Ada ... parsel sayılı taşınmazı 30/03/2007 tarihinde satın aldığını, bu tarihten 08.11.2012 tarihine kadar taşınmazda kiracıların bulunduğunu, kiracılaran taşınmazı boşaltmasından sonra müvekkilinin taşınmazı kullanmak için davalı kurumu başvurarak abonelik talep ettiğini , ancak davalı idare tarafından taşınmaza ait .... nolu A..O.. adına aboneliğin bulunduğu, taşınmaza ait elektrik borcu bulunduğu bu nedenle yeni abonelik verilemeyeceği belirtilerek talebin red edildiğini, davalı idarece yapılan işlemin usulsüz olduğunu, müvekkilinin taşınmazı kullanmadığını, tahakkuk edilen borcun önceki kiracılara ait olduğunu ileri sürerek elektrik abonelik sözleşmesi yapmamak sureti ile davalı idarenin yapmış olduğu muarazanın menini, yeni abonelik sözleşmesi yapılmasına, müvekkilinin 3. şahıslara ait 19.121,95 TL elektrik borcuna ilişkin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Temyiz Sebepleri Davalı vekili; istinaftaki sebeplere ilaveten, her ne kadar tedbir kararı sonrasında abonelik işlemlerinin yapıldığı gerekçesiyle davanın konusuz kaldığı belirtilip yargılama giderleri davalı üzerinde bırakılmışsa da, usulüne uygun abonelik sözleşmesi için başvuruda bulunmayan davacının dava açıldığı tarihte haklı olmadığını, müvekkili Belediyenin 24.11.2021 tarihli cevabi yazısı ile bu durumu bildirmesine rağmen dikkate alınmadığını, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılması gerektiğini ileri sürerek; kararın bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, su abonelik sözleşmesi yapılması sırasında yaratılan muarazanın önlenmesi istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) "Esastan sonuçlanamayan davada yargılama gideri" kenar başlıklı 331 inci maddesinin birinci fıkrası, 3....
borcu bulunan kişilerin şirkette herhangi bir ortaklığı ve temsilciliği bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, davacı şirket ile davalı kurumun abonelik sözleşmesi yapması gerektiğinin tespitine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 09.12.2009 tarihli 6310 sayılı mühürleme tutanağında “işyerinde yapılan kontrolde işyerinin enerjisinin kesik olduğu, ölçü bölümü ve trafo kapısının mühürlü olduğu görüldü. Çevrede yapılan araştırmada eski abone ...’ı tanımadıkları, iş yerinin yıllardan beri ... soy ismindeki şahısların çalıştırdığı ve şu an devir almak isteyen ... İç ve Dış Tic. Ltd. Şti. sorulduğunda şirketin ... soy ismindeki şahıslara ait olduğunu ifade ettikleri” nin belirtildiği, 03.06.2010 tarihli polis tutanağında ise, “... şu anda ... isimli bir şahıs tarafından yaklaşık 1 yılı aşkın süredir kiralandığı, ... İç ve Dış Tic Paz. Şti....
