Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

hükmü dikkate alınarak davacı tarafından icra takibinden sonra menfi tespit davası açılmaksızın icra dosya borcunun ödendiğini, icra takibine dayalı olarak yapılan ödemeyi artık sebepsiz zenginleşme hükmüne dayalı olarak isteyemeyeceğinin Özel Kanun düzenlemesi niteliğindeki İcra İflas Kanunu hükmü gereği olduğunu, davanın istirdat davası olarak açılamayacağını, BK hükümleri gereği sebepsiz zenginleşme şartları da oluşmadığını, sebepsiz zenginleşmenin, ikincil (talî) nitelikte olduğunu ve mal varlığındaki azalmanın başka aslî nitelikteki davalarla önlenmesi mümkün ise, sebepsiz zenginleşme davasının gündeme gelemeyeceğini, aynı olayda, aynî haktan (istihkak davası), zilyetlikten, sözleşmeden, sözleşme benzeri hukukî ilişkiden veya haksız fiilden kaynaklanan bir talebin ileri sürülmesi mümkün ise, sebepsiz zenginleşme hükümleri uygulama alanı bulamayacağını, sebepsiz zenginleşme davasının görülebilinmesi için "başka aslî nitelikteki davalarla önlenmesi mümkün ise, sebepsiz zenginleşme davası...

Dava, sonuç itibariyle bir " sebepsiz zenginleşme" davası olup, bu tür davalar HUMK.nun 10.maddesindeki yetki kuralına dayalı olarak açılamaz. Buna göre, ... bu davanın genel yetki kuralı uyarınca davalı müvekkili şirketin merkez adresinin bağlı bulunduğu Beyoğlu Sulh Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiğini ... sürerek; yetki itirazında bulunmuştur. Ayrıca, husumet ve zamanaşımı itirazında bulunmuş, esası bakımından da tarafların 1 adet fotoğraf tab makinası satışı için anlaştıklarını ve davacının müvekkili şirkete "Kapora" olarak dava konusu 2.000,00-TL.yi verdiğini belirterek, davanın reddini istemiştir. Mahkemece; "Dosyadaki tüm belgeler incelendiğinde; dava, sebepsiz zenginleşme davasıdır. HUMK.Madde 10 hükmü sözleşmeden ... davalar içindir. Bu nedenle, kanundan ve sebepsiz iktisaptan ... davalar (borçlar) için HUMK.Madde 10 hükmü uygulanamaz....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında birleştirilerek görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar asıl ve birleştirilen davada davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'ün raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Asıl dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı pay oranında tapu iptal ve tescil; birleştirilen dava ehliyetsizlik ve muris muvazaası hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa tenkis isteğine ilişkindir....

      Gereği görüşüldü: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Tavşanlı Mahallesi sınırları içinde devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan 12.202,70 metrekare taşınmazın davalı şirket tarafından petrol istasyonu giriş ve çıkış yolları yıkama yağlama istasyonu ve park alanı yapılarak işgal edildiğini bu hususun 31.07.2009 tarihinde tespit edildiğini 01.01.2006- 31.07.2009 dönemi için 564.374,88 TL ecrimisil tahakkuk ettirildiğini bu yerlerin 18.04.2014 tarihinde 2767, 2819, 2830 ve 2831 parseller olarak hazine adına tescil edildiğini 31.07.2009- 19.06.2013 tarihleri arasındaki dönem için ecrimisil bedelinin alınmadığının tespit edildiğini belirterek 998.491,09 TL kamu zararının sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince 19.06.2013 tarihinden itibaren yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili açılan davayı kabul etmemiş, zamanaşımı itirazında bulunmuştur....

      Mahkemece tüm dosya kapsamına göre; davacının, borçlusu davalıların murisi olan 05/06/1998 ödeme tarihli 3.750 TL bedelli senede dayalı olarak önce muris aleyhine 19/02/2002 tarihinde kambiyo senedine dayalı olarak takip başlattığı, murisin vefat etmesi üzerine 2009 yılında müracaata bırakılan takibin 09/07/2013 tarihinde mirasçılara ödeme emri çıkarılması talebiyle yenilendiği, ancak senedin ilk takip tarihi itibariyle 3 yıllık zamanaşımı süresine uğradığı, yasal düzenleme gereğince hamilin keşideciye karşı senedin zamanaşımı süresi dolduktan sonra ancak bir yıl içerisinde sebepsiz zenginleşmeye dayalı olarak talep ve dava hakkının bulunduğu, zamanaşımına uğrayan senetten dolayı kambiyo senedine dayalı takip yapılamayacağı, dosyanın 2003 ve 2009 yıllarında iki kez takipsiz bırakıldığı ve 1 yıllık süreler geçtikten sonra yenilendiği, süresi içerisinde sebepsiz zenginleşmeye dayalı olarak açılmış dava veya takibin bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...’ün raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, ehliyetsizlik, hile, gabin ve muris muvazaası hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil isteklerine ilişkindir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ: TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...’ün raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, ehliyetsizlik, hile, gabin ve muris muvazaası hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil isteklerine ilişkindir.Davacılar, mirasbırakan babaları ...’ın 4622 parsel sayılı taşınmazını satış suretiyle, 6611, 6612, 1459, 1470, 1254, 1323, 1338, 7076 ve 7265 parsel sayılı taşınmazlarını da taksim suretiyle gelini olan davalıya devrettiğini, temlik tarihlerinde 80 yaşında ve kanser hastası olan mirasbırakanın davalı gelini ve dava dışı oğlu ile birlikte yaşadığını ve onların yönlendirme ve baskılarıyla taşınmazlarını devrettiğini, tüm işlemlerin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı...

            Tapuya kayıtlı taşınmazların satışına ilişkin sözleşme, resmi şekilde yapılmadığı takdirde TMK 706, TBK 237, Tapu Kanunun 26. ve Noterlik Kanunun 60. maddeleri uyarınca hukuken geçersiz olup geçerli bir sözleşme bulunmadığından tarafların sözleşmeye dayalı hak ve borçları da söz konusu olmayacaktır. Ancak bu durumda taraflar, geçersiz sözleşmeye dayalı olarak karşı tarafa ödedikleri bedeli sebepsiz zenginleşme kurallarına göre geri isteyebilir. Sebepsiz zenginleşme, bir kimsenin mal varlığının haklı bir sebep olmaksızın diğer bir kimsenin mal varlığı aleyhine çoğalmasıdır. Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için borçlunun mal varlığında, bir başkasının aleyhine bir zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır....

            hükmü dikkate alınarak davacı tarafından icra takibinden sonra menfi tespit davası açılmaksızın icra dosya borcunun ödendiğini, icra takibine dayalı olarak yapılan ödemeyi artık sebepsiz zenginleşme hükmüne dayalı olarak isteyemeyeceğinin Özel Kanun düzenlemesi niteliğindeki İcra İflas Kanunu hükmü gereği olduğunu, davanın istirdat davası olarak açılamayacağını, BK hükümleri gereği sebepsiz zenginleşme şartları da oluşmadığını, sebepsiz zenginleşmenin, ikincil (talî) nitelikte olduğunu ve mal varlığındaki azalmanın başka aslî nitelikteki davalarla önlenmesi mümkün ise, sebepsiz zenginleşme davasının gündeme gelemeyeceğini, aynı olayda, aynî haktan (istihkak davası), zilyetlikten, sözleşmeden, sözleşme benzeri hukukî ilişkiden veya haksız fiilden kaynaklanan bir talebin ileri sürülmesi mümkün ise, sebepsiz zenginleşme hükümleri uygulama alanı bulamayacağını, sebepsiz zenginleşme davasının görülebilinmesi için "başka aslî nitelikteki davalarla önlenmesi mümkün ise, sebepsiz zenginleşme davası...

              Davacı vekilinin dava dilekçesindeki açıklamalarına göre, kesinleşen ortaklığın giderilmesi davası sonrası açılan bu davanın muhdesatın tespiti niteliğinde olmadığı,muhdesat bedeli sebebiyle davalıların hisselerine düşen miktarın fazla kısmı bakımından sebepsiz zenginleştikleri iddiasına dayalı olarak eda nitelikli alacak davası açıldığının kabulü gerekir. Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için bir tarafın mal varlığının diğer tarafın malvarlığı aleyhine çoğalması gerekir. İade borcunun kapsamını belirlemede öncelikle fakirleşme ve zenginleşme zamanının tespit edilmesi gerekir. Sebepsiz zenginleşme borçlusunun bu muhdesatın yapıldığı anda ekonomik açıdan zenginleştiği, yapanın ise o anda fakirleştiği ileri sürülmez. Zira, vücuda getiren tarafından kullanılan muhdesatın taşınmaz maliklerine herhangi bir katkısı bulunmamaktadır. Ekonomik yönden zenginleşme ve fakirleşmenin, satış suretiyle taşınmazdaki ortaklığın giderildiği anda gerçekleştiğinin kabulü gerekir....

                UYAP Entegrasyonu