a aidiyetinin tespitine, davacının 11 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile adına tesciline ilişkin isteminin Kadastro Kanununun 12/3 maddesi gereğince hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davalılardan ... ve ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, muhdesatın tespiti ile tapu iptal ve tescil isteklerine ilişkindir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 684/1. maddesi hükmüne göre, bir şeye malik olan kimse, o şeyin bütünleyici parçalarına da malik olur. Aynı Kanun'un 718. maddesine göre ise, arazi üzerindeki mülkiyet, kullanılmasında yarar olduğu ölçüde, üstündeki hava ve altındaki arz katmanlarını kapsar. Bu mülkiyet kapsamına, yasal sınırlamalar saklı kalmak üzere kalıcı yapılar, bitkiler ve kaynaklar da girer. Açıklanan bu ilke ve esaslara göre, kural olarak muhdesatın arz malikinden başkasına aidiyetinin tespiti istenemez....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : MUHDESAT AİDİYETİNİN TESPİTİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sırasında ... İlçesi, Kuşçimeni Köyü çalışma alanında bulunan 112 ada 2 parsel sayılı 134,29 metrekare yüzölçümündeki taşınmazın 14 payı satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davacı ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı, çekişmeli taşınmaz üzerindeki muhdesatın aidiyetine ilişkin ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2011/158 Esas, 2014/15 Karar sayılı dosyası ile dava açtığını mahkeme sonunda muhdesatın mülkiyetinin tarafına ait olduğunun tespitine karar verildiğini ve ilamın kesinleştiğini ancak muhdesatın aidiyet şerhinin tapuya işlenmediğini ileri sürerek davalı ... aleyhine dava açmıştır....
tespiti için kadastro tespit tutanağı örneği ilgili tapu sicil müdürlüğünden getirtilerek kadastro tespitinin kesinleştiği tarihin açıkça belirlenmesi tanık beyanlarının da buna uygun düşmesi gerektiğini, bu husustaki eksikliğin dahi bozmayı gerektirdiğini" öne sürerek kanun yoluna başvurmuştur....
üzerindeki muhdesatın mülkiyetinin tespiti dava edilemeyeceği gibi, mahkemelerce muhdesatın taşınmazın arzına malik olanlar dışında başka bir kişiye ait olması sonucunu doğuracak şekilde hüküm verilemez....
Açıklanan ilke ve esaslara göre, kural olarak muhdesatın arz malikinden başkasına aidiyetinin tespiti istenemez. Ne var ki; çoğun içinde azda vardır kuralı gereğince, muhdesatın mülkiyetinin aidiyetinin tespiti isteğinin, muhdesatı meydana getirenin tespitini de kapsadığı kabul edilmelidir. Muhdesatın aidiyeti isteğiyle açılan bu tür davalarda, güncel hukuki yararın mevcut olması ve iddianın kanıtlanması durumunda muhdesatın davacı tarafça meydana getirildiğinin tespitine karar verilmesi gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kadastro tespiti sırasında tescil harici bırakılan taşınmaz üzerinde bulunan muhdesatın aidiyetinin tespiti ile bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün, Yargıtay'ca incelenmesi ... ve Hazine vekilleri yönünden verilen dilekçelerle istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R – Dava, kadastro tespiti sırasında tescil harici bırakılan taşınmaz üzerinde bulunan muhdesatın aidiyetinin tespiti ile bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme yapılarak davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı ... ve Hazine vekillerince temyiz edilmiştir. Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır....
Bu madde gereğince taşınmaz üzerinde bulunan muhtesatın kadastro tutanağının ve taşınmazın tapu kütüğünün beyanlar hanesinde gösterilebilmesi için muhtesatın kadastro tespit gününden önce meydana getirilmiş olması zorunludur. Kadastro Kanununun anılan bu ayrık hükmü dışında Kanunlarımızda ve Tapu Sicil Tüzüğünde taşınmaz üzerinde bulunan muhtesatların tapu kütüğüne tescil veya şerh edilebileceğine veya kütüğün beyanlar hanesinde gösterilebileceğine ilişkin başkaca bir hüküm de bulunmamaktadır. Öte yandan öğretide taşınmaz hakkında kamulaştırma kararının bulunması halinde de muhdesatın aidiyetinin tespiti istemiyle dava açılmasında hukuki yararın bulunduğu kabul edilmiştir. Hal böyle olunca; mahkemece bu hukuksal olgular dikkate alınarak davanın reddine karar verilmesi gerekirken, aksine düşüncelerle yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz, davalı ...'...
Mahallesi çalışma alanında bulunan ve 2011 yılında yapılan kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmazın bir bölümü hakkında irsen intikal, taksim, satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, taşınmaz bölümünün adına tescili ve muhdesatın aidiyetinin tespiti istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, çekişmeli taşınmazın bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen bölümünün davacı adına tesciline, muhdesatın tespitine yönelik davanın reddine, ... aleyhine açılan davanın husumet nedeni ile reddine karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Değişik bir anlatımla, kadastrodan sonraki hukuki sebeplere dayanılarak genel mahkemelerde açılan davalarda, Kadastro Kanununun 19/2 maddesine dayanılarak muhdesatın kütüğün beyanlar hanesinde gösterilmesi istenemez. Bu itibarla, muhdesatın aidiyetinin tespiti ile yetinilmesi gerekirken tapunun beyanlar hanesine de yazılmasına karar verilmesi doğru değildir. Ancak, bu husus kararın bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK’nın 438/son maddesi gereğince hükmün gerekçesinin değiştirilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Muhdesatın aidiyetinin tespiti ... ve müşterekleri ile ... ve ... aralarındaki muhdesatın aidiyetinin tespiti davasının kabulüne dair ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen 19.03.2013 gün ve 332/315 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalılar vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacılar vekili, hakkında...Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2009/257 Esas sayılı dosyasında ortaklığın giderilmesi davası açılan dava konusu 405 ada 9 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki 4 katlı binanın bütün işlemlerinin ve masraflarının müvekilleri tarafından yapıldığını ileri sürerek taşınmaz üzerindeki 4 katlı bina vasfındaki muhdesatın müvekkillerine aidiyetinin tespitine karar verilmesini istemiştir. Davalılar vekili, davacıların müvekkillerin rızasını almadan binayı inşa ettiklerini, binanın yapımında davacıların babası, müvekkillerin de dedesi olan muris ...'...