"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 05.11.2010 gününde verilen dilekçe ile muhdesatın beyanlar hanesine yazılması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 07.07.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 139 ada 6 parsel sayılı taşınmazdaki ev ile 144 ada 1 parsel sayılı taşınmazdaki garajın kendisi tarafından yapıldığını ileri sürerek muhdesatın beyanlar hanesine yazılmasını talep etmiştir....
Maddesi ve 3402 Sayılı Kadastro Kanunu'nun 19/II. maddesi tapunun beyanlar sütununa şerh verilmesine imkan veren yasal düzenlemelerden bir kısmıdır. Somut olay, tapunun beyanlar sütununa tescile imkan veren yasal düzenlemelerden hiçbirine uymamaktadır. Hal böyle olunca, Mahkemece muhdesatın davacı tarafından meydana getirildiğinin tespiti isteğinin kabulüne karar verilmekle yetinilmesi gerekirken yanlışa düşülerek, tapu kaydının beyanlar hanesine işlenmesine karar verilmesi doğru olmamıştır....
Ayrıca, muhdesatın aidiyeti isteğiyle açılan davalarda, güncel hukuki yararın mevcut olması ve iddianın kanıtlanması durumunda muhdesatın davacı tarafça meydana getirildiğinin tespitine karar verilmesi gerekir. Kabule göre de; muhdesatın davacı tarafından meydana getirildiğinin tespitine karar verilmesi gerekirken, Mahkemece muhdesatın mülkiyetinin davacıya ait olduğunun tespitine ve tapunun beyanlar hanesine işlenmesine karar verilmesi de doğru değildir. SONUÇ: Davalılar vekilinin temyiz itirazları yukarıda açıklanan nedenle yerinde olduğundan kabulüyle, usul ve yasaya uygun bulunmayan hükmün 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3.maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine 17.04.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Somut olay, tapunun beyanlar sütununa tescile imkanı veren yasal düzenlemelerden hiçbirine uymamaktadır. Ne var ki, çoğun içinde azda vardır kuralı gereğince, muhdesatın mülkiyetinin aidiyetinin tespiti ve tapunun beyanlar sütununa tescili isteğinin, muhdesatı meydana getirenin tespiti isteğini de kapsadığı kabul edilmelidir. Bu tür davalarda, güncel hukuki yararın mevcut olması ve iddianın kanıtlanması durumunda, muhdesatın davacı tarafça meydana getirildiğinin tespiti isteğinin kabulüne, muhdesatın mülkiyetinin aidiyeti ve tapunun beyanlar sütununa tescili isteğinin ise reddine karar verilmesi gerekir. Dolayısıyla taşınmazlardaki ağaçların davacılar tarafından meydana getirildiğinin ve dikildiğinin tespiti isteğinin kabülüne karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken ilk derece mahkemesince kabule konu olan muhdesatın tapunun beyanlar hanesine tesciline karar verilmesi isabetsizdir....
maddesi ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 19/II. maddesi tapunun beyanlar sütununa şerh verilmesine imkan veren yasal düzenlemelerden bir kısmıdır. Somut olay, tapunun beyanlar sütununa tescil imkanı veren yasal düzenlemelerden hiçbirine uymamaktadır. Hal böyle olunca, tespit olunan muhdesatların tapunun beyanlar hanesine yazılmasına karar verilmesi doğru olmamıştır. Mahkemece, yukarıda açıklanan hususlar gözardı edilerek yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 29.09.2014 gününde verilen dilekçe ile muhdesat şerhi verilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın dava şartı yokluğundan reddine dair verilen 23.12.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, muhdesatın davacıya ait olduğunun tapunun beyanlar hanesine şerh verilmesi isteğine ilişkindir. Davacı vekili, 110 parsel numarası ile tapuya kayıtlı taşınmazda davacının 2/3 hisse sahibi olduğunu, diğer 1/3 hissenin ise davalıya ait olduğunu, dava konusu taşınmazın daha önce tamamının davacıya ait iken davalının ......
Anılan kanun maddesinde, taşınmaz mal üzerinde malikinden başka bir kimseye veya paydaşlardan birine ait muhdesat mevcut ise bunun sahibi, cinsi, ihdas tarihi ve iktisap sebebi belirtilerek tutanağın ve kütüğün beyanlar hanesinde gösterilebileceği belirtilmiştir . Kadastro Kanunu, kadastro bölge ve çalışma alanlarında üzerinde çalışma yapılan taşınmazlara uygulanan özel nitelikli bir kanundur. 33. maddesinde, Kadastro Kanunu'nun uygulandığı alanların dışında da uygulanabilecek genel nitelikli maddelere yer verilmiştir . 19. madde, genel nitelikli maddeler arasında sayılmamıştır. Buna göre ancak, aynı kanunun 12/3. maddesi gereğince, on yıllık hak düşürücü süre içinde kadastrodan önceki nedenlere dayanılarak genel mahkemelerde açılan davalara 19. madde uygulanır ve iddianın kanıtlanması halinde muhdesatın mülkiyetinin arz malikinden başkasına aidiyeti ile tapunun beyanlar hanesine tesciline karar verilebilir....
Somut olay, tapunun beyanlar sütununa tescile imkanı veren yasal düzenlemelerden hiçbirine uymamaktadır. Ne var ki, çoğun içinde az da vardır kuralı gereğince, muhdesatın mülkiyetinin aidiyetinin tespiti ve tapunun beyanlar sütununa tescili isteğinin, muhdesatı meydana getirenin tespiti isteğini de kapsadığı kabul edilmelidir. Bu tür davalarda, güncel hukuki yararın mevcut olması ve iddianın kanıtlanması durumunda, muhdesatın davacı tarafça meydana getirildiğinin tespiti isteğinin kabulüne, muhdesatın mülkiyetinin aidiyeti ve tapunun beyanlar sütununa tescili isteğinin ise reddine karar verilmesi gerekir....
Hüküm özetinin tapunun beyanlar hanesine işlenmesi gerekir. Somut uyuşmazlıkta mahkemece geçit hakkı usulüne uygun bir biçimde tesis edilmiş ise de; hükümde, kurulan geçit hakkının tapu kütüğünün beyanlar hanesine işlenmesi yönünde herhangi bir ibarenin yer almaması infazda tereddüt oluşturabileceğinden hükmün bu haliyle bozulması gerekmekte ise de; düşülen yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm fıkrasının HUMK'nun 438/VII maddesi gereğince düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 1.bendine "geçit hakkı tesisine" ibaresinden sonra gelmek üzere "tapu kütüğünün beyanlar hanesinde gösterilmesine" cümlesinin eklenmesine, hükmün DEĞİŞTİRİLMİŞ VE DÜZELTİLMİŞ BU ŞEKLİ İLE ONANMASINA, 02.02.2012 gününde oybirliği ile karar verildi....
Bundan sonra, Tapu Müdürlüğü aleyhindeki davanın husumet nedeniyle reddine, çekişmeli taşınmazın Hazine adına tapuya tesciline, 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığının tapunun beyanlar hanesine yazılmasına karar verilmesi gerektiği düşünülmeli, davacının, lehine kullanım şerhi verilmesi yönündeki talebinin kabulüne karar verilecekse, 3402 sayılı Yasa'nın Ek-4. maddesine uygun şekilde belirlenecek şerhin tapu kaydının beyanlar hanesine yazılmasına karar verilmelidir. Belirtilen yönler gözardı edilerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. Temyiz itirazlarının bu nedenlerle kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 19.11.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....