Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

KARAR Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan her iki tarafın bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 500.00 YTL duruşma avukatlık parasının davalı ... Turizm ve Otelcilik A.Ş'den alınarak davacıya ödenmesine, 28.40 YTL peşin alınan harcın istek halinde davacı tarafa iadesine, aşağıda dökümü yazılı 84.96 YTL kalan davalı ... Turizm ve Otelcilik A.Ş'den alınmasına, 21.2.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Gültepe Mahallesi Kağıthane/İstanbul" adresine uyarı yazısı düzenlendiği ve ilgili adrese çıkarılan 10/11/2014 tarihli uyarı yazısının "inşaat halinde olmasından dolayı" iade edildiği ve yeni adresine yeniden tebliğ yapılmaksızın doğrudan MERNİS adresine tebliğ yapılmak üzere infaz dosyasının MERNİS adresinin bulunduğu Çarşamba Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne gönderildiği ve Çarşamba Denetimli Serbestlik Müdürlüğü tarafından sanığın MERNİSadresine yapılan tebliğ işleminin geçersiz olduğu anlaşılmakla; 02/10/2012 tarihli tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri kararının infazının devamına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yargılamaya devamla mahkûmiyet kararı verilmesi, Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 25/03/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki muarazaanın önlenmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı vekili, müvekkilinin davalı bankadan 11.11.2005 tarihli sözleşme ile tüketici kredisi aldığını, borcunu kredi sözleşmesine uygun olarak ödemeye başladığını, ancak davalı bankanın hiçbir neden olmaksızın sözleşmeden tek taraflı olarak vazgeçtiğini ve borcun defaten ödenmesini istediğini ileri sürerek banka ile düzenlenen kredi sözleşmesinin geçerli olduğunun tespiti ile borçların taksitler halinde ödenmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, Hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir....

        bu protokolde kaldırılmış olanlar nedeniyle sözleşme feshi ve/veya cezai şart uygulanmış olan işlemler, konusu kalmadığından durdurulur ve işlem yapılmaz." denmesi, reçete toplama ve yönlendirme ile ilgili düzenlemenin kaldırılmış olması nedeniyle 5.266,69 TL cezai şart ve 13.217,02 TL reçete bedelinin ödenmesine ilişkin işlemin haksız olduğunun tespiti ile iptaline, bu kapsamda uyarı ve feshin haksız olduğunun tespitine, muarazanın bu şekilde giderilmesine karar verilmiştir....

          Mahkemece, 24/01/2014 tarihli cezai işleme yönelik 9 adet reçete bilgisi ile davaya konu cezai işleme dayanak olan reçetelerin bir kısmının uyum sağladığı ve 9 adet reçeteye dayalı olarak 2 kez cezai işlem uygulandığı, işlemin bu yönden mükerrer olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile davalı kurumun 10/09/2014 tarihli işleminin 5.380,71TL yönünden iptali ile 3.716,86TL reçete bedeli ve 1.663,85 TL faiz bedelinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davacı ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık, davacı eczacı tarafından kuruma fatura edilen reçetelerdeki ilaçların teslim alındığına ilişkin imzanın hasta/ hasta yakınlarına ait olmaması nedeniyle yapılan ödemenin yersiz ödeme olduğunun kabulü ile davacıdan tahsiline ilişkin düzenlenen 10/09/2014 tarihli Kurum işleminin yerinde olup olmadığının tespiti ve aynı zamanda işlemin mükerrer olduğundan bahisle iptali istemine ilişkindir....

            Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; sözleşme hükümlerini uygulamış olan kamu kurumu aleyhine vekalet ücretine hükmedilemeyeceğini, verilen kararın usul ve yasalara aykırı olduğundan ortadan kaldırılarak davanın reddini talep etmiştir İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLERİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, taraflar arasındaki 2016 yılı eczane ilaç temin protokolü kaynaklı ceza-uyarı işleminin iptali istemidir. Kararı davacı ve davalı vekili istinaf kanun yoluna getirmiştir....

            Bölge Adliye Mahkemesince; dosyaya celp ve ibraz edilen delil ve belgeler ile yapılan inceleme sonucu alınan bilirkişi raporu kapsamında, dava konusu cezai şart ve kurum zararına konu olan işlemlerin gerek 2009 ve 2012 tarihli protokol hükümleri, gerekse mevzuat hükümlerine uygun olmadığı, ilaçların hastalara ulaştığı ve hastalar tarafından kullanıldığı anlaşılmakla, ilaç bedellerinin kurum zararı oluşturmayacağı ve eczacıdan talep edilemeyeceği sonuç ve kanaati varılmış olup, sözleşmenin 5.3.6. maddesi kapsamında hastadan alınmayan katılım bedeli olan 500,00 TL'nin cezai şart olarak devam etmesi ve bu konuda eczaneye uyarı verilmesi, diğer işlemlerin ise iptaline dair verilen kararda usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre...

              Mahkemece, alınan bilirkişi raporu hükme esas alınmış ve 2016 protokolündeki lehe olan hükümlerin uygulanması gerektiği kanaatine varılmış, yeni protokole göre de önceki protokolün 5.3.15 ve 4.3.6 maddelerindeki muayane katkı payı ertelemeleri ile ilgili olan kısımlar kaldırılmış olduğundan yeniden yapılan inceleme doğrultusunda önceki protokolün 5.3.15 maddesine göre uygulanan 64.864,62 TL cezai şart ve bir kez uyarı yönündeki kararın yerinde olmadığı, 4.3.6 maddesi 2016 tarihli sözleşme ile kaldırıldığından bu maddeye göre uygulanan 23.868,56 TL cezai şart ve birinci kez uyarının yerinde olmadığı, her bir reçete için 2016 tarihli protokol doğrultusunda 100 TL lik cezai şart uygulanmak suretiyle 258 reçete için 25.800,00 TL cezai şart ve birinci kez uyarı ile davacının sorumlu olduğu kanaatine varılmıştır....

                Ancak eczanede bulunan karne veya ... raporu sayısının (aslı veya fotokopisi) 10 un üzerinde olması halinde uyarı yapılmaksızın sözleşme feshediler ve 3 ay süre yle sözleşme yapılmaz"hükmünü içermekte dir. Davacı eczanede tespit edilen rapor asılları ve fotokopi raporlar sayı itibarı ile makul ve izah edilebilir olmayıp,davacıda bu hususu izah edememiştir.Öyleyse sözleşmeye bağlılık esas olup, davacı sözleşmeye aykırı davrandığından, davalı kurum işleminin usulüne uygun olduğunun kabulü ile davanın reddine karar verilmesi gerekirken aksi düşüncelerle yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma gerektirir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen kararın davalı yararına BOZULMASINA, 19.12.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  KARAR Davacı vekili, davacı asilin eczane sahibi olup eczanede denetimde bulunan 103 adet rapor suretinin eczanede bulunmasında davacının kastının olmadığını, bu belgelerin delil olarak ve hastalara kolaylık olması açısından saklandığını, davacı hakkında kesilen para cezası ve 3 ay süre ile sözleşmenin feshi işleminin iptaline karar verilmesini ayrıca haksız işlem nedeni ile uğranılan zarara karşı 8.000 TL manevi tazminata hükmedilmesini talep etmiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir. Mahkemece para cezasının ve sözleşmenin feshi işleminin iptali isteminin kabulüne, manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı eczacının, davalı ile yaptığı 2009 yılı protokolünün 6.3.2 maddesi hükmüne göre 250 TL cezai şart uygulanarak yine aynı madde gereğince 3 ay süre ile sözleşmenin feshine karar verilmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu