un zilyetliğinin tespitine, bu zilyetliğin tapu kütüğünün beyanlar hanesine şerh edilmesine karar verilmesi üzerine hüküm davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Maddi olayları ileri sürmek taraflara, hukuki nitelendirme yapmak ve uygulanacak kanun maddelerini belirlemek hakime aittir (6100 sayılı HMK 33. m). Davacı vekili; tapuda davalı Hazine adına kayıtlı 744 parsel sayılı taşınmaz hakkında Karayolları Van Bölge Müdürlüğü tarafından kamulaştırma kararı alındığı, 2942 sayılı Kanunun 11. ve 12. maddeleri gereğince ödeme yapılabilmesi için taşınmaz üzerindeki muhdesatın davacıya ait olduğunun tespiti ve tapu kaydının beyanlar hanesine şerh verilmesi isteğinde bulunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Muhdesatın Tapunun Beyanlar Hanesine Şerhi Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup, hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, HUMK'un 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna, 29,20 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 25,20 TL'nin temyiz eden davacıdan alınmasına, 15.06.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
Dava; muhdesatın tespiti isteğine ilişkindir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 684/1. maddesi hükmüne göre, bir şeye malik olan kimse, o şeyin bütünleyici parçalarına da malik olur. 718. maddeye göre de, arazi üzerindeki mülkiyet, kullanılmasında yarar olduğu ölçüde, üstündeki hava ve altındaki arz katmanlarını kapsar. Bu mülkiyet kapsamına, yasal sınırlamalar saklı kalmak üzere kalıcı yapılar, bitkiler ve kaynaklar da girer. Açıklanan bu ilke ve esaslara göre, kural olarak muhdesatın arz malikinden başkasına aidiyetinin tespiti istenemez. Diğer yandan, aynı kanunun “Beyanlar” başlıklı 1012/2, 3. maddesine göre ise, taşınmaz mülkiyetine ilişkin kamu hukuku kısıtlamalarının beyanlar sütununa yazılması ve bu sütuna yazılabilecek diğer hususlar tüzükle belirlenir. Özel kanun hükümleri saklıdır. Tapu Sicili Tüzüğü'nün 60. maddesine göre de, kütüğün beyanlar sütununa, mevzuatın yazılmasını öngördüğü hususlar tarih ve yevmiye numarası belirtilerek yazılır....
ya ait olduğunun 3402 sayılı Yasa'nın .../... maddesi uyarınca tapunun beyanlar hanesinde gösterilmesine karar verilmiştir. Davacı ..., çekişmeli taşınmazların .../B vasfında olduğu ve zilyedinin kendisi olup üzerindeki muhdesatların kendisine ait olduğuna dair tapunun beyanlar hanesine şerh verilmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davaya bakma görevinin ... İdare Mahkemesi'ne ait bulunması nedeniyle dava şartı noksanlığı nedeniyle davanın usulden reddine, karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz, davalı Hazine vekili tarafından ise katılma yoluyla vekalet ücretine yönelik olarak temyiz edilmiştir. Somut olayda davacı, taşınmazın 6831 sayılı Yasa'nın .../B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığının ve taşınmazların üzerindeki muhdesat ile birlikte kendi kullanımında olduğunun tespitini ve bu hususun tapuya şerh verilmesini talep etmektedir....
Tapu Sicil Tüzüğü'nün 60.maddesi hükmüne göre, kütüğün beyanlar sütununa ancak mevzuatın yazılmasını öngördüğü hususlar yazılabilir. Az yukarıda, buna imkan veren Türk Medeni Kanunu'nun ilgili maddeleriyle özel kanunlar belirtilmiştir. Gerek metni yukarıda yazılan Türk Medeni Kanunu'nun 1012. ve gerekse Tapu Sicil Tüzüğü'nün 60. maddelerinden görülmektedir ki, mevzuatın yazılmasına izin vermediği bir belirtmenin kütüğün beyanlar sütununda gösterilebilme imkanı yoktur. Tapu kütüğünün beyanlar hanesine "beyan" imkanı veren 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 19/II. maddesi "sahibi lehine muhdesatın tespitine ve bunun kütüğün beyanlar hanesine yazılmasına" imkan sağlamaktadır. Anılan hüküm uyarınca "Taşınmaz mal üzerinde malikinden başka bir kimseye veya paydaşlardan birine ait muhdesat mevcut ise, bunun sahibi, cinsi, ihdas tarihi ve iktisap sebebi belirtilerek tutanağın ve kütüğün beyanlar hanesinde gösterilir."...
