belirlenmesini ve harita üzerine işaretlenmesini bu nedenle Civciler Köyü arasındaki köy hudutnamesinin uygulanmasından kaynaklı muarazanın giderilmesi ile iki köy arasındaki hudutların tespiti ile harita üzerinde işaretlenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Davada, kaçak tahakkukun, bu nedenle dayanaksız kaldığı ve ayrıca daha sonra yapılan tahakkuklara (05.06.2013-05.03.2014 arası) ilişkin faturaların afaki ve bilimsel veriye dayanmadığı, her ay itiraz edildiği belirtilerek; davacı şirketin, davalıya ödemesi gereken atıksu bedeli olup olmadığı ve varsa miktarının tespiti ile muarazanın önlenmesi talep edilmiştir. Uyuşmazlık, dava tarihi itibariyle, davacının, dava açmakta hukuki yararı bulunup bulunmadığı noktasındadır. Davalının açıklanan işleminin, hukuksal nitelikçe, mevcut bir sözleşme ilişkisi sırasında yaratılmış bir muaraza (çekişme) olduğu; davadaki istemin de bu muarazanın önlenmesine yönelik bulunduğu açıktır. Hukuk Genel Kurulunun 29.09.2004 gün ve 2004/13–417 E.-2004/442 K.sayılı ilamında da açıklandığı üzere; muarazanın meni (çekişmenin önlenmesi) davaları, usul hukuku anlamında tespit değil, eda davası niteliğindedir. Zira, bu tür davalarda, hem bir muarazanın varlığının tespiti ve hem de onun meni talep edilir....
Davalı şirket ise, davanın zamanaşımına uğradığını, ihtiyati tedbir kararının 05/05/2006 tarihinde muarazanın men'i davasının reddine karar verilmesiyle kalktığını, taraflar arasındaki işletme sözleşmesinde davacı şirketin bayrak hakkı adı altında bir hakkı olmadığı gibi akaryakıt dağıtım firmasını belirlemesini gerektiren bir hüküm de bulunmadığını, talebin hukuki dayanağının bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: 6100 sayılı HMK'nun 355/1 maddesi uyarınca, istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; Dava, muarazanın giderilmesi ve bu talep kabul edilmediği takdirde uğranılan zararın giderilmesine yönelik tazminat davasıdır. Mahkemece yukarıda açıklanan gerekçelerle; davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. İlk derece mahkemesince verilen 2017/688 Esas, 2018/765 Karar sayılı ve 30/11/2018 tarihli davanın reddine ilişkin karar, Dairemizin 2019/413 Esas, 2019/1420 Karar sayılı ve 07.10.2019 tarihli kararı ile; "Mahkemece hükme esas alınan denetime elverişli bilirkişi raporu nazara alındığında; muarazanın giderilmesine ilişkin istinaf talepleri yerinde değil ise de; dava, terditli dava olarak açılmış olup, muarazanın giderilmesi talebi kabul edilmediği takdirde sözleşmenin yapılmaması sebebiyle uğranılan zararda talep edilmiştir....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE: Dava; davacının maaş hesabına davalı banka tarafından konulan blokenin kaldırılması, kesintinin haksızlığının tespiti ile muarazanın önlenmesi ve davalı banka tarafından tahsil edilen miktarların iadesi isteminden ibarettir. İstinaf incelemesi Hukuk Muhakemeleri Kanunu 355. Maddesi gereğince istinaf sebepleri ile re'sen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmış olup, Tüketici hakem heyetinin görevi kapsamında değerlendirilemeyecek nitelikteki muarazanın meni niteliğinde bulunan uyuşmazlıkların İcra İflas Kanunu 72. maddesi de dikkate alındığında yargı organlarının niteliklerine ve sıfatlarına sahip olmayan tüketici hakem heyetlerinin görevine girse dahi mahkeme niteliği taşımayan bu heyet tarafından çözüme kavuşturulması mümkün olmadığı için hakem heyeti kararı hukuki sonuç doğuracak nitelikte değildir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki muarazanın meni davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, davalı ile aralarında tarımsal sulama aboneliği sözleşmesi bulunduğu, önceki dönem borçları nedeniyle elektriğin kesildiğini, ülkede yaşanan ekonomik kriz nedeniyle borçlarını ödeyemediğini, tarımsal faaliyetini yapmak zorunda olduğunu ileri sürerek elektriğin bağlanmasına muarazanın giderilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı idare davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davayı açarken dava değerini 8.000,00 TL olarak belirtmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki muarazanın meni davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, davalı ile aralarında tarımsal sulama aboneliği sözleşmesi bulunduğu, önceki dönem borçları nedeniyle elektriğin kesildiğini, ülkede yaşanan ekonomik kriz nedeniyle borçlarını ödeyemediğini, tarımsal faaliyetini yapmak zorunda olduğunu ileri sürerek elektriğin bağlanmasına muarazanın giderilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı idare davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davayı açarken dava değerini 8.000,00 TL olarak belirtmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sınır tespiti ile muarazanın giderilmesi davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 04.05.2016 gün ve 2015/13297 Esas, 2016/5479 Karar sayılı ilamıyla onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ HUMK'nın 440/III-3 maddesine göre, görevsizlik ve yetkisizlik, hakimin reddi; dava veya karşılık davanın açılmamış sayılması, davaların birleştirilmesi ve merci belirtilmesi kararlarının onanması veya bozulmasına ilişkin Yargıtay kararlarına karşı karar düzeltme yoluna başvuru olanağı yoktur. Somut olayda da; Taraflar arasında görülmekte olan sınır tespiti ve muarazanın giderilmesi davasında "davanın yargı yolu nedeni ile reddine" dair verilen karar davacı vekilinin temyizi üzerine onanmıştır....
K..nca ecrimisil ve yıkım kararı alındığını ileri sürerek kıyı kenar çizgisinin tespiti ile muarazanın giderilmesini istemiştir. Davalılar, davanın idari yargının görev alanına girdiğini, adli yargıda görülse bile hakem sıfatıyla bakılması gerektiğini bildirip davanın reddini savunmuşlardır. Davanın reddine ilişkin olarak verilen kararnın Dairece "Kaymakamlığın aldığı yıkım kararının davacının mülkiyet alanına yönelik bir elatma olduğuna göre muarazanın giderilmesine karar verilmesi gerektiği" gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece, bozmaya uyularak davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalılar tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla;Tetkik Hakimi .. .. raporu okundu,düşüncesi alındı.Dosya incelendi,gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Hükmüne uyulan bozma kararında, gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 15.02.2007 gününde verilen dilekçe ile muarazanın giderilmesi ve kiracılığın tespiti istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; talebin kabulüne dair verilen 06.11.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, hasılat kira ilişkisinden kaynaklanan kiracılığın tespiti ve muarazanın önlenmesi istemlerine ilişkindir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, istek hüküm altına alınmış, hükmü, davalı temyiz etmiştir. Dosyada yer alan bilgi ve belgelerden 2 yıl süre için akdedilen sözleşmenin sükut ile yenilendiği, son bir yıllık sözleşme süresinin 01.03.2007 tarihinde biteceği anlaşılmaktadır. Davalı kiralayan, 26.01.2007 tarihli ihtarı ile mecurun boşaltılmasını istemiştir....