Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

nun 77-82.maddelerinde) sebepsiz zenginleşme, bir kimsenin mal varlığının geçerli (haklı) bir sebep olmaksızın diğer bir kimsenin mal varlığı aleyhine çoğalması (zenginleşmesi) demektir. Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için borçlunun mal varlığından bir başkasının aleyhine olarak bir zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır. ....02.1991 gün, 1990/... E.-1991/... K.sayılı YİBK'nda da vurgulandığı gibi; iade borcunun kapsamını belirlemede öncelikle fakirleşme ve zenginleşme zamanının tespit edilmesi gerekir. Somut olayda; davacı ile davalının kızı olan .........'in 24.05.2009 tarihinde evlendiği, bu kişilerin, davacının zorunlu ve faydalı masraflar yaptığını iddia ettiği taşınmazda evlenme tarihinden itibaren ...-... gün ortak hayat yaşadığı, daha sonra davacının evden ayrıldığı hususları tarafların kabulündedir....

    Dava, 6102 sayılı TTK'nın 732. maddesine dayalı sebepsiz zenginleşme davası olup hamil, zamanaşımının gerçekleştiği anda maddi hukuk açısından hak sahibi bulunan kimsedir. Çek ciro edilmedikçe çek lehdarı hamil olarak kalmaya devam edeceğinden lehdar/hamil olan davacının keşideci ile arasında temel ilişki bulunsa dahi sebepsiz zenginleşme davası açabilecektir.(Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2019/459 Esas- 2020/6034 Karar sayılı kararı benzer mahiyettedir.) Sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince sebepsiz zenginleşmediğini ispat yükümlülüğü keşidecide olup, keşideci sebepsiz zenginleşmediğini kanıtlamalıdır. Somut olayda davalı keşidecinin sebepsiz zenginleşmediğini ispatlaması gerekmekte olup, davalı cevap dilekçesinde, Ataşehir Mehtap Eğitim ve Öğretim Kültür ve Yardımlaşma Derneğine vermiş olduğu dava konusu toplamda 105.000,00 TL bedelli çeklerin verilme sebebinin bağlantısı sabit olan Süleyman Şah Üniversitesinde 2015-2019 yılları arası kardeşi ...'...

      Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için bir tarafın mal varlığının diğer tarafın malvarlığı aleyhinde çoğalması gerekir. Dolayısıyla sebepsiz zenginleşme için zenginleşme ile fakirleşme arasında illiyet bağı bulunmalıdır. Bu nedenle de iade borcunun kapsamı belirlenirken öncelikle fakirleşme ve zenginleşme zamanının tesbit edilmesi gerekir. Somut olayda; huzurdaki davanın açıldığı tarihte davaya konu yapıların üzerinde bulunduğu 687 numaralı parselle ilgili açılmış olan ortaklığın giderilmesi davası derdest olup, taşınmaz satılarak davacının elinden alınmamış ve davacı aleyhine henüz zenginleşme oluşmamıştır. Bu bağlamda, davacının sebepsiz zenginleşmeye ilişkin talebin reddinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak; çoğun içinde az da vardır kuralından hareketle davaya konu parsel üzerindeki yapıları davacının meydana getirdiğinin tespitine yönelik hüküm kurulması doğru görülmemiştir....

        alacaklı müvekkil lehine kabul edildiğinden, icrai işlemler bu karara ve İİK'daki diğer müracaat haklarına dayalı olarak yürütülmek suretiyle davaya konu para tahsil edildiğinden, açılan davanın esastan reddine ve yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

