kurulda alınan kararların iptaline, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Buna göre yokluk veya mutlak butlan halleri dışında davanın karar tarihinden başlayarak bir ay içinde, toplantıya katılmayan her kat maliki kararı öğrenmesinden başlayarak bir ay içinde ve her halde karar tarihinden başlayarak altı ay içinde açılması gerekmektedir. Bu dava 01.12.2020 tarihinde açılmış olup, 20.01.2020 tarihinden itibaren altı aydan daha uzun bir süre geçtiği anlaşılmaktadır. Gider ve avansın Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 20.maddesine aykırı olarak tüm bağımsız bölümlerden eşit olarak alınmasına karar verilmesi KMK.'nun 20.maddesindeki düzenleme kamu düzeninden olmadığından yokluk veya mutlak butlan oluşturmaz....
İşlemin ana unsurlarında ve emredici norma aykırılıkta mutlak butlan söz konusudur. Mutlak butlanda ( kesin hükümsüzlük), işlemin, başta Kooperatif Kanunu, Ticaret Kanunu ile ilgili kanunların emredici hükümlerine aykırı olmasıdır. Bu nedenle dava konusu 8. Maddenin 2. paragrafında alınan kararın mutlak butlan ile hükümsüz olduğunun tespitine karar vermek gerekmiştir. Dava konusu 6 ve 7 no'lu kararların yönetim ve denetim kurulu üyelerinin ibrasına ilişkin olduğu ve davacıların iş bu kararların da mutlak butlan ile iptalini talep ettikleri; ancak yönetim kurulu ve denetim kurulu üyelerinin ibrasında lehlerine oy kullanmadıkları, sunulan raporlarda mutlak butlanı gerektirir hükümsüzlüğün tespit edilemediği anlaşılmakla, bu yöndeki davacı talepleri yerinde görülmemiştir. Somut olayda başkaca yokluk ve butlan sebeblerinin mevcut olmadığı takdir ve sonucuna varılarak, davacıların yokluk veyahut mutlak butlana ilişkin taleplerinin reddine karar vermek gerekmiştir....
Mutlak defilerin incelenmesindeki butlan ile bu sorunu çözebiliriz. Butlan sebepleri şunlardır; 1-Temyiz kudretinden yoksunluk, 2-Şahsiyet haklarının ihlali, 3-Şekil zorunluluğu koyan kurallara aykırılık, 4-Hukuka aykırılık, 5-Ahlaka aykırılık, 6-Kamu düzenine aykırılık, 7-İmkansızlık, 8-Muvazaa, Bir hukuki işlem, yöneldiği hukuki sonuçları meydana getirebilme gücünden yoksun olduğu veya yoksun bırakılabildiği takdirde bu işlemin hükümsüzlüğünden bahsedilmesi mümkündür. Hukuki işlemin hükümsüzlüğü, a)Butlan b) Yokluk şeklinde ortaya çıkacak olmasına göre yukarıda belirtilen ve 8 madde şeklinde gösterilen bir butlan hali somut olayımızda gerçekleşmemiştir. Hukuki işlem sonuçlarını meydana getirmeye kesin olarak elverişsiz ise batıldır. Butlan herkes için olup, yargıç butlanı re’sen göz önünde tutacaktır. Yokluk ise herhangi bir işlem doğmamıştır. Batıl işlemde batıl da olsa bir işlem vardır....
Mahkemece, gündemde olmayan bir hususta karar verilmesinin mutlak butlan nedeni olmadığı, iptali kabillik olduğu ve davanın süresinde açılmadığından bahisle davanın reddine dair verilen karar, davacılar vekilinin temyiz istemi üzerine Dairemizin 21.02.2012 tarih, 2011/2769 E. 2012/1259 K. sayılı ilamıyla, taraflar arasında aynı genel kurul kararı nedeniyle görülen davalarda, mutlak butlanla malül olduğu ileri sürülen kararın iptali kabil bir karar olarak değerlendirildiği, kesinleşen bu kararların da bu dosya için güçlü delil teşkil ettiği gerekçeleriyle onanmıştır....
İkinci evliliğin mutlak butlanla batıl olduğu, ilk evliliğin butlan kararı verilinceye kadar ve halen dahi sona ermediği anlaşılmaktadır. Bu durumda davanın kabulü gerekirken, yetersiz gerekçe ile reddi doğru bulunmamıştır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.26.02.2015(Prş.)...