Köyü, 1225 parsel sayılı taşınmaz üzerinde 08/10/2013 tarihli bilirkişi rapor ekinde, fen bilirkişisi ....’in krokisinde A harfi ile gösterdiği 2 katlı yapının davacı tarafından meydana getirildiğinin tespitine, bu hususun taşınmazın beyanlar hanesine işlenmesine karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava muhdesatın tespiti istemine ilişkindir. 1)-Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından; dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine, takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2)-Davalı vekilinin yargılama giderlerine ilişkin diğer temyiz itirazlarına gelince; dava konusu muhdesatın üzerinde bulunduğu 1225 parsel sayılı taşınmaz davacı ile davalı adına tapuda paylı mülkiyet şeklinde kayıtlıdır....
Ancak, dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan muhdesatın kim tarafından, kim adına meydana getirildiği konusunda yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar vermeye yeterli bulunmamaktadır. Dava konusu taşınmaz, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle, kadastro tutanağının beyanlar hanesine “taşınmazın üzerinde bulunan ve krokisinde (A) harfi ile gösterilen 1 katlı ahşap evin İsmail oğlu ... ’a ait olduğu” şerhi yazılmak suretiyle, ... oğlu ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ... oğlu ..., dava konusu taşınmaz üzerindeki bulunan 2 katlı evin, kardeşi olan davalı ile dava dışı diğer kardeşlerine ait olduğunu ileri sürerek dava açmıştır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : KULLANIM KADASTROSU Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kullanım kadastrosu sonucu ... İlçesi ... çalışma alanında bulunan 1895 ada 6 parsel sayılı 713,11 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kadastro tutanağının beyanlar hanesine, 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı ve taşınmaz üzerindeki kargir 2 katlı evin 30 yıldan beri ... oğlu ...'in kullanımında bulunduğu şerhi yazılarak bahçe vasfıyla Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ... taşınmaz üzerinde bulunan 2 katlı kargir binanın 2. katının kendisine ait olduğunun tespiti ve 1993 yılından beri kendi kullanımında olduğunun beyanlar hanesine şerhi istemi ile dava açmıştır....
İmar ve Gecekondu Mevzuatına aykırı yapılara uygulanacak bazı işlemleri düzenleyen yasa uyarınca hak sahibine tahsis beyanları, 1163 s. KK' nun 15. maddesi, 2924 s. OKDDK' nun 7. maddesi ve 3402 s. KK' nun 19/II. maddesi tapunun beyanlar sütununa şerh verilmesine imkan veren yasal düzenlemelerden bir kısmıdır. Ne var ki, çoğun içinde az da vardır kuralı gereğince, muhdesatın mülkiyetinin aidiyetinin tespiti ve tapunun beyanlar sütununa tescili isteğinin, muhdesatı meydana getirenin tespiti isteğini de kapsadığı kabul edilmelidir. Bu tür davalarda, güncel hukuki yararın mevcut olması ve iddianın kanıtlanması durumunda, muhdesatın davacı tarafça meydana getirildiğinin tespiti isteğinin kabulüne, muhdesatın mülkiyetinin aidiyeti ve tapunun beyanlar sütununa tescili isteğinin ise reddine karar verilmesi gerekir. Tespit davası, kendine özgü davalardan olup, dava sonucunda verilecek kararın icra ve infaz kabiliyeti yoktur. Bu nedenle uygulama alanı sınırlıdır....
Açıklanan ilke ve esaslara göre, kural olarak muhdesatın arz malikinden başkasına aidiyetinin tespiti istenemez. Ne var ki; çoğun içinde azda vardır kuralı gereğince, muhdesatın mülkiyetinin aidiyetinin tespiti isteğinin, muhdesatı meydana getirenin tespitini de kapsadığı kabul edilmelidir. Muhdesatın aidiyeti isteğiyle açılan bu tür davalarda, güncel hukuki yararın mevcut olması ve iddianın kanıtlanması durumunda muhdesatın davacı tarafça meydana getirildiğinin tespitine karar verilmesi gerekir....