-KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve mirasçılar adına tescil olmadığı taktirde tenkis isteklerine ilişkindir. Mahkemece, kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden, mirasbırakan tarafından davalı ...'e doğrudan bir temlikin yapılmadığı, davalının dava konusu 25 ada 3 parsel sayılı taşınmazı üçüncü kişiden satın aldığı, bu nedenle somut olayda 01.04.1974 tarihli ve 1/2 sayılı İçtihatları Birleştirme Kararının uygulanamayacağı anlaşıldığından muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil talebinin reddine dair karar ile mirasbırakan 15.06.2008 tarihinde vefat ettiği halde 16.08.2011 tarihinde açılan tenkis isteminin de 4721 sayılı Medeni Kanunun 571.maddesinde düzenlenen hak düşürücü süre nedeniyle dinlenilmesine olanak bulunmadığından sonucu itibariyle doğru olan ret kararının bu gerekçeyle ONANMASINA, 20.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davada muris muvazaası nedeniyle davalı adına olan tapu kaydının hisse oranında iptali ile davacı adına tesciline dair hükmün infazı için ödenen vergi ve harçların sebep olan davalıdan tahsili istenilmiş, davalı davanın reddini savunmuş, mahkemece muvazaa halinde mülkiyet geçerli olarak davalıya geçmediğinden malik olarak harç ve masraflardan sorumluluğu bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir.Ancak, davalının pazarcılık yapması nedeniyle adına borç çıkarılan pazaryeri işgal bedeli, toptancı hali resmi, zabıta para cezası vs.den oluşan 723,00 TL’den davalı sorumlu olup...
in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteklerine ilişkindir. Mahkemece, tüm mirasçılar adına payları oranında iptal ve tescile karar verilmiştir. Hemen belirtilmelidir ki, 01.04.1974 tarih 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme kararı uyarınca, muris muvazaası nedeniyle açılan davalarda pay oranında istekte bulunulabileceği gibi taşınmazın terekeye döndürülmesi isteğinde de bulunulabilir. Nitekim, eldeki davada da davacılar muris adına veya payları oranında kendi adlarına tapu iptal ve tescil istemişlerdir, mahkemece tüm mirasçılar adına payları oranında tapu iptal ve tescile karar verilmiştir. Ne var ki, miras bırakan ...'ın dava dışı mirasçılarının olduğu dosya içerisindeki mirasçılık belgesi ile sabittir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava muris muvazaası nedeniyle tapu iptali ve tescil talebine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, kararı davacılar vekili istinaf etmiştir....
Sulh Hukuk Mahkemesinin 2006/877 Esas sayılı dosyası ile açıldığını, murisin bu vasiyeti ile 12.05.1999 tarihinde yapılan ilk vasiyetini değiştirdiğini, murisin ikinci vasiyetnameyi tanzim ettiği tarihte 88 yaşında olup, fiil ehliyetini haiz bulunmadığını, 10 yıldır davalı Ümmügülsüm’ün bakım ve gözetimi altında olan murisin onun etki ve telkinleri ile vasiyetnameyi düzenlediğini, yine murisin mirasçıdan mal kaçırmak amacıyla 495, 496, 471, 321, 330, 600, 8 parsel sayılı taşınmazlar ile 48 F.., 48 FF.. ve 48 FF.. plaka sayılı araçlarını satış ve bağış suretiyle davalılara temlik ettiğini, davalıların da aralarında muvazaalı devirler yaptıklarını, murisin satış ihtiyacı olmadığını, saklı payın ihlal edildiğini, davalıların muvazaayı bilen kişiler olup, alım güçlerinin bulunmadığını ileri sürerek ehliyetsizlik nedeniyle vasiyetnamenin iptaline, olmadığı taktirde tenkisine, muris muvazaası nedeniyle tapu ve araç kayıtlarının iptali ile miras payları oranında adlarına tesciline, olmadığı taktirde...
