Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bütünleyici parçanın (muhdesat) arzın paydaşlarına (ortaklarına) değil de üçüncü şahsa ait olduğunun anlaşılması halinde bu kimseyi muhdesat sahibi olarak davaya dahil etmek ve ona satış bedelinden pay vermek mümkün değildir. Paydaşlığın (ortaklığın) satış suretiyle giderilmesine ilişkin davalarda taşınmaz üzerinde bulunan bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçaların (muhdesat) kime ait olduğu konusunda uyuşmazlık olup da bunlar üzerinde bazı paydaşların (ortaklar) hak iddia etmeleri ve öncelikle bu uyuşmazlığın giderilmesini istemeleri halinde o paydaşa görevli mahkemede dava açmak üzere HMK'nın 165. maddesi uyarınca uygun bir süre verilmelidir. Mahkemece verilen süre içerisinde dava açıldığı takdirde sonucunun beklenmesi, açılmadığı takdirde o konuda uyuşmazlık yokmuş gibi davaya devam edilmesi gerekir....

    Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/555 Esas, 2018/413 Karar sayılı gerekçeli kararında Türksat uydu fotoğrafları uyarınca ilan tarihinden sonra yapılan muhdesat ve ekilen fidanlar olduğu anlaşılmış olup bu muhdesat ve fidanların değeri düşülerek hesaplanan kamulaştırma bedelinin hatalı olması, Doğru görülmemiştir Davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi hükmünün yukarıda açıklanan gerekçelerle HMK'nın 371. maddesi uyarınca BOZULMASINA, davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 24/01/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Paydaşlığın (ortaklığın) satış suretiyle giderilmesine ilişkin davalarda taşınmaz üzerinde bulunan bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçaların (muhdesat) kime ait olduğu konusunda uyuşmazlık olup da bunlar üzerinde bazı paydaşların (ortaklar) hak iddia etmeleri ve öncelikle bu uyuşmazlığın giderilmesini istemeleri halinde o paydaşa görevli mahkemede dava açmak üzere 6100 sayılı HMK'nun 165. maddesi uyarınca uygun bir süre verilmelidir. Mahkemece verilen süre içerisinde dava açıldığı takdirde sonucunun beklenmesi, açılmadığı takdirde o konuda uyuşmazlık yokmuş gibi davaya devam edilmesi gerekir. Somut olayda; davalı ..., dava konusu 128 ada 4 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan muhdesatın kendisine ait olduğunu savunmuş ve muhdesatın aidiyetinin tespiti davası açtığını bildirmiştir....

        göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi, 2-) Dava konusu taşınmaz üzerindeki fıstık ağaçlarının değeri belirlenirken, fıstığın değerlendirme tarihi olan 2015 yılına ait dekara verim miktarı ile aynı yıl hasat dönemindeki toptan kg satış fiyatı ve üretim masrafları İlçe ve İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüklerinden getirtilip, gelen cevap yazılarına göre bilirkişi raporu denetlendikten sonra, yeniden biçilen değerden, gelir metoduna göre belirlenecek zemin değeri çıkartılmak suretiyle muhdesat bedelinin tespit edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi ve arazinin niteliğine göre kapitalizasyon faiz oranı % 5 yerine % 4 alınarak, eksik inceleme ile muhdesat bedelinin fazla hesaplanması, Doğru görülmemiştir....

          Temyiz Nedenleri 5.2.1.Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde, kira sözleşmesinin şaibeli olduğunu, muhdesatın kim tarafından yaptırıldığının yeterince araştırılmadığını, eksik araştırma ile verilen usul ve yasaya aykırı kararın bozulmasını istemiştir. 6.YARGITAY KARARI 6.1.Dava, muhdesat aidiyetinin tespiti isteğine ilişkindir. 6.2.Aidiyet tespiti davaları kendine özgü davalardan olup dava sonucunda istihsal edilecek ilamın icra ve infaz kabiliyeti bulunmamaktadır. Bunun doğal sonucu olarak bu davaların uygulama alanı sınırlıdır....

            Yargıtay'ın kökleşmiş içtihatlarına göre, muhdesat tespiti davası, ortaklığın giderilmesi davasında, muhdesat iddiasını açıkça kabul etmeyen tüm paydaşlara karşı açılır. Hal böyle olunca, Hanım Bekdur'un da davada davalı gösterilmesi, ölü ise mirasçılarının tespiti ile davaya dahil edilmeleri gerekir. 3-Aynı şekilde, dava konusu 667 parsel sayılı taşınmazın dosya içerisinde bulunan tapu kaydından, davacının, tapu kayıt malikleri arasında bulunmadığı anlaşılmıştır. Bu tür muhdesatın tespiti davaları, paylı mülkiyet ya da elbirliği mülkiyet hükmüne tabi taşınmazlarda, tapu paydaşları arasında hukuki yararın bulunması durumunda görülen bir davadır. Her ne kadar dosya arasında bulunan ......