          nin 12/06/2019 tarihli haksız haciz nedeniyle haciz ve muhafaza tehdidi altında kendine ait olmayan ve borçlularla da herhangi bir organik bağı olmadan 50.000,00 TL, diğer davacıların ise 2. kez 12/06/2019 tarihinde gelinen hacizde şirket yetkililerinin il dışında bulunmaları nedeniyle, şirket mallarını korumak adına haciz ve muhafaza tehdidi altında her biri 26.537,60 TL'lik protokol ve senet imzalamak ve sonuçta bu senedi ödemek zorunda kaldıklarını, yapılan haciz ve tahsilatın kötü niyetli ve hukuka aykırı olduğunu, haksız, hukuka ve sebepsiz zenginleşme hükükmlerine aykırı, haciz ve muhafaza tehdidi altında müvekkillerinden tahsil edilen toplamda 182.688,00 TL'nin ödeme gününden itibaren uygulanacak yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, asıl ve birleştirilen dava ehliyetsizlik ve muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescili, olmazsa bedel istemlerine ilişkindir. 3.2. İlgili Hukuk 3.2.1. Mirasbırakanın ölüm tarihine göre terekesinin elbirliği mülkiyetine tabi olduğu ve dava dışı başkaca mirasçılarının bulunduğu kayden sabittir. Terekeye karşı yapılan mülkiyetten kaynaklanan haksız fiil niteliğindeki muris muvazaası ve elatmanın önlenmesi gibi davaların dışında ehliyetsizlik, vekalet görevinin kötüye kullanılması vs gibi davalarda terekeyi temsil eden tüm mirasçıların bir arada hareket etmek suretiyle davayı birlikte açmaları, ayrıca, mirasçılardan bir tanesinin terekeye iade şeklinde dava açması halinde de tüm mirasçıların davada muvafakatlerinin sağlanması, aksi takdirde terekenin atanacak temsilci marifetiyle davada temsil edilmesi ve yürütülmesi gerekeceği ( TMK. 640. Md. ) tartışmasızdır. 3.2.2....

            İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek inceleme yapılmıştır. Dava, tapulu taşınmaza ilişkin adi yazılı taşınmaz satış sözleşmesinden kaynaklı alacağın, sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre iadesi talebine ilişkindir. Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için; bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olmaması gerekir. Borçlar Kanunu'nun konuya ilişkin 61 ve devamı maddelerindeki (TBK'nın 77 ve devamı maddelerindeki) düzenlemelere göre, sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan veya tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir....

            in; muris ile müşterek olan banka hesabından 12.11.2008 tarihinde 10.000,00 TL; 03.12.2008 tarihinde 52.007,00 TL olmak üzere toplam 62.007,00 TL para çektiğini ve davacıların miras hisselerine düşen kısmı vermediğini iddia ederek; 23.252,58 TL'nin davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın sebepsiz zenginleşme nedeniyle iade istemine dayandığını, 1 yıllık dava açma süresinin dolduğunu belirterek öncelikle davanın zamanaşımından reddini talep etmiş; diğer taraftan müvekkilinin müşterek hesaptan çektiği paranın tamamını murisin vasiyeti gereği muhtelif cami derneklerine bağışladığını, bu nedenle zenginleşmediğini, ahlaki bir görevi yerine getirdiği için iade yükümlülüğünün bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur....

              Bu kapsamda mahkememizce yapılan değerlendirme sonucunda; davanın hukuksal zemini kapsamında sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayalı olduğu anlaşılmış ve haciz baskısı altında ödendiği iddiasıyla takip dosyasına yapılan ödemenin davalı/takip alacaklısından tahsili talep edilmiş ise de; davacı, takip dosyasının tarafı olmayıp üçüncü kişi konumunda olup İcra İflas Kanunu'nun 9. ve 12. maddeleri uyarınca icra dosyasına yapılan ödemeler borca mahsuben yapılmış sayılmakta ve 3. kişi tarafından yapılan ödeme kadar takip dosyası borçlusu borcundan kurtulmaktadır. Buna göre takip dosyasının tarafı olmayan davacı üçüncü kişilerin, ödediği bedeli sebepsiz zenginleşme kurallarına göre takip dosyası borçlusundan geri isteme hakkı bulunmakla birlikte, somut dava yönünden davalı takip alacaklısının sebepsiz zenginleşen konumunda olmadığı görülmektedir....

                hile, ikrah ve sebepsiz zenginleşme hükümlerinin birbiri ile yarıştığını, müteveffanın açtığı boşanma davasından da anlaşılacağı üzere hile ve özellikle ikrahı müteveffanın eşi ...'...

                  UYAP Entegrasyonu