Buna göre ancak, aynı Kanun'un 12/3. maddesi gereğince, on yıllık hak düşürücü süre içinde kadastrodan önceki nedenlere dayanılarak genel mahkemelerde açılan davalara 19. madde uygulanır ve iddianın kanıtlanması halinde muhdesatın mülkiyetinin arz malikinden başkasına aidiyeti ile tapunun beyanlar hanesine tesciline karar verilebilir. On yıllık süre kamu düzenine ilişkin olup, hak düşürücü niteliktedir ve olumsuz dava koşuludur. Hak düşürücü sürenin geçmesi, işin esasının incelenmesini önler. Hak düşürücü süre tüm def’i ve itirazlardan önce göz önünde bulundurulur. Yargılama bitinceye kadar hak düşürücü sürenin geçtiği taraflarca ileri sürülebileceği gibi, görevden ötürü hakim tarafından da kendiliğinden dikkate alınır....
Açıklanan bu ilke ve esaslara göre, kural olarak muhdesatın arz malikinden başkasına aidiyetinin tespiti istenemez. .//.. Diğer yandan, aynı kanunun “Beyanlar” başlıklı 1012/2, 3. maddesine göre ise, taşınmaz mülkiyetine ilişkin kamu hukuku kısıtlamalarının beyanlar sütununa yazılması ve bu sütuna yazılabilecek diğer hususlar tüzükle belirlenir. Özel kanun hükümleri saklıdır. Tapu Sicili Tüzüğü'nün 60. maddesine göre de, kütüğün beyanlar sütununa, mevzuatın yazılmasını öngördüğü hususlar tarih ve yevmiye numarası belirtilerek yazılır. Mevzuatın yazılmasına izin vermediği bir belirtme kütüğün beyanlar sütununda gösterilemez. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 19/II. maddesi, muhdesatın arz malikinden başkasına aidiyetine ve tapunun beyanlar sütununda gösterilmesine izin veren özel yasal düzenleme getirmiştir....
a ait olduğunun tapunun beyanlar hanesine şerh düşülmesine, çekişmeli 161 ada 3, 4 parsel sayılı taşınmazlar üzerindeki evin ...'a ait olduğu anlaşılmakla mirasçıları ... ve müşterekleri adlarına eşit hisselerle tapunun beyanlar hanesine şerh düşülmesine, çekişmeli 149 ada 13 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki kargir evin ise muris ...'a ait olduğu anlaşılmakla hüküm fıkrasında payları gösterilen davacı ve davalılar adlarında tapunun beyanlar hanesine şerh düşülmesine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; 1- Çekişmeli 132 ada 3, 12, 13; 133 ada 10; 134 ada 16 ve 18; 149 ada 12, 13, 15, 16; 230 ada 57; 236 ada 7; 252 ada 3 ve 4 parsel sayılı taşınmazların maliki muris ...'ın davalılardan ...'nın annesi ... ile gayriresmi evli olduğu, davacı ...'...
Hüküm özetinin tapunun beyanlar hanesine işlenmesi gerekir. Somut uyuşmazlıkta, mahkemece geçit hakkı usulüne uygun bir biçimde tesis edilmiş ise de; hüküm sonucunda kurulan geçit hakkının tapu kütüğünün beyanlar hanesine işlenmesi yönünde herhangi bir ibareye yer verilmemesi doğru görülmemiş ise de bu husus kararın bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK’nın 438/7 maddesi gereğince hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda 1. bentte yazılı nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 1. bendinin sonunda yer alan “tesisine” kelimesinden sonra gelmek üzere “tapu kütüğünün beyanlar hanesinde gösterilmesine" sözcüklerinin eklenmesi suretiyle düzeltilmesine, hükmün DÜZELTİLMİŞ ve değiştirilmiş bu şekli ile ONANMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 28.05.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 08.11.2007 gününde verilen dilekçe ile muhtesatın beyanlar hanesine yazımı istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 05.02.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacılar, kendilerine ait 239 parsel sayılı taşınmazın miktar fazlası olarak Hazine adına tescil edilen 393 parsel kapsamındaki 2763 m2'lik alandaki zeytin ağaçlarının kendilerine ait olduğu hususunun tapunun beyanlar hanesine yazılması isteğinde bulunmuşlardır. Davalı, davanın reddini talep etmiştir....
