WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 10/10/2013 gününde verilen dilekçe ile mirasın hükmen reddi istenmesi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 14/03/2019 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: KARAR Dava mirasın hükmen reddi talebine ilişkindir. Davacı vekili, 29.09.2007 tarihinde ölen müvekkilinin babası ...'ın terekesinin borca batık olduğunu beyanla mirasın hükmen reddinin tespitini istemiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, 14.01.2016 gününde verilen dilekçe ile mirasın gerçek reddi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 13.05.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, mirasın gerçek reddinin tespiti istemine ilişkindir. Davacılar ... ve ... vekili dava dilekçesinde, muris ...’ın 24.02.2012’de evli ve çocuklu olarak vefat ettiğini, murisin davacıların kardeşi olduğunu, Denizli 3. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2012/237-513 E.K. sayılı kararında murisin eşi ve çocuklarının mirası reddettiklerini, Denizli 3....

      Sulh Hukuk Mahkemesince ise, mirasın reddinin tescili davalarında kesin bir yetki kuralının söz konusu olmadığı ve talepte bulunan mirasçının ikamet mahkemesinin de yetkili olduğu gerekçesi ile yetkisizlik yönünde hüküm kurulmuştur. 4721 sayılı TMK'nın 609. maddesinin dördüncü fıkrasında "Süresi içinde yapılmış olan ret beyanı, mirasın açıldığı yerin sulh mahkemesince özel kütüğüne yazılır ve reddeden mirasçı isterse kendisine reddi gösteren bir belge verilir." hükmüne yer verilmiştir. Bu yasal düzenlemeye göre mirasın reddi istemi, mirasın açıldığı yerin sulh hukuk mahkemesinde mirasçı tarafından sözlü veya yazılı beyanla yapılabilir. Buradaki yetki kesin olup, miras bırakanın son yerleşim yerindeki sulh hukuk mahkemesi görevli ve yetkili mahkemedir (TMK 609. md - Y.2.HD 2009/12919 E. - 2009/17413 K.). Somut olayda, müteveffanın son ikamet adresinin "...." olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda uyuşmazlığın .... Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir....

        Taraflar arasındaki mirasın reddinin iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde; Davalı ...'...

          Sulh Hukuk Mahkemesinin 2016/130 Esas 2016/147 Karar sayılı dosyası üzerinden borçlu (murisin) en yakın mirasçılarının tamamı tarafından miras reddedilmiş olduğundan alacaklının TMK'nin 612. maddesi uyarınca mirasın reddini tespit eden mahkemeyi harekete geçirmeye yönelik bir talep olup, bu dava dosyası üzerinden mirasın iflas hükümlerine göre tasfiyesine karar verilmesi gerekmektedir. Mahkemenin 10.03.2015 tarihli 2015/34 Esas- 2015/83 Karar sayılı davanın reddine ilişkin kararı Dairemizin 12.01.2016 tarihli 2015/5916 Esas- 2016/132 Karar sayılı ilamıyla bozulması üzerine bozmaya uygun işlem yapılmamış ise de bu husus mirasın reddinin iptaline konu olabilecektir. Mahkemece mirasın iflas hükümlerine göre tasfiyesine karar verilmesi gerekirken talebin reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir....

            Dava İİK’nun 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış mirasın reddinin tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Kural olarak mirasın reddi bağışlama sayılmaz. Ancak borçlunun alacaklılarına zarar verme kastıyla mirası reddetme işlemi tasarrufun iptali davasına konu olabilmektedir. Mirasın reddine dair işlem ile terekenin açılmasıyla borçlunun aktifine geçecek olan mal para vs. değerler karşılıksız olarak diğer mirasçılara geçeceğinden borçlunun mirasın reddine ilişkin tasarrufu diğer iptal koşullarının oluşması halinde İİK'nun 277 ve devamı maddeleri uyarınca iptale konu olabilecek tasarruflardandır....

            Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, murisin ölüm tarihi itibariyle terekesinin açıkça borca batık olup olmadığının ve mirasçıların terekeyi kabul anlamına gelen işlemler yapıp yapmadıklarının araştırılması gerekmektedir. Türk Medeni Kanunu’nun 605/2 maddesi hükmü gereğince mirasın hükmen reddine (terekenin borca batık olduğunun tespitine) ilişkin talepler, süreye tabi olmayıp mirasçıların iyiniyetli ya da kötüniyetli olmalarının bir önemi bulunmamaktadır. Murisin ödemeden aczi ölüm tarihine göre belirlenir. Ölüm tarihi itibariyle, murisin tüm malvarlığı terekenin aktifini, tüm borçları ise terekenin pasifini oluşturur. Terekenin pasifinin aktifinden fazla olması terekenin ödemeden aczini ve dolayısıyla da terekenin borca batık olduğunu gösterir (TMK m. 605/2). Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, terekenin açıkça borca batık olup olmadığının araştırılması gerekmektedir....

              Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Talep, mirasın reddine ilişkindir. ... Sulh Hukuk Mahkemesince miras bırakanın son yerleşim yeri adresinin, “.....” olduğu, mirasın reddinin tescilinde kesin yetkili mahkemenin murisin son ikametgah adresi olması gerekçesi ile yetkisizlik yönünde hüküm kurulmuştur. ... ... 14. Sulh Hukuk Mahkemesince ise mirasın gerçek reddinin çekişmesiz yargı işi olduğu ve davacıların birinin adresinin "..." olduğu gerekçesi ile karşı yetkisizlik yönünde hüküm kurulmuştur. 4721 sayılı TMK'nın 609. maddesinin dördüncü fıkrasında "Süresi içinde yapılmış olan ret beyanı, mirasın açıldığı yerin sulh mahkemesince özel kütüğüne yazılır ve reddeden mirasçı isterse kendisine reddi gösteren bir belge verilir." hükmüne yer verilmiştir....

                No: 11 İç kapı no: 1 .../... ” olduğu, mirasın reddinin tescilinde kesin yetkili mahkemenin murisin son ikametgah adresi olması gerekçesi ile yetkisizlik yönünde hüküm kurulmuştur. ... 1.Sulh Hukuk Mahkemesince ise mirasın reddi isteminin sulh hukk mahkemesinde mirasçı tarafından sözlü veya yazılı beyanla yapılabileceğinin belirtildiğini, bu durumda TMK'nın 576 ve HMK'nın 11.maddelerinin burada uygulanamayacağını, kesin yetki bulunmadığını, kesin yetkinin bulunmaması halinde mahkemece re'sen yetkisizlik kararı verilememesi ve mirasın gerek reddi yönündeki taleplerin murisin son yerleşim yeri dışındaki bir sulh hukuk mahkemesinde de yapılabileceği gerekçesi ile karşı yetkisizlik yönünde hüküm kurulmuştur. 4721 sayılı TMK'nın 609. maddesinin dördüncü fıkrasında "Süresi içinde yapılmış olan ret beyanı, mirasın açıldığı yerin sulh mahkemesince özel kütüğüne yazılır ve reddeden mirasçı isterse kendisine reddi gösteren bir belge verilir." hükmüne yer verilmiştir....

                  Sulh Hukuk Mahkemesince ise mirasın reddi isteminin sulh hukuk mahkemesinde mirasçı tarafından sözlü veya yazılı beyanla yapılabileceğinin belirtildiğini, bu durumda TMK'nın 576 ve HMK'nın 11.maddelerinin burada uygulanamayacağını, kesin yetki bulunmadığını, kesin yetkinin bulunmaması halinde mahkemece re'sen yetkisizlik kararı verilememesi ve mirasın gerek reddi yönündeki taleplerin murisin son yerleşim yeri dışındaki bir sulh hukuk mahkemesinde de yapılabileceği gerekçesi ile karşı yetkisizlik yönünde hüküm kurulmuştur. 4721 sayılı TMK'nın 609. maddesinin dördüncü fıkrasında "Süresi içinde yapılmış olan ret beyanı, mirasın açıldığı yerin sulh mahkemesince özel kütüğüne yazılır ve reddeden mirasçı isterse kendisine reddi gösteren bir belge verilir." hükmüne yer verilmiştir. Bu yasal düzenlemeye göre mirasın reddi istemi, mirasın açıldığı yerin sulh hukuk mahkemesinde mirasçı tarafından sözlü veya yazılı beyanla yapılabilir....

                    UYAP Entegrasyonu