tarafından öncesinde küçük bir bina yapıldığı, 1980 yılında eski binayı yıkarak davaya konu 2 katlı binayı yaptığı belirlendiğine, kadastrodan sonraki hukuki sebeplere dayanılarak genel mahkemelerde açılan davalarda, Kadastro Kanun'un 19/2 maddesine dayanılarak muhdesatın tapu kütüğünün beyanlar hanesinde gösterilmesi istenmeyeceğine göre, muhdesat hakkında tapu kaydının beyanlar hanesine şerh konulmasına karar verilmesi doğru değil ise de bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün 3. fıkrasındaki “…Bu konuda tapunun beyanlar hanesine şerh konulmasına…” cümlesinin hüküm fıkrasından çıkarılmasına, HMK.nun 370/4.maddesi uyarınca hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, davacı vekili Yargıtay duruşmasına katılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, taraflarca HUMK'nun 388/4....
Mahkemece, asıl davanın kabulüyle, 2336 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki 02.03.2015 tarihli fen bilirkişisi rapor ve krokisinde B harfi ile gösterilen kısım içinde bulunan ağaçlar ve duvarın davacıya ait olduğunun tespitine, tapunun beyanlar hanesine yazılmasına; birleşen davanın kabulüyle, 2336 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki 02.03.2015 tarihli fen bilirkişisi rapor ve krokisinde C harfi ile gösterilen kısım içinde bulunan ağaçlar, havuz ve villanın davacıya ait olduğunun tespitine, tapunun beyanlar hanesine yazılmasına karar verilmiştir. Hüküm, davalı ...Ş. vekili, davalı TMSF vekili ve davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, muhdesatın tespiti isteğine ilişkindir. 1....
Somut olay, tapunun beyanlar sütununa tescile imkanı veren yasal düzenlemelerden hiçbirine uymamaktadır. Ne var ki, çoğun içinde azda vardır kuralı gereğince, muhdesatın mülkiyetinin aidiyetinin tespiti ve tapunun beyanlar sütununa tescili isteğinin, muhdesatı meydana getirenin tespiti isteğini de kapsadığı kabul edilmelidir. Bu tür davalarda, güncel hukuki yararın mevcut olması ve iddianın kanıtlanması durumunda, muhdesatın davacı tarafça meydana getirildiğinin tespiti isteğinin kabulüne, muhdesatın mülkiyetinin aidiyeti ve tapunun beyanlar sütununa tescili isteğinin ise reddine karar verilmesi gerekir. 3-Muhdesatın tespiti davalarında davanın konusu (müddeabih) davalıların paylarına isabet eden muhdesat değeri (zemin bedeli hariç) olup; yargılama sonucunda hüküm altına alınacak nispi karar ve ilam harcının, yargılama giderlerinin ve taraflar yararına takdir edilecek vekalet ücretlerinin iş bu müddeabih esas alınarak hesaplanması gerekir....
Mahkemece dava dosyaları birleştirilerek yapılan yargılama sonunda davaların kabulüne, 04.12.2003 tarihli fen bilirkişi raporunda rapor ve eki haritada gösterilen 18.244,18 metrekare yüzölçümündeki taşınmazın, son parsel numarası verilerek Hazine adına tarla vasfı ile tapuya tesciline, taşınmaz üzerinde mevcut 700 adet mandalina, 200 adet zeytin ağacı ve 1000 metrekare yüzölçümündeki seranın davacı ... tarafından yapıldığının tapu kaydının beyanlar hanesinde gösterilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı-davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. 3402 sayılı Yasa'nın 19. maddesi uyarınca, tapu kaydına muhdesat şerhi verilebilmesi için, muhdesatın kadastro çalışmaları sırasında mevcut olması gerekir. Başka bir anlatımla, kadastro sırasında mevcut olmayıp sonradan tesis edilen muhdesatın tapu kaydının beyanlar hanesine şerh edilmesi mümkün bulunmamaktadır. Somut olayda çekişmeli taşınmaz, 1956 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında tesbit harici bırakılmıştır....
TMK’nın 1012 nci maddesi hükmüne göre; malikin rızasıyla, kamu hukukundan kaynaklanan kısıtlamalar, Tapu Sicil Tüzüğü’nün belirlediği ayrık durumlar ve özel kanun hükümlerinde saklı hâllerde tapu kütüğünün beyanlar hanesine muhdesatla ilgili şerh verilebilir. Başka anlatımla tapu kütüğünün beyanlar hanesine “beyanda” bulunulabilmesi için Medeni Kanun veya ilgili özel Yasa'larda bir düzenlemenin bulunması gerekir. 3. Değerlendirme 1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....
TMK’nın 1012 nci maddesi hükmüne göre; malikin rızasıyla, kamu hukukundan kaynaklanan kısıtlamalar, Tapu Sicil Tüzüğü’nün belirlediği ayrık durumlar ve özel kanun hükümlerinde saklı hâllerde tapu kütüğünün beyanlar hanesine muhdesatla ilgili şerh verilebilir. Başka anlatımla tapu kütüğünün beyanlar hanesine “beyanda” bulunulabilmesi için Medeni Kanun veya ilgili özel Yasa'larda bir düzenlemenin bulunması gerekir. 3. Değerlendirme 1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....
TMK’nın 1012 nci maddesi hükmüne göre; malikin rızasıyla, kamu hukukundan kaynaklanan kısıtlamalar, Tapu Sicil Tüzüğü’nün belirlediği ayrık durumlar ve özel kanun hükümlerinde saklı hâllerde tapu kütüğünün beyanlar hanesine muhdesatla ilgili şerh verilebilir. Başka anlatımla tapu kütüğünün beyanlar hanesine “beyanda” bulunulabilmesi için Medeni Kanun veya ilgili özel yasalarda bir düzenlemenin bulunması gerekir. 3. Değerlendirme 1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....
TMK’nın 1012 nci maddesi hükmüne göre; malikin rızasıyla, kamu hukukundan kaynaklanan kısıtlamalar, Tapu Sicil Tüzüğü’nün belirlediği ayrık durumlar ve özel kanun hükümlerinde saklı hâllerde tapu kütüğünün beyanlar hanesine muhdesatla ilgili şerh verilebilir. Başka anlatımla tapu kütüğünün beyanlar hanesine “beyanda” bulunulabilmesi için Medeni Kanun veya ilgili özel yasalarda bir düzenlemenin bulunması gerekir. 3. Değerlendirme 1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....
Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki muhdesatın tapunun beyanlar hanesine tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde; Gümüşhane ili, ... ilçesi, ......
Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki muhdesatın tapunun beyanlar hanesine tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde; Gümüşhane ili, ... ilçesi, ......