              Mahkemece yapılan keşif sonucu aldırılan ziraat bilirkişi raporunda davaya konu 123 ada 32 numaralı parseldeki fındık ağaçlarının değerinin dava tarihi itibari ile 45.357,26 TL, 124 ada 61 numaralı parseldeki fındık ağaçlarının değerinin dava tarihi itibari ile değerinin 4.816,98 TL, 124 ada 33 numaralı parseldeki fındık ağaçlarının değerinin 27.401,94 TL olarak belirlendiği, keşifte görev yapan inşaat bilirkişisi raporunda 147 ada 59 numaralı parseldeki yapıların dava tarihi itibari ile toplam muhdesat değerlerinin 114.052,72 TL olarak belirlendiği görülmektedir. Davalıların veraset ilamına göre toplam 4/5 miras payları olduğundan eldeki davanın değeri 153.303,12 TL'dir. Davacı tarafça eksik nispi harcın belirtilen bu bedel üzerinden tamamlandığı görülmektedir. Toplanan delillerden, dava konusu yapılan muhdesatların taşınmazların arzı ile birlikte tarafların miras bırakanları olan babaları İbrahim Erol'a ait olduğu kesinleşen kadastro tutanakları ile belirlenmiştir....

              Somut uyuşmazlıkta, davacı 1 ve 7 parsel sayılı taşınmazda bulunan muhdesatların değerinin davalıdan alınmasını istemiştir. Taşınmazların ... kayıtlarından 1 ve 7 sayılı parsellerin dava dışı ... adına kayıtlı iken 23.06.2009 tarihinde satış yoluyla davalı adına tescil edildiği görülmektedir. Dava konusu taşınmazların satışını sağlayan ve davalının da imzasını taşıyan 25.05.2009 günlü ihale şartnamesinde taşınmazlardaki muhdesatın davacıya ait olduğu belirtilmiştir. Anılan şartnamenin 11. maddesinde de, taşınmazların muhdesat sahibinden başka biri tarafından alındığı takdirde idarenin sorumluluğunun bulunmadığı, doğacak anlaşmazlıkların alıcı ile muhdesat sahibi arasında çözümleneceği düzenlenmiştir. Ayrıca, dava konusu taşınmazların ihale bedelinin tespitinde üzerindeki muhdesatların değerinin dikkate alınmadığı anlaşılmaktadır. 13.05.2011 tarihli ziraat bilirkişi raporunda 1 ve 7 parsel sayılı taşınmazlardaki muhdesatlar ve değerleri belirlenmiştir....

                Hükmü, davalılardan ... temyiz etmiştir. 22.12.1995 tarihli ve 1/3 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında vurgulandığı üzere, eşya hukukunda “muhdesat” kavramından bir arazi üzerindeki arzın malikinden başkasına veya bir paydaşa ait yapı ve tesisler ile bağ ve bahçe şeklinde dikilen ağaçları anlamak gerekir. Bir kişi lehine muhdesatın tespiti ve bunun kütüğün beyanlar hanesine yazılmasına 3402 sayılı Kadastro Kanununun 19/2. maddesi olanak sağlar. Gerçekten, anılan hüküm uyarınca “taşınmaz mal üzerinde malikinden başka bir kimseye veya paydaşlardan birine ait muhdesat mevcut ise bunun sahibi, cinsi, ihdas tarihi ve iktisap sebebi belirtilerek tutanağın ve kütüğün beyanlar hanesinde gösterilir.” Bu şekilde bir belirtmenin yenilik doğurucu bir sonucu olmadığı, esasen var olan şahsi hakka aleniyet kazandıracağı ve sadece muhdesat sahibi lehine kanıt oluşturacağı kuşkusuzdur....

                  Bütünleyici parçanın (muhdesat) arzın paydaşlarına (ortaklarına) değil de üçüncü şahsa ait olduğunun anlaşılması halinde bu kimseyi muhdesat sahibi olarak davaya dahil etmek ve ona satış bedelinden pay vermek mümkün değildir. Somut olaya gelince; davaya konu edilen ve satışına karar verilen taşınmaz üzerinde bulunan muhdesatın davalıların murisi Abdullah Kes'e ait olduğuna dair tapu kaydında şerh vardır. Tapu kaydında bulunan bu şerh dikkate alınarak muhdesat oranının muhdesat sahibi Abdullah Kes'in mirasçıları olan paydaşlara, arz değerinin ise tüm paydaşlara tapu ve veraset ilamındaki payları oranında dağıtılmasına karar verilmesi gerekirken satış bedelinin muhdesat durumu nazara alınmayarak tapu ve veraset ilamındaki paylara göre dağıtılmasına karar verilmesi doğru görülmemiştir. Ayrıca dosyada mevcut 09.10.2012 tarihli bilirkişi raporu hüküm kurmaya elverişli değildir. İntifa hakkı sahibi...'...

                    UYAP Entegrasyonu