Üretici ve perakende satış lisansı sahibi satıcı/ dağıtıcı şirketi: Elektrik Piyasası Yasası kapsamında uygun düzenlenmiş Yönetmeliklere göre dağıtım sistemine bağlı olan tüketiciler ile serbest tüketiciler ile bağlantı anlaşması ve abonelik sözleşmesi yapmak zorundadır. Eğer, satıcı/dağıtıcı şirket abonelik sözleşmesi tesisine yanaşmaz ise muarazanın giderilmesi davası açılabilecektir. Hukuk Genel Kurulu'nun 29.09.2004 gün ve ... K. sayılı ilamında da açıklandığı üzere; muarazanın men'i (çekişmenin önlenmesi) davaları, usul hukuku anlamında tespit değil, eda davası niteliğindedir. Zira, bu tür davalarda, hem bir muarazanın varlığının tespiti ve hem de onun men'i talep edilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : MUARAZANIN ÖNLENMESİ -KARAR- Dava, su abonelik sözleşmesi yapmamak suretiyle oluşan muarazanın giderilmesi isteğine ilişkindir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 13. Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine, 01.04.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
HMK.nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; Dava, davalının abonelik sözleşmesi yapmayarak yarattığı muarazanın önlenmesi talebine ilişkindir. Dosyadaki bilgi ve belgelere göre,davacı ile Marbeyaz Makine San. AŞ ile aralarında 01/02/2016 başlangıç tarihli kira sözleşmesi yapıldığı ve davacı şirketin kiracı olduğu, davacı şirketin söz konusu işyerinde elektrik abonesi olmak için davalı şirkete 24/10/2016 tarihinde dilekçe ile müraacat ettiği , abonelik talebinin tesisatın mevcut borçlarının ödenmesi halinde yapılacağının bildirildiği, davalının daha sonra 27/10/2016 tarihinde müracaatı ve 56.281,50TL lik ödeme yapması üzerine 17/11/2016 tarihinde aboneliğin yapıldığı anlaşılmaktadır. Böylece, davanın konusu davalının abonelik sözleşmesi yapmayarak yarattığı muarazanın önlenmesine ilişkin olup, taraflar arasında dava tarihinden sonra abonelik sözleşmesi yapılmakla ,davanın konusuz kaldığı anlaşılmıştır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki abonelik sözleşmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, .....Mahallesinde bulunan konutunun su aboneliğinin tesisi için davalıya müracaatta bulunduğunu, davalının abonelik için kanal katılım payı ödenmesini istediğini, bu talebin yasal dayanağının olmadığını belirterek, davalı tarafça abonelik tesisini kanal katılım payı ödenmesi koşuluna bağlayarak çıkarılan haksız muarazanın meni ile borçlu olmadığının tesbiti ile abonelik feshine karar verilmesini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki abonelik sözleşmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacılar iskanı alınmış binada bağımsız bölüm sahibi olduklarını,daha önce müteahhit firmanın inşaat aboneliği olduğunu , aboneliği üzerlerine almak için 16.1.2006 günü ve sonrasında da bilahare başvurdukları halde daha önceki abonelik borcu nedeniyle abone yapılmadıklarını bildirerek muarazanın giderilmesini talep etmişlerdir. Davalı davanın reddini dilemiştir....
Bu durumda, taraflar arasındaki abonelik sözleşmesi feshedilmediğine ve davacının sözleşme ilişkisine yönelik davalının muaraza yarattığı ileri sürülerek, muarazanın önlenmesi, sözleşmede yer alan haksız şartların tespiti ile iptali ile ileriye yönelik talep de bulunduğuna ve davanın müddeabihinin 3.300 TL'den az olmadığı anlaşıldığına göre; davanın, Tüketici Hakem Heyetine başvurulmadan doğrudan Tüketici Mahkemesinde görülmesi gerekmektedir, dava şartı oluşmuştur. Mahkemece; davacının talebi hakkında davanın esası hakkında inceleme yapılarak oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....
Mahkemece; 3194 Sayılı İmar Kanununun geçici 11. maddesi ve davalı idarenin abonelik işlemlerini düzenleyen genelgesine göre 20.12.2004 tarihinden önce yapılan ve belediye hizmetlerinden yararlanan ruhsatsız yerlere elektrik aboneliğinin verilmesi gerektiği, hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre davacıya ait binanın da bu tarihten önce yapıldığı ve davalı idarenin yasal olarak elektrik abonesi olduğu, ancak davalı kurumun yasaya aykırı olarak aboneliği iptal ettiği ve elektriği kestiği gerekçesi ile davanın kabulüne, dava konusu yere davalı idarece abonelik işlemi tesis edilmek suretiyle muarazanın giderilmesine ve elektriğin bağlanmasına karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. ....