Kamu düzenine ilişkin dava şartı olması nedeniyle öncelikle taraf teşkili üzerinde durulmalıdır. Dosyada mevcut veraset ilamına göre; muris Müveddet Demir'in 03.09.2011 tarihinde ölümü ile mirası 9 pay kabul edilerek, 3 payın Mustafa Demir, 3 payın T5 1'er payın Şengül, Özkan, T2 aidiyetine karar verildiği, bu haliyle murisin dava dışı mirasçısınınbulunduğu görülmüştür. Bilindiği üzere, muris muvazaası nedeniyle açılan bu tip tapu iptali ile tescil istemli davalarda davacılar, mirasbırakanın muvazaa ile tapuda taşınmaz devri yaptığını ve bu yolla miras hakkının çiğnendiğini iddia eden saklı paylı veya saklı pay sahibi olmayan mirasçılardır. Buradaki dava hakkı, külli halefiyetten kaynaklanmayıp, muvazaalı işlemden zarar görmelerinden kaynaklanır. Bu nedenle her bir mirasçı diğerlerinden bağımsız olarak miras payı kadar tek başına dava açıp, payı kadar tapu kaydının iptali ile tescilini talep edebilir....
Dava muris muvazaası hukuksal sebebine dayalı tazminat (bedel )istemine ilişkindir. Dava yasal dayanağını Yargıtay İBK'nin 01/04/1974 tarih, 1/2 sayılı içtihatları birleştirme kararı, 4721 sayılı TMK'nın 706. Maddesi , 6098 sayılı kanunun 19. Maddesi, 237. Maddesi , 2644 sayılı TK'nın 26. Maddesinden almaktadır. Muris muvazaasında, miras bırakan ile sözleşmenin tarafı aralarında yaptığı bağış sözleşmesini genellikle satış veya ölünceye kadar bakma akdi ile gizlerler. GÖrünüşteki sözleşmenin vasfı tamamen değiştirildiğinde muris muvazaası aynı zamanda tam muvazaa özelliği de taşır. Muris muvazaası ile taraf muvazaası arasında kasıt yönünden farklılık vardır. İlkinde mirasçıları , diğerinde ise üçüncü kişileri aldatma ve zarara uğratma kastı vardır. Bu nedenle muris muvazaasında murisin mirastan mal kaçırmak amacıyla hareket edip etmediği önemlidir. Bunun dışında mirasçıların kim olduğunun herhangi bir önemi yoktur....
Dava, feragatin geçersizliği nedeniyle muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil talebine ilişkindir. Dava konusu Diyarbakır 3....
İddianın içeriği ve ileri sürülüş biçimine göre; davada, tapu iptal ve tescil isteği yönünden muris muvazaası hukuksal nedenine dayanıldığı, terekeye iade isteği ile eldeki davanın açıldığı, terekenin elbirliği mülkiyetine tabi olduğu açıktır. Bilindiği üzere, elbirliği (iştirak) halinde mülkiyet, yasa veya yasada belirtilen sözleşmeler uyarınca aralarında ortaklık bağı bulunan kişilerin, bu ortaklık nedeniyle bir mala veya hakka birlikte malik olma durumudur. Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 701.-703. maddelerinde düzenlenen bu tür mülkiyetin (ortaklığın) tüzel kişiliği olmadığı gibi eşya üzerinde ortaklardan her birinin doğrudan doğruya bir hakkı da yoktur. Mülkiyet bir bütün olarak ortaklardan tümüne aittir. Başka bir anlatımla ortaklık tasfiye oluncaya kadar ortaklardan birinin ayrı mal veya hak sahipliği bulunmayıp, hak sahibi ortaklıktır. Değinilen mülkiyet türünde malikler mülkiyet payları ayrılmadığından paydaş değil, ortaktır. Bu kural, TMK'nin 701. maddesinde (......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Yargıtay bozma ilamında özetle; "davanın taraflarının muris ...'nin mirasçıları oldukları, davacı ...’nın, miras bırakanı ...'den miras yoluyla gelen hakka dayanarak davaya katıldığı, çekişmeli taşınmazın tespitine 20.03.2005 tarih 4 sayılı tapu kaydının esas alındığı ve bu tapu kaydının Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 20.11.2003 tarih 2002/163 Esas, 2003/519 Karar sayılı ilamı ile hükmen oluştuğu, 2002/163 Esas, 2003/519 Karar sayılı dava dosyasına göre davanın ... tarafından ... aleyhine açılan muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil davası olduğu, mahkemece tespite esas tapu kaydının geldisi olan 09.02.1989 tarih 2 sayılı tapu kaydının muris ... tarafından ......