Somut olay, tapunun beyanlar sütununa tescile imkanı veren yasal düzenlemelerden hiçbirine uymamaktadır. Ne var ki, çoğun içinde azda vardır kuralı gereğince, muhdesatın mülkiyetinin aidiyetinin tespiti ve tapunun beyanlar sütununa tescili isteğinin, muhdesatı meydana getirenin tespiti isteğini de kapsadığı kabul edilmelidir. Bu tür davalarda, güncel hukuki yararın mevcut olması ve iddianın kanıtlanması durumunda, muhdesatın davacı tarafça meydana getirildiğinin tespiti isteğinin kabulüne, muhdesatın mülkiyetinin aidiyeti ve tapunun beyanlar sütununa tescili isteğinin ise reddine karar verilmesi gerekir. Somut olaya gelince; Dava 130 ada 10 ve 12 parseller üzerindeki muhdesat tespiti isteğine ilişkindir. Dava konusu taşınmazların bulunduğu yerde Karayolları Genel Müdürlüğü tarafından kamulaştırma işlemlerinin yapıldığı iddia edilmiş ise de; kamulaştırmaya ait belgeler getirtilerek mahallinde uygulanmamıştır....
"İçtihat Metni"Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Muhdesatın tescili .... ile ... ve müdahil davacı ... aralarındaki muhdesatın beyanlar hanesine tescili davasının reddine dair Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen 27.03.2014 gün ve 333/95 sayılı hükmün Yargıtay'ca duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş ise de; duruşma isteğinin değerden reddine karar verilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı .... vekili, Asliye Hukuk Mahkemesi kararıyla davalı adına kayıtlı 3413 parsel üzerindeki A, B, C, D harfleriyle gösterilen muhdesatın müvekkil şirkete aidiyetinin tespitine karar verildiğini, anılan dosyada yapıların tapuya şerhinin istenilmediğini açıklayarak, tespit kararında yazılı muhdesatın vekil eden şirket adına tapu kaydının beyanlar hanesine şerhine karar verilmesini istemiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 1992/204 Esas ve 1995/157 Karar sayılı ilamıyla evin kullanımı hakkında davalı ... ile sulh sözleşmesi yapıldığını, bu sözleşme uyarınca evin 1/4'ünün davalı ..., 3/4'ünün... mirasçıları adına beyanlar hanesine şerh verilerek taşınmazın niteliğinin bahçe olarak değiştirilmesi istemiyle tapu iptal ve tescil davası açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulü ile çekişmeli 144 ada 39 parsel sayılı taşınmazın üzerinde bulunan tek katlı kargir evin kaydının iptaline kargir ev ve bahçesi niteliği ile 1/4'ünün davalı ... adına, 3/4'ünün de ... Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2013/194 Esas, 2013/191 Karar sayılı ilamı doğrultusunda...mirasçılarına ait olduğunun tapunun beyanlar hanesine şerh verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili ve davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, taşınmaz üzerindeki tek katlı evin beyanlar hanesinde gösterilmesine ilişkindir. Davacı ... mirasçıları, ......
Ancak, davacı 2/B uygulaması sonucunda orman sınırları dışına çıkarılarak ... adına tapuya kaydedilen taşınmazın tapu kaydının beyanlar hanesindeki şerhin iptali istemi ile dava açmıştır. Diğer bir anlatımla talep mülkiyete yönelik olmayıp kullanım hakkının kendisinde olduğunun ve bu hakkın cebri icra marifetiyle satılamayacağının belirlenmesi ve tapunun beyanlar hanesine işlenmesine yönelik bulunmaktadır....
hanesinde gösterilmesine karar verildiği, hükmün Yargıtayca onanarak kesinleşmesi üzerine hükmen ... adına tapu kaydı oluştuğu ancak tapunun beyanlar hanesine 6831 sayılı Kanunun 2. maddesi ile orman sınırları dışına çıkarıldığına ilişkin şerh konulmadan üzerindeki muhdesatın ...’a ait olduğu şerhinin konulduğu, taşınmazın daha sonra 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan uygulama kadastrosu sonucunda 28125 ada 71 parsel numarasını aldığı, 3402 sayılı Kanunun Ek-4 maddesi uyarınca, ... adına tescilli taşınmazlar üzerinde kullanım kadastrosu yapılabilmesi ve hak sahibince, 6292 sayılı Kanun uyarınca tanınan hakların kullanılabilmesi için nitelik kaybı nedeniyle orman sınırları dışına çıkarıldığı şerhinin tapunun beyanlar hanesinde bulunması gerektiği, taşınmazın 2. madde sahası olduğu yönünde kesin hüküm bulunduğu belirlenerek, davanın kabulüne karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığına göre, davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan...