WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İlk derece mahkemesince öncelikle bu hususun açıklığa kavuşturulmasından sonra davalı vekilinin bilirkişi raporlarına itiraz dilekçesinde ve istinaf dilekçesinde dile getirdiği Mimarlık ve Mühendislik Hizmet Bedellerinin Hesaplanmasında Kullanılacak 2022/2 Yılı Yapı Yaklaşık Birim Maliyet Cetvelleri Hakkında Tebliğin ne zaman yayınlanarak yürürlüğe girdiği hususu da araştırılarak; İlk derece mahkemesince davaya konu taşınmaz üzerinde 02/07/2021 tarihinde ve 20/04/2022 tarihlerinde iki ayrı keşif yapıldığı, buna göre arzın ve muhdesatın değerinin oranlanması suretiyle satış bedelinin paydaşlar arasında paylaştırılacak olmasından dolayı bu oranın tespiti esnasında arzın değerinin ve muhdesatın değerinin tespiti işlemlerinin aynı tarih baz alınarak yapılması gerektiğinin gözönünde bulundurulması, b-Dosyada mevcut Sinanpaşa Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/68 E-2020/85 K sayılı dava dosyasının incelenmesinde; Davacı T8 tarafından diğer paydaşlar aleyhine açılan "Muhdesat Aidiyetinin Tespiti"...

Karar Düzeltme Sebepleri Davacı vekili, dava konusu taşınmazın 2015 yılında yapılan kıymet takdir raporunda borçluya düşen 1/2 hissesi için çıplak arazi değerinin 95.205,00 TL olduğu, borçluya ait olup tapuya kayıtlı olmayan muhdesatların değerinin ise 305.934,04 TL olduğu, muhdesatların tespiti hâlinde alacağını daha fazla alabilme imkânı olacağını, dolayısıyla alacaklı olarak borçlu adına muhdesat adiyetinin tespitini istemekte hukuki yararlarının bulunduğunu belirterek mahkeme kararının onanmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, muhdesat aidiyetinin tespiti istemine ilişkin olup, uyuşmazlık; davacı konumundaki alacaklının, davalı borçlu adına muhdesat aidiyetinin tespiti davası açmakta hukuki yararı bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır. 2. İlgili Hukuk 1....

    Taraflara emsal göstermeleri için yeniden imkan tanınması, lüzumu halinde Tapu Sicil Müdürlüğü'nden re'sen emsal celbi yoluna gidilmesi ve dava konusu taşınmazın zemin değerinin emsal karşılaştırması suretiyle tespiti için bilirkişi kurullarından ek rapor alınması, mümkün olmadığı takdirde yeniden keşif yapılması ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ile hüküm kurulması, Doğru görülmemiştir. Davalı E... Belediye Başkanlığı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle (BOZULMASINA), peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde ödeyene geri verilmesine 06.11.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Muhdesat aidiyetinin tespiti KARAR Taraflar arasındaki uyuşmazlık TMK'nun 724 ve takip eden maddeleri uyarınca, bina değerinin arsa değerinden fazla olması nedeniyle muhik tazminat karşılığı taşınmaz tesciline ilişkin bulunduğuna, Mahkemece uyuşmazlık bu şekilde nitelendirilerek çözüme kavuşturulduğuna göre, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 10.01.2013 tarih 1 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 21.01.2013 tarih 1 sayılı Kararı ile kabul edilen ve 26.01.2013 tarih 28540 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (14.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 01.10.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        Muhdesat, sahibine arazi mülkiyetinden ayrı, bağımsız bir mülkiyet veya sınırlı bir ayni hak bahşetmez. Muhdesat sahibinin hakkı, sadece şahsi bir haktır (TMK 722, 724, 729 m.ler). Taşınmaz üzerindeki bina, ağaç gibi bütünleyici parça niteliğindeki muhdesatların taşınmazın arzından ayrı bir mülkiyetinin varlığından söz edilemez. Açıklanan ilke ve esaslara göre, kural olarak muhdesatın arz malikinden başkasına aidiyetinin tespiti istenemez. -//- Ne var ki; çoğun içinde azda vardır kuralı gereğince, muhdesatın mülkiyetinin aidiyetinin tespiti isteğinin, muhdesatı meydana getirenin tespitini de kapsadığı kabul edilmelidir....

          Şöyle ki; 1) Dava konusu muhdesatın yüzölçümünün tespiti için alınan 28.10.2016 tarihli fen bilirkişi raporunda muhdesat alanının 106,88 m² olarak belirlendiği; 12.08.2017 havale tarihli fen bilirkişi raporunda muhdesat alanının 171,00 m² olarak tespit edildiği; 06.09.2017 havale tarihli bilirkişi raporunda ise muhdesat alanının 178,00 m² olarak belirlenerek taşınmaz bedelinin hesaplandığı anlaşılmakla fen bilirkişi raporları arasındaki çelişki giderilmeksizin yapılan hesaplama sonucunun hükme esas alınması, 2) 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 19. maddesine 5177 sayılı Kanun ile eklenen fıkrasında "Başkası adına tapulu, sahipsiz veya zilyedi tarafından iktisap edilmemiş yerin kamulaştırmasında binaların asgari levazım bedeli, ağaçların ise 11. madde çerçevesinde takdir olunan bedeli zilyedine ödenir." hükmü düzenlenmiştir....

            Muhdesatın tespiti davalarında davanın konusu (müddeabih) davalıların payına isabet eden muhdesat değeri (zemin bedeli hariç) olup; somut olayda muhdesatın değerinin tamamı üzerinden davacının sorumlu tutularak eksik harcın tamamlatılmasının istenmesi hatalı olmuştur. Mahkemece, tespit edilen muhdesat değeri 240.000,00 TL'den dava konusu taşınmaz tapuda paylı mülkiyet şeklinde kayıtlı olduğundan tapudaki paylar göz önünde bulundurularak davacının payı oranına karşılık kısım düşüldükten sonra kalan değer üzerinden hesap edilecek harç tamamlatılmalıdır. SONUÇ: Yukarıda gösterilen nedenlerle davacı vekilinin yazılı temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün 6100 sayılı HMK'nin Geçici 3. maddesi yollaması ile HUMK’un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, HUMK'un 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna ve peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine 23.06.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

              Davacı vekili temyiz dilekçesinde, imar izni bulunmayan, paydaşların muvafakat vermediği ve ekonomik değeri bulunmayan yapıların yüksek değer tespitiyle muhdesat kabul edilmesinin ve bilirkişi raporunun kararın eki sayılmasının doğru olmadığını, taşınmazın kıymet takdirinin satış aşamasında yapılması gerektiğini gerekçe göstererek yerel mahkeme kararının bozulmasını talep etmiştir. Davalı Hazine vekili temyiz dilekçesinde, dava konusu taşınmazın arzın değerinin düşük tespit edildiğini, üzerindeki yapıların değerinin ise yüksek gösterildiğini belirterek, bilirkişi raporunun hüküm vermeye yeter nitelikte olmadığından, ayrıca Hazine harçtan muaf olmasına rağmen harçtan sorumlu tutulmasının doğru olmadığından kararın bozulmasını talep etmiştir. Davalı ...Ş vekili, kararın onanmasını talep etmiştir. Paydaşlığın (ortaklığın) satış yoluyla giderilmesi halinde dava konusu taşınmaz üzerinde bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçalar (muhdesat) varsa bunların arzla birlikte satılması gerekir....

                a satış suretiyle devrettiği anlaşılmaktadır. 12.10.2015 tarihli inşaat ve fen bilirkişisi raporunda taşınmaz üzerinde bulunan zemin ve 3 kattan oluşan yapının değerinin 209.000,00TL, taşınmaz üzerinde bulunan 3 katlı fabrika binasının değerinin 348.480,00TL olduğu ve taşınmazın zemin değerinin 3.103.550,00TL olduğu belirlenerek paydaşlara payları oranında verilmesi gereken satış bedelinin belirlendiği, ne var ki yapılan muhdesat oranlamasının yukarıdaki ilkeler doğrultusunda yapılmadığından doğru olmadığı ve mahkemece hüküm kurulurken muhdesata isabet eden kısmın muhdesat sahibi paydaşlara, geri kalan bedelin ise payları oranında paydaşlara dağıtılması gerektiği düşünülmeksizin infaza elverişli olmayacak şekilde muhdesat oranı belirtilmeksizin muhdesat bedelinin, muhdesat sahibine ödenmesi şeklinde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir....

                  "İçtihat Metni" MAHKEMESİ : Pervari Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 08/01/2015 NUMARASI : 2013/263-2015/5 Taraflar arasındaki zemini hazineye ait olan taşınmaz üzerinde bulunan muhdesat bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davalı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R – Dava, zemini hazineye ait olan taşınmaz üzerinde bulunan muhdesat bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı idare vekilince temyiz edilmiştir. Mahallinde yapılan keşif sonucu, taşınmazın dava tarihindeki değerinin biçilmesinde ve alınan rapor uyarınca bedelinin tahsiline karar verilmesinde yöntem itibariyle bir isabetsizlik görülmemiştir....

                    UYAP Entegrasyonu