Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Muhdesatın Tespiti Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalılardan ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Davacı vekili, dava konusu 6 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki villanın vekil edeni tarafından yapıldığını açıklayarak, bahse konu yapının vekil edenine ait olduğunun, piyasa değerinin, yapının bulunduğu arsa değerinin ve taşınmaz üzerindeki peyzaj değerinin tespitine karar verilmesini istemiştir. Davalılardan ... vekili, davacı tarafından yapılan villanın kaçak olduğunu, davacı aleyhine önalım davası açıldığını ve bu davanın derdest bulunduğunu beyanla davanın reddini savunmuş, diğer davalı ... davaya cevap vermemiştir....

    Bütünleyici parçanın (muhdesat) arzın paydaşlarına (ortaklarına) değil de üçüncü şahsa ait olduğunun anlaşılması halinde bu kimseyi muhdesat sahibi olarak davaya dahil etme ve ona satış bedelinden pay vermek mümkün değildir. Olayımıza gelince; dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan binanın davalıların murisine ait olduğu konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Bu durumda mahkemece yukarıda açıklandığı şekilde muhtesat değeri ile arzın değerinin ayrı ayrı belirlenip, oran kurulması ve bu oran dahilinde satış bedelinin dağıtılmasına karar verilmesi gerekirken bu husus üzerinde durulmadan yazılı şeklinde hüküm kurulması doğru değildir. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 22.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      taşınmazın dava tarihindeki yıpranma düşülerek bina /muhdesat dahil rayiç değerinin tespiti ile belediyeye ödenen alım bedeli düştükten sonra aradaki fark olan mahkemece belirlenecek değerin fazlaya ait haklar saklı kalarak 15,000....

        Bütünleyici parçanın (muhdesat) arzın paydaşlarına (ortaklarına) değil de üçüncü şahsa ait olduğunun anlaşılması halinde bu kimseyi muhdesat sahibi olarak davaya dahil etmek ve ona satış bedelinden pay vermek mümkün değildir. Somut uyuşmazlıkta; davalı ... vekili, müvekkilinin 793 ada 4 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki muhdesatlarda hak sahibi olduğunu iddia etmiş, diğer paydaş buna itiraz etmemiştir. Mahkemece hükme esas alınan 16/12/2015 tarihli ek bilirkişi raporunda arz-muhdesat oranının gösterildiği ancak bilirkişi tarafından dava konusu taşınmazdaki davalıya ait muhdesat değerinin muhdesat ve arz bedeli toplamına oranlanması gerekirken muhdesat bedeli ile davalının tapudaki payına ait arz bedeli toplamının toplam değere oranlanması, doğru olmamıştır. Bilirkişi raporu hatalı olduğu gibi Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297/2. maddesine aykırı olarak muhdesata ilişkin mahkemece hüküm de kurulmadığı anlaşılmıştır....

          Somut uyuşmazlıkta, tapu kaydında yapılan incelemede 27/03/2014 tarihli muhdesat şerhinin bulunduğu ve muhdesat şerhine göre düzenlenen rapor gereği şerhte belirtilen kişiler lehine muhdesat oranları yönünden dağıtıma ilişkin ara karar kurulduğu belirlenmiştir....

          Hukuki yararın bulunmadığının tespiti halinde davanın, dava şartı yokluğu gerekçesiyle usulden reddine karar verilmelidir (HMK mad. 114/1-h. ve 115) Öğretide ve Yargıtay'ın devamlılık gösteren uygulamalarında, taşınmaz hakkında derdest ortaklığın giderilmesi davasının, kentsel dönüşüm uygulamasının ya da kamulaştırma işleminin bulunması gibi istisnai durumlarda muhdesatın tespiti davasının açılmasında güncel hukuki yararın bulunduğu kabul edilmektedir. Yine öğretide ve uygulamada kararlılık kazanan görüşlere göre; muhdesat tespiti davaları, ortaklığın giderilmesi davasının yargılaması sırasında muhdesatın davacı tarafça meydana getirildiğini açıkça kabul edenler dışında kalan ve muhdesatın üzerinde bulunduğu taşınmazda paydaş olan tapu maliklerine karşı açılır....

            Bu durumda mahkemece, mahallinde uzman bilirkişiler eşliğinde yeniden keşif yapılıp açık, denetime uygun rapor alınarak, dava konusu taşınmaz üzerindeki muhdesatların (evlerin) ve taşınmazın arz değerinin ayrı ayrı belirlenmesi ve bahsi geçen muhdesatların (evlerin), muhdesat iddiasında bulunan davalılara ait olup olmadığı hususunda tarafların ittifak edip etmedikleri üzerinde durularak ittifak etmiyorlarsa, muhdesat iddiasında bulunan davalılara bu konuda dava açmak üzere süre verilmesi ve dava açıldığı takdirde sonucunun beklenmesi; daha sonra gerekirse bilirkişiden ek rapor alınarak dava konusu taşınmazın tespit edilen toplam değerinin ne kadarının arza ne kadarının muhdesata isabet ettiğinin yüzdelik oran kurulmak suretiyle belirlenerek muhdesata isabet eden kısmın muhdesat sahibi paydaşlara, geri kalan bedelin ise ... kaydı ve mirasçılık belgelerindeki payları oranında tüm paydaşlara dağıtılması gerekirken bu hususlar göz ardı edilerek eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması...

              Öte yandan kabule göre de, muhdesat tespiti davası, ortaklığın giderilmesi davasında, muhdesat iddiasını açıkça kabul etmeyen tüm paydaşlara karşı açılması gerekli olup eldeki davada taraf olmayan paydaşların Sulh Hukuk Mahkemesi'ndeki ortaklığın giderilmesi dosyasında muhdesat iddiasını açıkça kabul edip etmedikleri belirlenmeden karar verilmesi doğru olmamıştır. Bunun yanında, muhdesatın tespiti davalarında davanın konusu (müddeabih) davalıların payına isabet eden muhdesat değeri (zemin bedeli hariç) olup; yargılama sonucunda hüküm altına alınacak nispi karar ve ilam harcının, yargılama giderlerinin ve taraflar yararına takdir edilecek vekalet ücretlerinin işbu müddeabih esas alınarak hesaplanması gerekir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki zemini davacıya ait olmayan taşınmaz üzerindeki el atılan muhdesat bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davalı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R – Dava, zemini davacıya ait olmayan taşınmaz üzerindeki el atılan muhdesat bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı idare vekilince temyiz edilmiştir....

                Mahkemece, davacıların davasının kısmen kabul kısmen reddi ile ,dava konusu 3061 ada 1 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki muhdesatın davacılara ait olduğunun tespitine, dava konusu muhdesatın dava tarihi itibari ile değerinin 138.980,25 TL olarak tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine, karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı ... vekili ve diğer davalı ... Vakıflar 1. Bölge Müdürlüğü vekilince ayrı ayrı temyiz edilmiştir. Dava muhdesat tespiti isteğine ilişkindir. Önemle belirtilmelidir ki, 6100 sayılı HMK'nin 297/2 maddesine göre, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi, infaza elverişli biçimde hüküm kurulması zorunludur....

                  UYAP Entegrasyonu